yavuz sultan selim

Kenan Sofuoglunun onemsiz bir klasmanda birinci oldugu bu yuzden degersiz oldugunu idda eden yazardan,kenan sofuoglundan daha buyuk bi basari kazanmis olmasi beklenir. Bos elestri heryerde.

şırnakta çok mu üşüyorsunuz ? HAKKARiDE , BÖYLE HAYATMI OLUR AMK MI DiYORSUNUZ?

D.BAKIRDA kepenk kapatmaktan bıktınız mı ?

Batıda gösteri yapınca terörist damgası mı yiyorsunuz ?

KARADENiZe gittiğinizdeor gözle mi bakılıyorsunuz?

istanbulda , doğulu diye garsonluk dışında iş bulmakta güçlükmü çekiyorsunuz ?

işte size büyük fırsat...

atina'nın tarih kokan sokakları, mykonosun kumu güneşi ve çılgın kumsalları sizi bekliyor. sakın kaçırmayın.

bir duygudur, ancak sizi insan yapmaz bu pişmanlık duygusu.

ya siz gerçekten kendinizi ne sanıyorsunuz? bir de çok olağan bir durum gibi, "alışınca geçiyor" diyorlar.
ya siz kimsiniz gerçekten? hastasınız ve tedaviye ihtiyacınız var. bu durumu normal karşılayan, aldatmayı olağan gören herkes hastadır. normal insan yapmaz, yapamaz.
bu biraz karakter ve vicdan meselesi. nasıl ki, hırsızlığı herkes yapamazsa bu da sağlıklı bir insanın yapabileceği şey değil.
kimse yokken bir dükkanın önünden geçiyorsun, kasa açık. kimse yok diye gidip çal parayı amk! kimse görmüyor ne de olsa. pişman olursun en fazla, ne olacak?

ya bundan zevk mi alıyorsunuz gerçekten bilinmez, ama üstüne basa basa söylüyorum ki, anormal hastalıklı bireylersiniz!

türkiye cumhuriyeti'nin esasen yanlış gibi görünen politikası.

evet, insancıl açıdan baktığımızda bu politika yanlıştır. ama aşağıda da anlatmaya çalışacağım üzre bu politikayı siyasi irade değil, türk budununun binlerce yıllık devlet iradesi belirler.

suriye ve ırak türkmenleri, o topraklarda hak iddia edebilmemiz açısından son derece önemli unsurlardır ve devletlerarası satranç müsabakasının önemli piyonlarıdırlar.

bu unsurlar onlarca yıl evvel istenilse türkiye'ye gelemezler miydi?
türkmen dağı türkmenleri o bombaları yemeden türkiye'ye alınamazlarmıydı?
yiğit kayı alplerinin torunları bayırbucak türkmenleri, suriyeli araplarla birlikte türkiye'ye geçemezler miydi?
gayet kolay, gayet rahat gelebilirlerdi.

ama o zaman türkiye 11. yüzyıldan beri hakimi olduğu bir coğrafyada tek bir söz bile söyleme hakkına sahip olamazdı.

ırak ve suriye türkmenleri, anavatan türkiye'den gerekli ilgiyi de, alakayı da, desteği de görüyor.
pek çok ihtiyaçları örtülü ödenekten karşılanıyor halihazırda.

bunlar hep devlet erkinin satranç hamleleridir arkadaşlar.

tıpkı batı trakya türkleri gibi.
yunanistan'ın geri kalanındaki türkler mübadeleye tabi tutulurken, atatürk'ün özel isteği ile özel bir madde konularak batı trakya türkleri yunanistan'da kalmıştır.
türkiye'ye yunanistan'dan 1.5 milyon mübadil getiren atatürk, 200 bin batı trakya türkünü neden bıraktı acaba bir düşünün?

siz, bugün bu ülkeyi akp yönetiyor, dün de dsp, dyp, anap, chp yönetiyordu zannedenler.
yanılıyorsunuz.
devlet yönetmek siyasi parti goygoyluğu yapmak değildir.

ince hesap demektir.

ve o ince hesapları yapanlar, dün kazım karabekir'i, atatürk'e "emrinizdeyim paşam" dedirten erktir.

*o erk, kutulamare'de ingilizleri esir alan erktir.

*o erk, trablusgarp'te teşkilatlanan erktir.

*o erk kafkasya islam ordusunun erkidir,

*o erk, enver paşa'nın kızıl moskofa yalınkılıç saldırmasına sebep olan erktir.

