şeriat

entry938 galeri72
    522.
  1. laikçilerin iatemediği ve yanliş anladiği yasa. hak yasadir laiklik gibi insan uydurmasi değildir.
    7 ...
  2. 523.
  3. kurani, dini insan uydurmasi sananlarin nefret ettigi şey. ey laikçiler sizin laikliğinizi bu tipler dayatti iste. ortaklariniz bu.
    4 ...
  4. 524.
  5. günümüz dünyasına aykırı bir yönetim biçimidir. türkiye" ye gelmesi halinde ülkenin ciddi bir nüfus kaybı yaşayacağını söylemek ütopya ile sınırlı kalmaz. insanların mars" da yaşam koşullarını araştırdığı bir dönemde şeriata gerek yok.
    7 ...
  6. 525.
  7. Yol demektir. Hangi şeriat ten bahs ediyorsunuz? diye sordurur.
    4 ...
  8. 526.
  9. laik bir sistemin en büyük saçmalığı dine imkan vererek kendi kurumlarını riske atması ve kendi kendini yok etmesidir. islamı okuyan bilir ki bir müslüman laik bir sistem için sorundur çünkü onun kitabına göre tanrı nasıl yönetileceğini söylemiştir. bu kişisel görüşü aşıp kendi fikri dışında bir alandır. müslümanın buna uyması bir inanç meselesidir. dolayısıyla bu guruplar bu inancı taşıdığı sürece laik sistemle her zaman karşı karşıya gelecek ve dinlerinin onlara yüklediği bu misyonu kullanıp bu sistemi yıkma teşebbüsünde bulunacaktır.

    laik devlet tüm inanç ve görüşlere ortak ve tarafsız yaklaşıp hak tanımayı öngörürken islam kendi üzerinden bir hak dağıtımı yapar ve bu da islam dışı unsurları mağdur eden bir yan taşır. hal böyle olunca diğer unsurlar islama karşı laiklik adı altında birleşmelidir ve laikliği koruyan sistem dinde olan bu aşırılığı gidermek için reformist dincileri destekleyip dinin vahşi yapısını yok etmelerini sağlaması lazımdır.

    ayrıca laikliği savunanlar ve günümüze getirenler dinin içinde olan bu yana karşı hiçbir çözüm getirmemiştir. bunu ertelemek de ayrıca gerçeği görmemektir.

    din ve inanç özgürlüğü altında bir takım dinlerin içeriğini gözardı etmek bile bile diğer inanç veya inansız grupları riske atmaktır. dolayısıyla din ve inanç özgürlüğü kendi gerçekliği hesaba katılarak verilmelidir. bu yüzden dini meşrulaştırıp buna bir de özgürlük adını vermek diğer kimlikleri yok saymak ve bile bile mağdur olmasına olanak sağlamaktır.

    din bir tehklikedir ve bunu görmeyen laikçi tayfa bir gün bedelini ödeyecektir.
    2 ...
  10. 527.
  11. seriat gelince gayrimuslimlerin katledilcegini sanan zevat gelmis. şeriatta gayrimuslimede kendine gore hakki olur.
    3 ...
  12. 528.
  13. Laikliğin tüm inanç ve kitlelere eşit, islam ın ise yanlı davrandığı mantığını gördüğüm mevzudur.

    Eh soralım bakalım öylemıymiş; Alevi ler laik sistem size eşit davrandımı? Hani nerde cem evlerınız, dergahlarınız, dedelerınız, babalarınız?

    Sunniler laik sistem size eşit davrandımı? Deve hörgücü baş örtüsünü ancak 30 yılda alabıldiniz.

    Ermeniler, hristiyanlar nerde kiliseleriniz? Daha doğrusu siz neredesiniz?

    Oysa tüm bu inançlar osmanlı, Selçuklu da özgürdü.

