bugün

nessun dorma

mükemmel bir hikayesi de vardır.

çok eski zamanlarda çin imparatorununun güzeller güzeli bir kızı varmış, prenses turandot. prenses çok güzelmiş fakat erkeklerden nefret ediyormuş ve onlara çok kötü davranıyormuş. bir gün bir yerde prens calaf bu güzel prensesi görmüş ve ona ilk görüşte aşık olmuş fakat prenses ona yüz vermemiş. bir süre sonra çin imparatoru kızının bu durumundan rahatsız olmuş ve ona evlenmesi için baskı yapmaya başlamış. prenses de babasını daha fazla üzmemek için evlenmeyi kabul etmiş ama tek bir şart koymuş. kendisiyle evlenmek isteyen adaylara 3 tane bilmece soracakmış. eğer kim bu bilmeceleri doğru cevaplarsa prensesin kocası olacakmış. ama bu bilmeceler o kadar zormuş ki cevaplaması adeta imkansızmış. uzak diyarların prensi calaf da bundan haberdar olmuş ve yarışmaya katılmış. prensese olan aşkından tüm bilmeceleri doğru yanıtlamış.

-gecenin gelmesi ile ortaya çıkan, kanatlı hayalete benzeyen, güneşin doğmasıyla kaybolan şey nedir?
umut

-aleve benzeyen, ölüm yaklaşınca akan, zafer ihtirasını doruğa çıkaran, gün batımı renkli şey nedir?
kan

-hem buz, hem ateş olup, özgürlükten köleliğe sürükleyen, tutsaktan kral yaratan kimdir?
turandot

tüm bilmeceleri doğru yanıtlayan prens, prenses ile evlenmeye hak kazanmış fakat bunu hiç istemeyen prenses calafa evlenmekten vazgeçmesi için yalvarmış. onu çok seven calaf prensese bir şans vermiş ve demiş ki. ''eğer yarın sabah gün doğana kadar benim ismimi öğrenebilirsen kendimi senin için öldüreceğim ve bu evlilikten kurtulacaksın.'' bunun üzerine prenses turandot tüm ülkeye bu gizemli prensin adını öğrenebilmek için bir ferman yayınlatır; prensin adını öğrenene kadar bu gece kimse uyumasın...

nessun dorma aryası da bunun üzerine prens calafın hissettiklerini anlatır ve prens calaf tarafından seslendirilir.

kimse uyumasın! kimse uyumasın!
sen bile prenses,
soğuk odanda aşk ve ümitle titreşen
yıldızları seyret!
ama sırrım benim
içimde gizli, ismimi
kimse bilmeyecek!
hayır, hayır,adımı ağzım ağzının
üzerindeyken söyleyeceğim,
gün ışıdığında!
ve seni benim yapacak olan öpücüğüm
sessizliği eritecek!

ismini kimse bilemeyecek,
ve biz de bu yüzden, ölmek zorunda kalacağız, ölmek zorunda!.

ey gece, dağıl! yıldızlar, inin!
yıldızlar, inin! şafak vakti ben kazanacağım!
kazanacağım, kazanacağım!..