*o erk, padişahı ve halifesi teslim olduğu halde medine'yi düşmana teslim etmeyen fahrettin paşa'nın dayanağı olan erktir.

*o erk, hazreti yavuz'a kutsal emanetleri teslim eden, fatih'e istanbul'u muştulayan erktir.

*o erk otman gazi han babamızın rüyasında çınar ağacını dallandırıp budaklandıran erktir.

*o erk sarı saltuk'u rumeli'ye gönderen, hacı bektaş'ı veli hazretlerini anadolu'ya getiren erktir.

*o erk anadolu'nun kapılarını kandaşlarına açmak için yıllarca bizans ordusuna hizmet etmek zorunda kalan kıpçak bahadırlarına yol gösteren erktir.

*o erk kutluk bilge kağan'a boyları, soyları tekrar birleştirten, attila'nın atları kan terleyen tarkanlarına ren nehrinde su içiren erktir.

*hiç şüphesiz ki o erk alp er tunga'dır, kürşad'tır, oğuz kağan'dır, tomris katundur.

*hiç şüphesiz ki o erk budunumuza yol gösteren mukaddes dişi kurttur.

ve şüphesiz ki göklerden gelen bir karar vardır.

ve and olsun ki bayırbucak türkmenleri, türkmen dağı türkmenleri işte o binlerce yıllık devlet geleneğimizin gerektirdiği için bugün oradadır...

tanrımıza hamd olsun, milletimiz var olsun.
sadakallahülazim...

cocuk ve masum olmaktan ileri gelir. gerci o zamanlar bile isin icinde bi gariplik oldugunu dusunmeme sebep olmustu bu asiri sevgi hali.

bir insan hatasiz olamaz ve ayni anda herkes bir kisiyi sevemezdi cunku, ya ortada yanlislari anlatilmayan ilahlastirilmis bir kisi vardi ve insanlar onu sevmek zorundaymis gibi bir baski olmaliydi ki bu sonuc ortaya ciksin.

sanirim ilkokul 3 ya da 4. siniftaydim. ogretmenimiz sultan vahdettinle ilgili konusurken cok agir hakaret iceren ifadeler kullanmaya ofkeden cildirmaya baslayinca gecmisimiz konusunda objektif olamayacagini hissettim, hala hatirlarim o ani. iste o andan itibaren bana dayatilanlari cok ciddiye almamaya basladim. daha o yasimda bu konularda cok okuyan ve bilgisine guvendigim babama sultan vahdettin ile ilgili sorular sordugumu hatirliyorum, ogretmenimin tavri asiri rahatsiz etmisti beni cunku. bana olayin aslinin oyle olmadigini, sultan vahdettin in m kemal i gorevlendirdigini dusundugunu ve bunu destekleyen cok fazla delil oldugunu soylemisti, zamani geldiginde objektif kaynaklardan bu konulari ogrenebilmem icin bana kitaplar verecekti.

o ogretmenim ataturk u de cok overdi mesela. tek kahraman oymus gibi bahseder diger herkesi gomerdi. bu yuzden kendim okuyup arastirana kadar o kitaplarda yazanlari onaylayan ogretmenimin soylediklerini hic benimsemedim. oysaki o yaslarda ogretmeninin her seyi bildigini dusunuyor cogu cocuk ve ozgur dusunmesi engelleniyor. agac yasken egilir.

her sey corap sokugu gibi geldi. sinif ogretmenime cok dikkat etmeye onu gozlemlemeye basladim. ve fakir ogrencileri icten ice asagilayan, ogretmenler gununde kendisine verilen hediyelere zerre deger vermeyen biri oldugunu fark ettim. son olarak da hatali bir resim yaptim diye beni cok uzulecegim bir sekilde rencide ettikten sonra da anlattigi her seyi ekstra sorgulamaya basladim. tum bunlari yapan kisiyi de cok fazla sevdigimi belirtmem lazim.

demek istedigim daha kucucukken cok guvendigimiz insanlar tarafindan, onlarin fikirleri asilaniyor beynimize. kaliplarla buyuyoruz. yasitlarina gore hisleri kuvvetli ve daha sorgulayici olanlar bundan bir nebze de olsa siyrilabiliyor. onun disindakiler puta tapar gibi tapiyor birilerine. ve bunu bizim egitim sistemimiz yapiyor. cunku cocuklari kandirmak cok kolay.

irade sahibi olmayı arzu etmekte, zayıf da olsa bir irade beyanıdır aslında. yada iyi niyet göstergesi diyebiliriz.

