bugün

gılgamış destanı

destan, temel dusunce olarak, doganin sirlarini bilmek isteyen insanin arastirici cabasini isler ve tanriılara bile kafa tutacak olcudeki gucunu belirtir. ölümsüzlüğün insan için olanaksız bulunduğunu saptar. insan, karşısına çıkacak doğa engellerini yenip aşarak kendi yolunu kendi yaratacaktır. insanın kendi yolunu açmasına tanrılar bile engel olamayacaktır. tufan bile gönderseler insan soyunu yok edemeyeceklerdir. tanrılar ve doğa, insana her gün biraz daha yenilecek ve sırlarını her gün biraz daha
kaptıracaktır. destan, aynı zamanda, insanın idealist düşlerle kendini kendine yabancılaştırmadan önce çok daha gerçekçi bulunduğunu da kanıtlamaktadır. tanrılar, insana yardım etmemekte, tersine, güçlükler çıkarmaktadırlar.
insan bu güçlükleri kendi alınteriyle, bilinçli çabasıyla yenmektedir. destanın bir başka özelliği de, insanın inançla değil, bilgiyle davranması gerektiğini belirtmesidir. gılgamış inanmaz, ancak her şeyi görüp bilir (sha nagba imuru). bilmek ve anlamak, onun insanlık niteliğidir. gılgamış, efsaneleştirilmiş gerçek bir kahraman sanılmaktadır. kimi incelemecilere göre mezopotamya'da iki ırmak vadisinin güneyinde gerçekten yaşamış ve hüküm sürmüştür. ünlü destanlarında yarı insan, yarı tanrı sayılmıştır. kimi yorumculara göre de tanrılara kafa tutan insanın, insan gücünün simgesidir. *