    E laik sıstem kimin özgürlük alanını açtı peki alkol, zina, kumar, faizi yaşam prensibi edinmiş dinsizlerın tabiki.
    6 ...
  14. 529.
  15. bugün cemevi cümbüş evi diyen sunnilerdir ve laikliğin uygulanmaması sorunudur bu. yoksa laik bir devlet kimsenin dinine hüküm vermez, dinin doğruluğu veya yanlışlığı onu ilgilendirmez. biz paganız bize ibadet etmek için mekan aç dese onlara mekan açar, gidip paganlığın dinen hükmü nedir diye soru sorup ha bu yanlıştır demez.

    peki laik devlet müslüman olmayan unsurlardan sırf müslüman değil diye aşırı vergi aldı mı?
    karısını alıp hareme kapattı mı?
    zina etti diye kimseyi taşladı mı?
    dinden çıktı diye kimseyi öldürdü mü?
    gidip a ülkesine bana vergi vereceksiniz yoksa buraya girip size burayı dar ederim dedi mi?
    çocuğunu vergi olarak aldı mı?
    fetva verip kardeş katlini meşrulaştırdı mı?
    meydanda kafa infaz etti mi?
    ben dört kadınla evleneceğim diyene hak tanıdı mı?
    kölelik var mıydı?
    çocuk evliliklerine karşı yaa erken olgunlaşıyorlardı zaten dedi mi?

    ayrıca alevilerin vergilerini bile sunni diyanet yiyor bu ülkede, bu laik bir ülkenin yapacağı şeyler değildir.

    laik bir ülkede din devletin meselesi bile değildir, gidip kendi dinini kendi dininin kurumlarından öğrenirsin. okullar gibi herkesi kapsayan yerde kendi dinini küçücük beyinlere empoze edemezsin.

    bide alevileri bir dinle istersen cumhuriyet geldi adamlar şehre indi. osmanlıda bayağı bir özgürdüler ama dağ havası hoş geliyormuş.
    3 ...
  16. 530.
  17. Hacı Bektaş ın alevi, yeni çeri ocağının ise Bektaşi tarıkatına bağlı olduğunu göz ardı edildiğini gördüğüm mevzudur.

    Kerhanelerdekı kadınlar şeriat ın eseri galiba. Fuhuş mafyasının ve sokaktakıde oyke, hatta kerhaneler, meyhaneler, barlar, pavyonlar hepsi.

    Sarhoş kafayla adam öldürmek, trafik kazaları, boşanmalar ın artması, evlenilecek bakire kız kalmaması, ülke gelirinin yarısının faiz e gitmesi, katillerin 8 yıl ceza evinde paşalar gibi yatarak dışarda namı ile yürümesi vay babam vay.

    Kendi altındaki büyük abdesti görmeyenler islamı yellenmekle suçluyor.

    Yav babana bile güvenmeyeceksin durumuna islam la mı geldik.

    PKK yı da islam üretmiştir tabiki. Ne mutlu türküm diyene, e türk olmayan ne olacak? Oysa bunlar islamda yoktur.

    Neyse sanırım alana bunlar yeter.

    Namus, can güvenliği, alın teri, mal güvenliği kalmayandan sonra hiç bir şeyin anlamı yok.

    Şu vergi meselesi müslüman lardan zekat olmayanlardan cizye alınır.

    Zina yapanlara ceza vermezsen aldığın kız senden önce 40 kişinin yatağından geçip gelir. Alışmış kudurmuştan beter olduğu için senden sonra da bu işi yapmaya devam edecektir.

    Kölelik islamın getirisi degildır. Savaş esirlerinden, kendi savaş esırlerının can, mal ve namus güvenliği için uygulanır.

    Erken yaş evliliğine gelince; sizler nınelerınızın 13 14 15 yaşlarında evlendiğini galiba bilmiyorsunuz.

    Sizler 13 14 yaşlarında sevgili edinen, zina yapan kızları görmezsiniz ancak evlenenı görürsunuz. Yav bırak madem bu işi yapacak nikahsız yapmasın. Bırakın akıl buluğ olan zina yapıp, gizli dost tutacağına evlensin.
    4 ...
  18. 531.
  19. kerhane ve pkk dan bir sistemi savunuyorsun. insanların köle olarak alınması suçtur. kerhaneler de bana göre suçtur. ben savunmuyorum para karşılığı ilişkiye karşıyım.

    ama pedofili de suçtur, çocuk evlilikleri normal değildir. dedem bunu yapsa da bu normal olamaz. dedem insan öldürse katil mi olacaktım?
    bunlar saçma şeyler.

