bugün

sevdiği entry'ler

kalitesiz erkek özellikleri

101 oynaması

çukur ve sıfır bir dizilerini izlemesi

ağzından küfürü eksik etmemesi

kitap okumaması ve bununla övünmesi

kızlarla arkadaşlık yapamaması

radikal siyasi görüşe sahip olması sağ sol farketmez

20 yaşına geçmesine rağmen oyun oynaması

araba delisi olması.daha yüz metreden arabanın koltuk ısıtma özelliğini olduğunu bilmesi

işinde kariyer hedefinin olmaması

sorumsuz olması kenara para koymaması

her gün alkol tüketmesi

kadınları gözünde büyütmesi

kız arkadaş seçiminde standardının olmaması

herhangi bir hobisinin olmaması

yabancı dil bilmemesi

müzik kültürünün olmaması ve herhangi bir enstrüman çalamaması

gece kulübünde tanımadığı kadınlara içki ısmarlaması

metrobüste ekstrem durumlar dışında genç kızlara yer vermesi

diş fırçalamaması

kısa kollu gömlek giymesi

sürekli erkeklerle takılması

kadınlara saygı göstermemesi

erkek adam dediğinli cümleler kullanması

kötü bir diksiyonunun olması

yemek yapmayı bilmemesi

çamaşır bulaşık yıkamaması

annesinin sözünden çıkmaması

sosyal medyadan ezik ezik kızlara yürümesi

kötü araba kullanması

futbol ile ilgilenmesi.hayattaki en büyük zevkinin tv karşısında cipsi ile maç izlemek olması

yenisi çıkar çıkmaz hemen telefon alması eskiyi satması

görücü usulü evliliğe sıcak bakması

flört etmeyi bilmemesi

garsona ya da mağaza görevlisine tepeden bakması

izmir kızları şöyledir tarzı iğrenç fikirlere sahip olması

pavyona gitmesi

şirinlik yapan küçük çocuğa aval aval bakması

çocuğunu erkek egemen kültür ile yetiştirmesi

sevgilisinin hayatına gereksiz müdahalelerde bulunması

eşini denize götürmeyip plajda abazan abazan kız kesmesi

trafikte lüzumsuz yere kavga çıkarması

ailesini her haftasonu avm ye götürmesi

her boşlukta memleketine gitmesi yeni yerler gezme merakının olmaması

bilim dünyası artık bunu tartışmazken bile evrime saçma demesi

arabasını kaldırıma parketmesi

eşini aldatması ve bunu sağda solda anlatıp egosunu tatmin etmesi

sevgilisi olan bir kızla flört etmeye çalışması

kişisel gelişimine ket vurup çok erken yaşta ev kredisine girmesi

yatakta bencil olması ve erken boşalması

eski sevgilisine geri dönmeye çalışması

aldatan partnerini affetmesi

kız için arkadaşları ile iletişimini kesmesi kendisine saygısı olmaması

hemen aşık olması ve kendini kıza muhtaç etmesi

güzel bir kız karşısında hemen manipüle olması

annesi ve babasına gerekli saygı ve hürmeti göstermemesi.

demiş bir yazar. (Alıntıdır)

konyada corona virüsü şüphesi

Ablacım napıyosun orda ya, biz bile gitmiyoruz oraya. *

anadolu insanının anlatıldığı kadar saf olmaması

Şüphesiz ki her görmüş, geçirmiş, yaşamış, deneyimlemiş insanın fark edebileceği gerçek.
Yıllarca bizi masallarla uyutmuşlar. yok efem " anadolu insanı misafirperverdir, iyidir, 2 kuruşun hesabını yapmaz, kendinden çok karşısındakini düşünür ".
nahhh !!!
kocaman bir nah.
anadolu insanının çoğu sinsinin tekidir. kendi çıkarı için ebesini bile satar. çürük çarık, hormonlu sebze meyve üretir, tüketiciye iteler. sütte, peynirde, yağda hile yapar. kente gelir, o lanet kültürünü de kent yaşamına empoze etmeye kalkar. ayakta s.kmeye kalkar, 3 kuruşluk eve 30 kuruş kira ister. ardından da " evde kız erkekli kalıyorlar kodumun cenabet kafirleri" diye dedikodu yapar. ama bir punduna getirip o üniversiteli ve okumak için çabalayan kızı s.kmek için atmayacağı takla yoktur. bim'de azıp azıp yanındaki kadını taciz etmeye gocunmaz ama parkta kırda öpüşen bir çift görse "allah belalarını versin" der. okuyan adamı sevmez, cahilliği ile mutludur.
eskiden " aa, ne güzel köylü, ne şirin, doğa, kır, tabiat, hormonsuz " şeklinde yaklaşırdım bunlara.
şimdi ise su veren itfaiyenin hortumunu seveyim.

beğenip favlamak

Tamam açık açık beğendiniz anlarım da aynı zaman da favlamak mı...

