Endülüsten atılırken beyaz çarşaflarla
imkânsız bir müzikal oynar hâlâ o filmde
Zarif bir ağıldansın ve bu nasıl uğursuzluklar taşır
Kanat çırpmadan uyuduğun gecelerle meşhur memleketim
Sen flamenkonun kızısın, ben çok ağlıyorum Hüseyin'e
Bir tarih türüyor çıkınımızdan
Niyetleniyorum
Mızrağın var ve bu bıçakla bir kiraz daha soyuyorsun
Ben sana sözümden bir saz ayıklıyorum
Tam böylelikle üç kavim peydah oluyor
Bir çatışma durağında
Kanıma yakışıyorsun.
Tam böylelikle üç kavim peydah oluyor
Bir çatışma durağında
Kanıma yakışıyorsun.
Tam böylelikle üç kavim peydah oluyor
Bir çatışma durağında
Kanıma yakışıyorsun.
ÖLÜLER NEDEN DÜŞÜNCELi BAKARLAR?
BUNU, BiR DE YAŞAYANLAR DÜŞÜNSÜN.