    ayrıca pkk mevzusunun laiklikle ne alakası var, şeriat yok diye mi kürtler dağa çıkıyor?

    haha, namaz kılamadıkları için dağa çıkıyorlar herhalde. neyse.

    bir sistemi körü körüne savunmak kötüdür. verdiğin örneklerin özeti: bakire kız kalmadı. işte bu islam toplumunun temel mantığıdır. bakire kız her şeyin önündedir.

    kölelik de kalktı, islam da kölelik halen daha var. bunu eleştir. iyi yönler gör.

    ayrıca harem kuramazsın bu da iyi bir şey.

    senin çocuğunu vergi olarak kimse de alamaz. ohh mis.

    sırf bir sistemi savunacağım diye bence kör olmaya gerek yok.
    1 ...
  20. 532.
  21. Çocuğun vergi olarak alınması islam ın değil osmanlı nın uygulamsıdır.

    Haremde aynen öyledir. Yav Türkiye nin içine battığı fuhuşu, zinayı görmüyormusunuz?

    Bakırelığe gelince; kimse anasının babasından başka bir erkeğe ait olmasını istemez. Bu laik kafanın namusu nasıl erezyona ugrattıgını gösterir.

    PKK ve laiklik. Eh islamda ümmetçilik olduğunu, kimseyı ırkından dolayı asimile edemeyeceğini bilmen gerekirdi.

    islam böyle, senin elindeki nedir peki?
    3 ...
  22. 533.
  23. osmalı kafir miydi?

    gene gerçek islam bu değile geleceğiz.

    ayrıca çocukla evlenmek islamda var. bu suçtur bunu öncelikle bir anlamak lazım.

    harem de islam da vardır, köleler savaş esiridir ve irade aranmaz. bana islamı öğretme bence. bugün islamda köle alabilirsin savaşırsan.

    ayrıca cariye de sınır da yoktur. hürde 4 sınır var. dolayısıyla köle oldukları için harem gayet kurabilirsin. işinize gelince ama islamla alakalı değil diyorsunuz ama hepiniz osmanlıcısınız.

    bu gün bile köleliği tartışıyoruz bu ülkede bunun sebebi de islamdır. yoksa kölelik de suçtur ve kaldırılmıştır.

    ikincisi ise kürt sorunu laiklikle ilgili değil milliyetçilikle ilgilidir. yani kürtler dinini yaşayamadığı için dağa çıkmadı. bu milliyetçi politikayı eleştirebilirsin buna bir şey diyen yok. laiklik başka bir şey.

    şeriat gelirse kürtler dağdan inecek senin görüşündür ama ulus akımı baş göstermiştir ve bu uyanış bence dinmez. artık imparatorluk devri de bitmiştir. osmanlı gelmez.

    bide bekaret olayına gelirsek, bu konuda iş kadının iradesine bırakılmıştır. istediğini yaşar ve kimseye hesap vermez. sonuçta suç olan tecavüzdür.

    ve islamda tecavüz bile vardır. birincisi kölede rıza aranmaz, ikincisi ise çocuk küçük olduğu için iradesi yetkin sayılmaz. çocukla birlikte olsan bu tecavüzdür.

    bunların hepsi tartışılmış ve karara varılmıştır. sen ise bunları halen daha taşıyan dini taşıyorsun ve en azında reformistler gibi kıvırtmıyorsun bu da iyi bir şey.
    3 ...
  24. 534.
  25. Abd nin Irak ta kaç tane kadına tecavüz ettiğini bilmeyen kişilerin gelip burda islamda kölelik var, carıyelık var diye atıp tuttuğu meseledir.

    E yarın aynı durum bize de olacak. Nasıl önlem almayı düşünüyoruz peki? Ben tecavüze karşıyım, carıyelıge karşıyım diyerek mi? Bu hümanist yaklaşımlar savaş şartlarında beş para etmez.

    Osmanlı kafir değildi ama eksıgıyle bir islam devletıydı. Kölelik, islamiyetle mi başlamıştır? tabiki hayır… Peygamber efendimiz as’a, peygamberlik gelmeden önce de (bütün dünyada yaygın olduğu gibi) Arabistan da kölelik yaygındı…

    Kölelik, islamiyet ile kaldırılmıştır.

    islamiyette, Savaş esirliği vardır.

