bugün
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil26
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste24
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı22
- türklerin çok kolay devlet kurması11
- üstteki yazarla nereye gitmek isterdin8
- ruh varsa neden görünmüyor9
- türklerden adam çıkmaması9
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri25
- mesajın altlarda kalmış kusura bakma diyen kadın10
- karadeniz bölgesinde yaşamak13
- sözlükteki erkek nüfusu8
- arkadaşlar bu alınır mı8
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- anın görüntüsü16
- nişanlı kalmanın saçma olması12
- icardi190513
- akp chp yakınlaşması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- beni özlediniz mi8
- okula bikiniyle gelen kız8
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması16
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım20
- maca sekiz13
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı8
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi12
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- embesil yazarlar8
- en nefret edilen yazarlar8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- larisalisa15
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması19
- jose mourinho28
sevdiği entry'ler
aklımda kalan bir nick.
4 seneye yakın bir süre önce buraya kaydoldum ve son iki senedir de kesintili yazarım, uzun aradan sonra şimdi bir bakayım dedim sözlüğe
hala olduğu yerde duruyor entry giriyor.
nostalji yaşatan yazar.
4 seneye yakın bir süre önce buraya kaydoldum ve son iki senedir de kesintili yazarım, uzun aradan sonra şimdi bir bakayım dedim sözlüğe
hala olduğu yerde duruyor entry giriyor.
nostalji yaşatan yazar.
Hem ruhsal hem de fiziksel olarak birçok sorun yaşıyorum, sözlük. Sevdiğin birini kaybetmek çok acı. Depresif ruh halimden çıkamıyorum. Hatta bu duyguların, ruh halimin dışına çıkmaktan bile korkuyorum çünkü bana hissettirdiği son duygular. Kaç paket sigara tükettiğimi bilmiyorum ama içtiğim her sigarayla birlikte boğazım daha çok yanıyor, öksürüğüm artıyor. Yemek yemeyi pek sevmiyorum ama son zamanlarda yemek yeme konusunda daha isteksiz hale geldim. Ayrıca önce yemek yiyip sonra içmem gereken ilaçlarım var. Bazen iştahsızlıktan dolayı erteliyorum ya da hiç içmiyorum. Dünse merdivenlerden düşüp bacaklarımı yaraladım. Şişlik neredeyse geçti ama morluk hiç azalmadı. Hala yürümekte zorluk çekiyorum, desteksiz yürümeye çalıştığımda sanki tekrar düşecekmişim gibi hissediyorum. O kadar yoruldum ve yıprandım ki nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Sadece dinlenmek, tekrar mutlu ve sağlıklı olmak istiyorum.
Yeniden geldim, sözlük. Bugün sabah hastaneden taburcu oldum ve şu anda evdeyim. Kaç gün sonra ilk kez pc karşısındayım. Bu sefer pc karşısına her zamanki siyah renkli sandalyemde değil, tekerlekli sandalyeme oturarak geçtim. Ne kadar üzücü, değil mi? Bir gün tekerlekli sandalyeye ihtiyaç duyacağımı nasıl bilebilirdim? Aslında bacaklarıma bir şey olacağını düşünmüştüm. Çünkü 3 haftadan daha kısa bir sürede iki kez merdivenden düşerek bacaklarımı yaraladım. Ama bu duruma düşeceğimi hiç düşünmezdim. 5 Mart sabahı geçirdiğim felç, aklıma gelmeyen her şeyi yaşattı bana. O günü her hatırladığımda tüylerim ürperiyor. Konuşmak istedim, konuşamadım, yürümek istedim, ayağa kalkmak istedim ama bacağım öylece kaldı yerinde. Korkunçtu. Yaşadıklarımı kabul edemiyorum. Hasta olduğumu ve bu lanet araca muhtaç kaldığımı kabul etmek istemiyorum. Ailem bile olsa birinin bana bakması zoruma gidiyor. içten içe çok kötü oluyorum, üzülüyorum. içimde kimseye anlatamadığım, anlatmak istesem de kelimelerin yetmeyeceği kadar büyük bir acı ve üzüntü var. Ayrıca kırgınım. Çoğunlukla "o"na. Ona ve onlara verdiğim değere, gösterdiğim ilgiye ve her şeye rağmen hala bu kadar çok sevdiğime üzülüyorum. Ancak ne kendisi ne de diğerleri bunları hak etmedi. Bazı insanlar sadece hayal kırıklığıdır. Bunu geç de olsa anladım. Yaptığım tüm hataların farkına vardım, bir daha tekrarlamamak üzerine..
Çocuklukta renkler daha fazla ve dolgundu, büyüdükçe renkler de soldu. O zaman bile sorunlar ve sıkıntılar vardı ama biz hiçbir şeyi anlayamayacak kadar küçüktük. Belki özlediğim çocukluğum değil: dünyayı anlayamadığım, her şeyden keyif aldığım, kafamda binlerce düşüncenin aynı anda yer tutmadığı anlardır. Her neydiyse, insanı üzen anılar değil, o anıları tekrar yaşayamayacağını anlamak, çocukluğa dönemeyeceğini bilmektir.