Tamam ya evlenme teklifi etmek istiyosanız edin de siz de kurtulun ben de.

fal bakmayı bilen yazarlar

Bakabilen işinin ehli yazarlar favlasın pls. Lütfen atıp tutmayın, umutlandırıcı veya moralimi bozucu olmayın!
Acil dm.

hiçbir şey olamadın bari polis ol

15 temmuzdan sonra hükümetin 2 yıllık ya da 4 yıllık b bölüm okumuş bir işe girememiş adamları asker,polis diye almasından sonra uzun zamandır düşünmüş olduğum son olarakta iyi parti milletvekili yavuz ağıralioğunun mecliste dile getirmiş olduğu durumdur.

bu durum ülkemizin geleceği için ciddi sorunlar teşkil etmektedir

zira;

polislik sosyal bir meslektir , yani sürekli insanla içiçesin.

insanı anlamak adına ömründe bir kitap okumamış adamdan ne beklersin insanı anlamayı!



askerlik strateji gerektiren bir meslektir.

peki soruyorum 2 yıllık üniversite eğitiminde ne öğreniyor da strateji adına?

öğrendiği tek strateji okey de elden bitmek için küçük taşı beklemekte ötemeye gitmeteyen insanlar bundan 30 yıl sonra nasıl askeri strateji belirleyecek?

yazık çok yazık.

bugünün başarısız eğitim sistemi bir zamanların hiçbir şey olamadın bari öğretmen olayım diyenlerin elinde nasıl tükendiyse ,ordum,polisim de bir baltaya sap olamamış adamların elinde umarım tükenmez..

çocukken sanılan şeyler

Allah var sanmak.

sabahattin ali

“Sen aşkın ne olduğunu bilir misin adaşım, sen hiç sevdin mi? Çok desene! Sevgilin güzel miydi bari? Belki de seni seviyordu... Ve onu herhalde çok kucakladın... Geceleri buluşur ve öperdin değil mi? Bir kadını öpmek hoş şeydir, hele adam genç olursa.. Yahut sevgilin seni sevmiyordu... O zaman ne yaptın? Geceleri ağladın mı?.. Ona sararmış yüzünü göstermek için geçeceği yolda bekledin, ona uzun ve acındırıcı mektuplar yazdın değil mi?.. Fakat herhalde ikinci bir aşka atlamak, senin için o kadar güç olmamıştır. insan evvela kendi kendisinden utanır gibi olur ama bilir misin, bizim en büyük maharetimiz nefsimizden beraat kararı almaktır. Vicdan azabı dedikleri şey, ancak bir hafta sürer. Ondan sonra en aşağılık katil bile yaptıkları için kafi mazeretler tedarik etmiştir. Ha, sonra bir üçüncü, bir dördüncüyü sevdin ve bu böyle gidiyor. Peki ama, bu sevmek midir be adaşım, bir kadını öpmek, onu istemek sevmek midir? Çırçıplak soyunarak şehrin sokaklarında koşabiliyor musun? Bir bıçak alarak kolundaki ve bacağındaki adalelere saplamak ve böylece bir nehre atılarak yüzmek elinden geliyor mu? Bir şehrin adamlarını öldürmek cesareti sende var mı? Bir minareye çıkarak bütün dünyaya işittirecek kadar kuvvetle bağırabilir misin? Aşk sana bunları yaptırabilir mi? işte o zaman sana seviyorsun derim... Sen sevgiline ne verebilirsin sanki? Kalbini mi? Pekâlâ, ikincisine? Gene mi o? Üçüncü ve dördüncüye de mi o? Atma be adaşım, kaç tane kalbin var senin? Hem biliyor musun, bu aptalca bir laftır. Kalbin olduğu yerde duruyor ve sen onu filana veya falana veriyorsun... Göğsünü yararak o eti oradan çıkarır ve sevgilinin önüne atarsan o zaman kalbini vermiş olursun... Siz sevemezsiniz adaşım;siz, birisine itaat eden ve birisine emredenler; siz, birisinden korkan ve birisini tehdit edenler... Siz sevemezsiniz.''