    Kölelik ve savaş esirliği farklıdır… Bu ayrıntı gözden kaçırıldığı için, islamiyetin köleliği kaldırmadığı sanılır.

    Esirlik, genelde savaşların sonucuydu… Bu konuda öncelikle Kuran’ı kerim’in savaşı destekleyen ayetleri var mı, onu inceleyelim… Savaşı desteklemiyorsa, savaş esirliğini de desteklemiyor demektir..

    Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adaletli davranmaktan men etmez. Çünkü Allah adalet yapanları sever.

    Allah sizi, ancak sizinle din hakkında savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için yardım eden kimselere dost olmaktan men eder. Kim onlarla dost olursa işte zalimler onlardır. (Mümtehine,8,9)

    Ey Muhammed! iman edenlere söyle: Allah’ın cezalandıracağı günlerin geleceğini ummayanları şimdilik bağışlasınlar. Çünkü Allah her kavmi kazandıklarıyla cezalandıracaktır. (Casiye, 14)

    Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutanlar ve adaletle şahitlik yapanlar olunuz. Bir kavme olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevketmesin. Adaletli olun, çünkü o, takvaya daha yakındır. Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. (maide 89 )

    “sizinle savaşanlarla Allah yolunda siz de savaşın. Ama sınırları asla aşmayın. Allah haddi aşanları sevmez” (hac suresi 39 )

    Rabbim, ancak karşı taraf savaşa zorladığında ya da saldırdığında savaşa izin veriyor ama burada da ölçüye dikkat edilmesi gerektiğini özellikle vurguluyor…

    Ayetlerden de anlaşıldığı gibi, sadece ganimet elde etmek amacıyla savaşmayı, yaradan müminlere haram kılmıştır…

    Bu sebeple, ben süper güç oldum, etrafımdaki bütün zenginliklere sahip olmalıyım mantığıyla hareket edemez müslüman… Günümüz savaşlarının en büyük sebebi, ganimet ya da günümüz deyimiyle zengin alt yapı kaynakları olan ülkelerin bu kaynaklarını ele geçirmektir…

    Peygamber efendimiz as döneminde de savaşlar kaçınılmazdı…Müslümanlara zulüm, işkence uygulanıyordu ve yurtlarından atılmışlardı…

    Bu savaşlardan birinde Hz, Hamza’nın nasıl öldürüldüğünü hatırlarsınız… Ölmüş bedenine yapılanları…

    Böylesine çetin geçen savaşların sonunda bile Allah, esir alınabilmesini şarta bağlamıştır… Mutlak galibiyet zorunluluğu… Bu da savaş esirliğini zorlaştırıcı bir hükümdür…

    Hiçbir peygamberin, yeryüzünde ağır basmadıkça (kesin zafere ulaşıp üstün gelmedikçe) esirleri olması layık değildir. Siz dünya malını istersiniz, oysa Allah ahireti kazanmanızı murad eder. Allah azizdir, hakimdir. (enfal suresi, 67)

    Şöyle bir soru aklınıza gelmiş olabilir? Kadınlar da esir olarak alındılar mı? Alındılar ise bunun ne gibi bir amacı vardı?

    Müslümalarla savaşmışlarsa esir alınırlardı… Amaç karşı tarafı barışa zorlamak, gerektiğinde esirleri takas edebilmekti… Bazılarının mantıksızca yorumladığı gibi bayanların zevk için kullanılması amaç değildi…

    Allah, geçmiş kavimleri bu tür ahlaksızlıkları yüzünden helak etmişken, savaş sonucunda alınan esirlere bu şekilde yaklaşılmasına nasıl izin versin?