burada asıl mesele, mücadele noktasında durup durmamak. eğer sürekli bir şeyleri yapmak yada değiştirmek adına eyleme geçmeyi düşündüğümüz, istediğimiz, niyetlendiğimiz halde harekete geçmede problem varsa o şeyi gerçekten isteyip istemediğimiz ortaya çıkar. bu aşamada sürekli bahanelere sığınmak kendi kendini kandırmaktır.

o halde, önce niyetimizi, neyi ne kadar istediğimizi, gerçekten isteyip istemediğimizi, ne kadarını yapabildiğimizi ortaya koyan bir durum değerlendirmesi yaparız. problemi matematiksel olarak masaya yatırır analiz ederiz kafamızda.

karar verme aşamasında önce bir eylem planı oluştururuz. sonra sıkı bir takip sistemi kurarız kendimize ama yaptırımlı, ödüllü yada ceza sistemli olabilir örneğin.

devamında aşamaları gözden geçiririz. sonuca odaklanırız. işte kilit noktası buradan sonrasıdır. bu andan itibaren hedefe kilitlenip planlı, yavaş ama seri, dikkatli, özen ve itina ile çalışırız. süreç uzayabilir sabrederiz, çünkü o an sabır zamanıdır. akabinde hiç sonuç alınamayacak gibi bir hal alabilir de. uzadıkça uzar. umudumuzu yitirmemek zamanıdır. çünkü bu arada insanın nefsi zorlar. şeytan kulağına kalbine fısıldar. kötü arkadaşların eteğinden çeker. kendi kendine moralini bozarsın.

olsun aldırma devam et, devam et takipte kal. düşsen de, tökezlesen de kalk yürü. yürümeye devam et, bırakma kaldığın yerden devam et. ama inat et geri dönme gemileri yak. kendi kendine telkin et, başarıcam de, kararlıyım de, yapabilirim de, başarabilirim de. mutlaka bir yolu vardır bulcam de.

bir kırılma noktası sana. bazen sahte sonlar görünür gözüne. inanma sakın o aldatmaca dır. iyi araştır. iyi dinle. iyi öğren. kesin bilgi sahibi ol. iyi araştır. bak görüceksin yanlış anlamış yanlış değerlendirmişsin olayı. sonra iş ayyuka çıkacak. olabilirliğini farkedeceksin. kendine güvenini yeniden kazanacaksın. var gücünle saldıracaksın bu sefer. sonuç almaya başladığında --bir şeyi fark edeceksin--- aslında azmin elinden hiç bir şey kurtulmaz. durmak yok yola devam.

---allahın adıyla işe başla ve ona güven
---tembelliği bırak, çalış gayrete gel
---ayağa kalk ve silkin durma
---niyetini kontrol et yenilen
---potansiyelini ölç
---kendine inan
---karar ver
---yap.

inşallah mhp'nin ilk genel kurulunda gerçekleşecek şey.

sinan oğan mahkeme kararıyla partimize geri dönmüştür.
görsel

bundan sonra yapılacak şey, türk milliyetçilerinin sayın oğan'ın etrafında birleşmeleri ve devlet bahçeli ve avanesini partimizden uzaklaştırmalarıdır.
sevgili meral akşener, koray aydın, ümit özdağ gibi isimler de sayın sinan oğan'ın etrafında birleşmeli, mhp'deki değişim hareketine abilik/ablalık yapmalıdırlar.

mhp türkiye'de iktidara gelecek kapasite ve potansiyele sahip bir partidir.

ama bunun için ilk şart bahçelisiz bir mhp'dir. bahçeli ile girilecek bir sonraki seçimde mhp'nin alacağı oy ancak ve ancak yüzde 5'tir.

sinan oğan partimizi bir sonraki seçimde iktidara taşıyacak vizyon ve dinamizme sahiptir.
yolun açık olsun sayın genel başkanım.

ya allah, bismillah...

çok iyi olmuş.keşke barajın da altında kalsalardı. chp , hdp , mhp , cemaat... hepsi bir olup aynı delikten işemenin cezasını çeksinler. oysa yapmaları gereken ak partinin alternatifi olup muhafazakar sağ seçmenin oylarına talip olmaktı ama kendileri cemaatin dümen suyuna girip başka başka şeyler peşinde koştular.

utanmadan halk partili olmaktan çok daha iyidir. en azından çalsa da çırpsa da yoldur, handır, hamamdır bir şeyler yapmıştır.