evlilikten soğutan nedenler

Cuma günü tanıklık için gittiğim mahkemede beklerken 55 yaşındaki bir amcanın yanıma yaklaşıp
- Çok geçsin. Sana hayatının öğüdünü vermek istiyorum dedi. Ve devam etti . -Ben kanserin son evresini yaşıyorum . 30 yıllık eşim eve tedbir koydurdu. Ve yurt dışına kaçtı. Ben bunu boşanma davası açtıktan sonra öğrendim. Şimdi evi satmam gerekiyor çünkü hastane masraflarımı karşılayamıyorum. Adresi belli değil , muhtemelen dava sonuçlanana kadar çoktan öleceğim. 20li yaşlarında duruyorsun. Kimse 20'li yaşlarında ki gibi kalmıyor. Gezebildiğin kadar gez , sev ama evlenirken milyon kere düşün yavrum. Bir gün asla evlendiğim kişinin benim ölümüne yol acacağını tahmin edemezdim. Sen benim gibi olma. Evlenirsen bile sahip çık.

Çok düşündüm . insan 30 yıl yaşadığı birini hastalığını öğrenince nasıl terk edebilir?
55 yaşındaki kanser hastası bir amcanın yalnızlığı ve çaresizliği kalbimin en derin kısmında kalıp , beni evliliğe epey sınırlandırdı.

bir kadının günlüğü

üm kadınlara ithaf olunur...
Bir gariplik yok mu sizce de?

Biriyle tanıştım .
Çok hoş .
Galiba o da benden hoşlandı .
Bakışlarından anladım .
Hem hoşlanmasa neden telefonumu istesin ?
Acaba arayacak mı ?
Aslında ben de onu ararsam olur ama çok hevesli olduğumu anlamasın.
Aradı .
Sesini duyunca çok heyecanlandım .
Saçma sapan konuştum .
Sanki beklemediğim bir telefondu .
Ya aptal olduğumu düşünüp bir daha aramazsa .
Her an aklımda .
Çok yakışıklı .
Saçlarının önü dökük .
Tam beğendiğim gibi .
Nihayet tekrar aradı .
Akşam buluşuyoruz .
Heyecandan ölüyorum .
Ne giyeceğim ben şimdi ?
Çok güzel olmalıyım .
Vurulmalı .
Kahretsin , saçım hiç güzel olmadı .
Harikaydı .
Gözleri çok güzel .
Çok da güzel bakıyor .
Galiba , aşık oluyorum .
Adını duyduğumda bile avuçlarım terliyor .
Bugün elimi tuttu .
Ölüyorum zannettim .
Aşığım .
Kesinlikle .
O da bana .
Eminim .
Sanki birbirimiz için yaratılmışız .
Ten uyumu dedikleri bu olmalı .
Ya ona hiç rastlamasaydım .
iki dakikada bir telefonu kontrol ediyorum .
Mesaj var mı diye .
Gelen mesajları alt alta yazsam , harika bir aşk şiiri çıkar ortaya
Tabii benim gönderdiklerimden de .
Çok iyi anlaşıyoruz .
Onun sevdiği her şeyi seviyorum .
Müthiş biri .
Beni çok seviyor .
Her an beni düşündüğünü söylüyor .
Ben de onu .
Ona çok güveniyorum .
Onun dışında başka şeylerle uğraşmak zorunda kalmaktan nefret ediyorum .
Her an yanında olmak istiyorum .
Arkadaşlarımı atlatıp onunla buluştum .
Her şeyi biliyor .
Hayranım .
----Bir süre sonra-----
Bugün arkadaşlarıyla maç seyredeceklermiş .
Bozuldum .
Maç benden önemli mi ?
Eski sevgilisi nasıl biriydi acaba ?
Bugün sadece 6 defa aradı .
Oysa dün 8 defa aramıştı .
Allah'ım çok mutsuzum .
Çok mutluyum .
Çok mutsuzum .
Acaba benden öncekilere de aynı şeyleri söylüyor muydu ?
Onu çok seviyorum , ama o benimle yeterince ilgilenmiyor .
Saçlarımın ucunu 1 cm. kestirdiğimi fark etmedi .
Çok mutsuzum .
Beraberken televizyon seyrediyor .
Eskiden sadece gözlerime bakardı .
Beni aldatıyor olabilir mi ?
Harika bir gün geçirdik .
Birbirimizi çok seviyoruz .
Gece yatınca düşündüm de , akşam yemekte bir an arka masadaki kıza baktı galiba .
Saçlarımın rengini bir ton daha açmalıyım .
Evet .
Artık eminim .
Beni sevmiyor .
Saçımın rengini açtığımı anlamadı ,
'' Sen makyajını mı değiştirdin ? '' dedi .
Ölsün istiyorum .
Hayır .
Önce ben öleyim, o da vicdan azabından ölsün .
Beni aldatıyor .
Kesinlikle .
Gerçi elimde hiçbir ipucu yok ama , eminim .
Hem neden aldatmasın ?
Erkek değil mi ?
Şüphelerimde haksızmışım .
Uzun uzun beni ne kadar sevdiğini anlattı .
Ben de onu seviyorum .
Ben de onu aldatmalıyım .
Görür o gününü .
Sürekli dır dır ettiğimi söyledi .
Kıskançlığımdan bunalmış .
Çok mutsuzum .
Bugünden itibaren başka biri olacağım .
Beni zıvanadan çıkaran kendisi .
Sürekli başka şeylerle meşgul. ışi , arkadaşları , maçlar , arabası , televizyon ...
O halde neden benimle birlikte ?
Ayrılmamız lazım .
Ondan nefret ediyorum .
Allah'ım ya beni terk ederse ?
iki gündür beni sevdiğini söylemedi .
Başka birine aşık olmuş olabilir mi ?
Çok mutsuzum .
Bir kucak çiçekle geldi .
Beni çok seviyor .
Ben de onu .
Zaten ne yapıyorsam aşırı sevgiden yapıyorum .
Aşırı sevgimin bir faydasını görmemiş .
'' Beni normal sev '' dedi .
Ruhsuz .
Allah'ım ben bu adamı nasıl sevdim ?
Aşkın , '' a '' sından haberi yok .