    Bu konuda ki en büyük yanılgı,” islamiyet öncesi dönemim” bilinmemesinden kaynaklanıyor… Cahiliye döneminde erkeklerin sınırsız kadınla evlenme hakkı vardı… Yine o dönemde kurulan panayırlarda bayanlar aleni satılıyor ve fuhuş yapılıyordu… Hatta kabe’nin etrafında insanların çırılçıplak (kadın, erkek) tavaf yaptıklarından kaynaklar bahsediyor…

    Peki Allah, alınan esirlere nasıl davranılmasını emretmiştir… Ayet, bu soruyu akıllar da şüphe bırakmayacak şekilde anlatır…

    “Nihayet onlara üstün geldiğiniz zaman bağı sıkı bağlayıp esir alın. Sonra harp ağırlıklarını atıp, savaş bitince de onları ya karşılıksız olarak, ya da fidye ile salıverin. Allah’ın emri budur. Eğer Allah dileseydi onlardan başka türlü de intikam alırdı. Fakat böyle olması sizi birbirinizle denemek içindir. (Muhammed suresi 4)”

    Yukarıda ki ayetten de anlayacağınız gibi Rabbimin ilk öğüdü esirlerin karşılıksız olarak salıverilmesidir… ikinci olarak da fidye karşılığı serbest bırakılmalarıdır…

    O zaman ki şartlar içerisinde fidyesini ödeyemeyen esirlerin konaklama ihtiyacını karşılayacak barınaklar olmadığı için, esirler Müslümanların evlerinde misafir ediliyorlardı… Aslında bu dahi çok enteresan… Sizi savaş anında öldürecek olan birini, siz, savaş sonrası evinizde ağırlıyorsunuz…

    Kim günümüzde evini savaş esirlerine açar ki? Hatta evini açmakla kalmamışlar, sadakalarından da onları faydalandırmışlar… Bakın hangi sebeplerle…

    “Sadakalar ancak şunlar içindir: Fakirler, yoksullar, o işte çalışan görevliler, müellefe-i kulûb (kalbleri islâm’a ısındırılacaklar), köleler, borçlular, Allah yolundakiler, yolda kalmışlar. Allah tarafından böyle farz kılındı. Allah her şeyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. “Tevbe suresi, 60

    “Evlenme imkanını bulamayanlar ise, Allah, lütfu ile kendilerini varlıklı kılıncaya kadar iffetlerini korusunlar. Ellerinizin altında bulunanlardan (köleler ve cariyelerden) mükatebe yapmak isteyenlerle, eğer kendilerinde (hürriyete kavuşmalarında kendileri için) bir iyilik görüyorsanız, hemen mükatebe yapın. Allah’ın size vermiş olduğu malından siz de onlara verin. Dünya hayatının geçici menfaatlerini elde edeceksiniz diye, namuslu kalmak isteyen cariyelerinizi fuhşa zorlamayın. Kim onları zor altında bırakırsa, bilinmelidir ki, zorlanmalarından sonra Allah (onlar için) çok bağışlayıcı ve merhametlidir. “Nur suresi 33

    Ayette geçen mükatebe’nin anlamı, esirin kendi başına çalışıp kazancını biriktirebilmesidir. Bu sayede esir; kendi fidyesini ödeyip, özgür kalabiliyordu…

    Ayrıca;

    “Bir mümini hata ile öldürenin yapması gereken, bir esiri hürriyetine kavuşturmak ve ölenin ailesine bir diyet ödemektir…nisa 92

    “bilerek yaptığınız yemini bozmanın kefareti ailenize yedirdiğiniz yemeğin orta hallisiyle on fakiri doyurmak veya giydirmek yahut bir esiri özgürlüğüne kavuşturmaktır…maide89

    Ona iki yolu gösterdik. Fakat o, o sarp yokuşa göğüs veremedi. Bildin mi sen, o sarp yokuş nedir? Köle azat etmek, Veya salgın bir kıtlık gününde yemek yedirmektir, Yakınlığı olan bir yetime, Veya hiçbir şeyi olmayan yoksula. Sonra da iman edip de sabrı tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır. (Beled 10-17)

    Aranızdaki bekarları, kölelerinizden ve cariyelerinizden iyi davranışta olanları evlendirin. Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lütfu ile onları zenginleştirir. Allah, (lütfu) geniş olan ve (her şeyi) bilendir. (Nur suresi 32)

    Siz de görüyorsunuz ki verdiğim altı ayetin hepsinde, esirlere karşı müminlerin iyilik yapması esas… Ayrıca yaradan, iyi davranışta olanları “evlendirin” diyor… Sahipleri onları odalık olarak kullanıyor olsa, ve Allah buna izin vermiş olsa, yaradan onları “evlendirin” buyurur mu?