Aşk çok tuhaf bir duygu. Kelimelerle anlatılamayacak bir duygu. iki insanın aynı anda birbirini sevmesi büyük bir mucizedir. Aşk duygusunun kendisi bir mucizedir. Bir insanı kendinden çok sevmek, onun için her şeyi yapabilmek, her türlü aptallığa hazır olmak ve o kişi için tüm arzularından, planlarından, kurduğun hayallerden vazgeçebilmek nasıl mucize olmasın? Aşk o kadar tuhaf bir duygudur ki, hiç beklemediğiniz anda karşınıza çıkar ve siz bu duygunun, yaşadığınız güzel anların hiç bitmemesini istersiniz.
yok öyle erkenden müsaade istemek. daha yapacağımız çok şey var. sevgilim ben manyak oldum ablam başta olmak üzere, seni çok seven bizleri üzme. evine dön, güzelce dinlen, hemen antalya'ya geleyim.
büyük geçmiş olsun. tüm kalbimle yanındayım.
büyük geçmiş olsun. tüm kalbimle yanındayım.
Bir yazar kişisi.
Burası garip bir yer, efsunlu...
Çocukluk, ilk gençlik anıları albümü gibi...
Zamanında saatlerce zamanımı geçirdiğim, çok cici insanlar, haytalar, akıllılar, deliler tanıdığım, şimdilerde uzuuuunca aralarla girip gözattığım bir mekân gibi benim için.
Hepinizi sevdim beee!
Mavi jojoba tanelerim benim!
Burası garip bir yer, efsunlu...
Çocukluk, ilk gençlik anıları albümü gibi...
Zamanında saatlerce zamanımı geçirdiğim, çok cici insanlar, haytalar, akıllılar, deliler tanıdığım, şimdilerde uzuuuunca aralarla girip gözattığım bir mekân gibi benim için.
Hepinizi sevdim beee!
Mavi jojoba tanelerim benim!
görsel
Günaydın arkadaşlar.. Bugün smalı bir bebeğimizin etkinliği için erken kalktım.. Şimdi kahve zamanıığğ.
Günaydın arkadaşlar.. Bugün smalı bir bebeğimizin etkinliği için erken kalktım.. Şimdi kahve zamanıığğ.
Geri geri yürüyorum ben. Cümlelerim kısa artık ve belki biraz da keskin. Kendi kendimi kanatıyorum bir başkasını kanatmamak uğruna.
Yazamıyorum da. O kadar şey arasında en zoruma giden şeylerden biri yazamıyor oluşum. Bir şeyler mi azaldı? Bu yüzden mi yazma isteğim kayboldu?
Hayır, hatta belki tam aksi.
Kendi kendimden saklanmışım ve Kendimi bulmak isterken kaybolmuşum ama tüm aynalar da bana doğrultulmuş gibi sanki. Her yerde varım ama hiçbir yerde yokum.
Karmaşık. Yalnızca karmaşıklık.
Yazamıyorum da. O kadar şey arasında en zoruma giden şeylerden biri yazamıyor oluşum. Bir şeyler mi azaldı? Bu yüzden mi yazma isteğim kayboldu?
Hayır, hatta belki tam aksi.
Kendi kendimden saklanmışım ve Kendimi bulmak isterken kaybolmuşum ama tüm aynalar da bana doğrultulmuş gibi sanki. Her yerde varım ama hiçbir yerde yokum.
Karmaşık. Yalnızca karmaşıklık.
Sözlük erkeği ise muhtemelen yıldızı düşüktür. Renkli gözlü sözlük kadınları olarak toplanıp bunları cin çarpmışa da çevirebiliriz aslında...
Öncelikle Çok incesiniz.. Sizi bir süredir görmüyordum efendim. Kaliteli bir yazar görmek beni mutlu etti.. Tavsiyeniz için teşekkürler sabah yapacağım..
Su götürmez bir gerçek.
Bir dönem kendisine fena halde abayı yaktığımı da itiraf etmeliyim.
Benden 9 yaş büyük olsa da Bir kadının en güzel yaşları ve güzelliğinin zirve yaptığı yaşlar 40'lı yaşlar bence.
Bir dönem kendisine fena halde abayı yaktığımı da itiraf etmeliyim.
Benden 9 yaş büyük olsa da Bir kadının en güzel yaşları ve güzelliğinin zirve yaptığı yaşlar 40'lı yaşlar bence.
(bkz: matrix is everywhere)
(bkz: simülasyon teorisi)
(bkz: jean baudrillard)
(bkz: sicim teorisi)
(bkz: michio kaku)
günaydın. her şey beynimizin bize oynadığı bir oyundan ibaret. gerçek diye bir şey yok. gerçeğe yakın olan var. aldığımız kararlar bile aritmetiğe dayanıyor. özgür irade zaten yanılsama. insanlar istediğini yapabilirler ama istediğini dileyemezler. belki de gelecekte psikoz bir hastalık olmaktan çıkacak ve psikoz sahibi kişilere "haklıymış lan bu amığa goyim" denecek.
acı gerçektir, mutluluk ise rüya. -voltaire
(bkz: simülasyon teorisi)
(bkz: jean baudrillard)
(bkz: sicim teorisi)
(bkz: michio kaku)
günaydın. her şey beynimizin bize oynadığı bir oyundan ibaret. gerçek diye bir şey yok. gerçeğe yakın olan var. aldığımız kararlar bile aritmetiğe dayanıyor. özgür irade zaten yanılsama. insanlar istediğini yapabilirler ama istediğini dileyemezler. belki de gelecekte psikoz bir hastalık olmaktan çıkacak ve psikoz sahibi kişilere "haklıymış lan bu amığa goyim" denecek.
acı gerçektir, mutluluk ise rüya. -voltaire
Çünkü yanınızda rol yapmanızı gerektirecek birileri olmuyor ve kendi kendinizle kalıyorsunuz. Aslında denklem bu kadar basit.