bugün

imam ı azam

imam-ı azam hazretlerinin komşuluğu da bir ayrıdır.
imam-ı azam'ın Kûfe'de ayakkabılıcık yapan bir komşusu vardı. Akşama kadar çalışır, eve gelirken balık, et ve şarap getirirdi, yer içer, sarhoş olduktan sonra yüksek sesle, "beni zayi ettiler, harcadılar. daha nice gençleri harcaladılar" diye bağırırdı. adam uyanıncaya kadar bunu tekrar ederdi.

imam-ı azam hazretleri her gece namaz kılar, ibadet ederdi. komşusunun sesini de duyardı. bir gece onun sesini duymayınca onu sordu, zabıtaların onu götürüp hapse attıklarını söylediler.

imam-ı azam da ertesi gün namazını kıldıktan sonra emîrîn karşısına çıktı. emîr onu hürmetle karşılayıp, isteğini sordu.
imam-ı azam, "benim ayakkabıcı bir komşum vardı. zabıtalar onu alıp hapse atmışlar" dedi. Emîr ise hemen onun hapisten çıkmasını ve onunla birlikte atılan herkesin çıkmasını emretti.

ardından imam-ı azam önde, arkasında komşusu geri döndüler. o arada imam-ı azam, "biz seni zayi ettik" dedi. komşusu ise: "Hayır, bilakis siz beni kollayıp gözettiniz. komşu haklarına riayet ettiğiniz ve kolladığınız için allah sizi mükefatlandırsın" diyerek dua etti ve tövbe etti.

bu olaya bakıyorum da şimdi komşuluk ne kadar yaşanıyor?