    Sizce bu hükümleri getiren Allah, cariyelerin bir meta gibi kullanılmasına izin verebilir mi?

    Şimdi gelelim cariyelikle ilgili ayetlere…

    Ve onlar ki, iffetlerini korurlar, Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (cariyeleri) hariç. (Bunlarla ilişkilerinden dolayı) kınanmış değillerdir. ( Müminun 5,6)

    “Yetimler konusunda adaleti koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikâhlayın. Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla (evlenin). işte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur..(nisa 3)

    24. (Harp esiri olarak) sahip olduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlar da size haram kılındı. Allah’ın size emri budur. Bunlardan başkasını, namuslu olmak ve zina etmemek üzere mallarınızla (mehirlerini vererek) istemeniz size helâl kılındı. Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin. Mehir kesiminden sonra (bir miktar indirim için) karşılıklı anlaşmanızda size günah yoktur. Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir.

    25. içinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında bulunan imanlı (genç) cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir. Hep aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda fark yoktur). Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları (cariyeleri) nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınların cezasının yarısı (uygulanır). Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır. Allah çok bağışlayıcıve esirgeyicidir (nisa 24 ,25)

    Şimdi bir parantez açıp Ali rıza Demircan’dan önemli bir alıntı yapmak istiyorum…

    “Bakara 219 da alkollü içkilerde büyük günah olduğu, fakat cüzi faydalar da bulunduğu açıklanır. Nisa 43 de sarhoş iken namaza yaklaşılmamasına vurgu yapılır. Maide 90 da ise alkollü içkiler, şeytan işi bir pislik olduğu kesin bir dille açıklanır. Şimdi yasaklayıcı hükümler varken, nahl suresinin 67. Ayetine dayanılarak alkollü içkilerin helal olduğu söylenebilir mi? Söyleyebilen bir alim var mı?

    Cariyelerin evlendirilmesini konu alan nur suresinin 32 ile onlarla evlenilmesini öğütleyen nisa suresinin 3, 24 ve 25. Ayetleri ortada iken, nikah konusuna değinmediği için müminun suresinin 5-6. Ayetlerine dayanılarak kişinin cariyesiyle nikahsız ilişkiye girebileceğini söylemek, hiç şüphesiz islam’a ve onun kitabı Kur’an ‘a aykırılıktır, iftiradır…”

    Alkolle ilgili örneği paylaştım sizlerle… Şimdi verdiğim ayetlerden ilk olarak “nisa suresi 25. Ayeti okursak”, orada çok açık ve net ifadelerle Allah, cariyelerle “evlenmeyi” 6 şarta bağlamıştır.. (Mustafa islamoğlu bir yazısında nisa 25 ayetiyle ilgili: “Eğer cariyelerle evlenmeden de yatılabiliyorsa, evlenmeye ne gerek var? Ayet bunu niçin talim etsin.”)

    Hür kadınlarla evlenme gücü olmayacak.
    Evlilik için sadece “Müslüman cariyeleri” seçebilecek…
    Velilerinin/sahiplerinin izni alınmadan cariyelerle evlenilemez.
    Cariyelerin iffetli olması
    Mehir verme zorunluluğu
    Böyle bir evliliği ancak zinaya düşme korkusuyla yapmak…(zinaya düşme korkusu, bir cariye ile giderilebildiğinden yalnızca bir cariye ile evlenilmeye izin verilmektedir… Ali rıza Demircan)
    Bu ayetten, eğer kişinin maddi durumu iyiyse, cariye ile evlene-me-yeceği hükmü de çıkıyor… Hür bir kadını eş seçmek zorunda…

    Ayetin bitiş cümlesi ise, gerçeği görmek isteyenler için açık ve net…

    Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır…

    Yani, hür kadınla evlenmeye gücün yetmiyorsa, imanlı bir cariye ile de evlenebilirsin… Hür kadınlardaki gibi mehirini vererek tabi…

    Fakat sabretmeniz daha hayırlıdır, buyuruyor yaradan… Söz konusu evlilik olduğunda dahi…

    Bir kişinin cariye ile ilişki yaşayabilmesi için evlilik şartı aranmasa, kişi sınırsız cariyesi ile sınırsız ilişki yaşıyor olabilse “sabretmesi” gereken ne olacak?