----Bir süre sonra-----

Benim gibi bir kadına bu nasıl yapılır ?
Çok bencil .
Nasıl daha önce fark etmedim ?
Yıllarım ziyan oldu .
Bunun acısını çıkaracağım ondan .
Ona bir oyun edeceğim , hiç unutamayacak .
Allah 'ım , onu kaybetmek istemiyorum .
Kel kafalı , patlak gözlü ne olacak .
Beni bir gün bile mutlu edemedi .
Onu başkasına yar etmeyeceğim .
Dokunduğumda tüylerim diken diken oluyor .
Sinir şey .
Onu hiçbir zaman sevmedim zaten .
Terk ediyorum .
Kesin kararlıyım .
Hayır , terk etmiyorum .
Ona hayatı zindan edeceğim .
Yarın bütün yaptıklarını bir bir yüzüne haykıracağım .
Onu çok sevdim .
Bunu hiç anlamadı .
Duygusuz.
Sesini bile duymak istemiyorum .
Neden aramıyor acaba ?
inanamıyorum.
Ortada hiçbir şey yokken benden ayrılmak istediğini söyledi .
Asla ayrılmam.
Onu çok sevdiğimi söyledim .
Öldürmek istiyorum .
Aşkımdan ölmeli, ayaklarıma kapanmalı .
Bu ilişki ancak o zaman bitebilir...

Bla bla bla..

vatana borcu var sanan insan

vatan nesiller boyunca uzerinde yasadigin cografyadir. Ozgurce konustugun , ozgurce inancini yasadigin toprak parcasi degildir. Kutsal olmasi inanci, nesillerdir suregelen aliskanligindir, kulturundur.

Vatana borc diye bir sey yoktur. Topraga borc olmaz. Senin deden aileni zor durumda biraktiysa, seni bu zor durumdan baban kurtardiysa sen babana borclu degilsindir; dedenin sictigi boku baban temizlemistir. Senin de gorevin ileride cocuklarinin temizleyecegi bir bok birakmamaktir olsa olsa. Omur boyu babana borclu hissetmek degil.

Vatan meselesinin hukumetle alakasi yok. Vatanin kutsalligi, ugrunda olecek asker yetistirme ihtiyacindan ortaya atilan ici bos bir terim. O kadar.

engellendigini anlamak

olayı anladıktan sonra, engelleyen kişiye başka platformlardan, "numaramı silmişsin beni de engellemişsin." diyerek haber verilmemesi gerekir. çünkü şüphesiz ki engelleyen kişi bunun farkındadır.