    Yine Nisa suresi 3. Ayette dört kadına kadar izin verilirken de, “adaletin gözetilemeyeceği endişesiyle” tek bir eş veya tek bir cariye ile “evlenilmesi” öğütlenmektedir… (bazı meallerde nisa 3. ayette “yetinin” ifadesi kullanılsa da, bu ifade Kur’an da yoktur…)

    Nisa suresi 24. Ayette geçen bir konuyu belirtmekte fayda var… Evli harp esiri kadınlarla evlenilmesine izin verilmesi, meselesi…

    Öncelikle bilmemiz gereken bir nokta var…Cariyelerin kendisiyle yapılacak evliliği reddetme, iste-me-me gibi hakları vardı… Hadislerde evlenmeyi reddeden cariyelerin örnekleri vardır…

    Hatırlarsanız Nur 32 de hem hür, hemde köle ve cariyeden bekar olanların evlendirilmelerini buyurmuştu yaradan… Amaç, toplumun her kademesinde zinanın olmadığı sağlıklı bir toplum yapısı oluşturmak…

    Nisa suresi 24 Ayetin bu kısmı; Eşleriyle tekrar birleşme şansı olmayan (örneğin, din olarak müslümanlığı seçtiklerinde, eşleri onları istemeyebiliyordu.. Biliyorsunuz, Babaların, kendi öz evlatlarını bile müslüman oldukları için evlatlıktan sildikleri bir dönem) cariyeler için söz konusudur.… Cariye, kendi de isterse evlilik teklifini kabul edip evleniyordu… (Tabi bu ayeti yine, nisa 25 de alt alta yazdığım altı şart ile birlikte okumak lazım… Güncelleme: Yazımın altına yapılan yorumlardan Özgür hanımın bu ayet ile ilgili yaptığı açıklamayı da burada palaşmak isterim…

    “(Harp esiri olarak) sahip olduğunuz CARiYELER MÜSTESNA, evli kadınlar da size haram kılındı…………………. (Nisa/24)

    Burada da evlenmenin yasak olduğu kadınlar anlatılıyor, Nisa 23 ten itibaren evlenilmesi haram kılınanlar sayılıyor, en son evli kadınlar da size haram deniyor.Evli olmayanlar nikahsız mı helal olacak ki cariyeler nikahsız helal olsun“



    Bir de Nur suresi 58 ayet var… Cariyeler, sanıldığı gibi evin sahibi tarafından odalık olarak kullanılıyor olsa, edep yerlerinin birbirleri tarafından görülmesi neden yasaklanmış olsun… Neden ev sahibinin yanına girerken üç defa izin istesinler? Evli eşler, birbirlerinin yanına girerken izin istiyorlar mı? Hayır…

    Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. (Nur suresi 58)

    Ne yazık ki peygamber efendimiz as dönemiyle azalan “esirlik”, Emeviler-Abbasiler döneminde tekrar ortaya çıkartılmıştır… Ve özellikle işlerine geldiği gibi aldıkları kararları sanki islam böyle emrediyormuş gibi sunmuşlardır… O dönemim içtihat yapan ulemaları da yaşadıkları baskı sonucu bu şekilde karar almaya zorlanmışlardır…

    Kuran ayetleri tek başına değerlendirilemez. Bir bütünün parçasıdırlar… Yukarıda bahsettiğim bütün ayetleri bir araya getirdiğimizde ancak bu konu hakkında sağlıklı bir sonuca ulaşılabilir…

    Cariyelerle ilgili şimdiye kadar hazırlanan en sağlıklı kitabın Ali Rıza Demircan’ın “cariyeler ve sömürülen cinsellikleri” adlı eserinin olduğunu düşünüyorum… Bu yüzden yazımda bir çok yerde alıntılar yaptım… Merak edenler ve anlattıklarıma rağmen içinde hala şüphesi olanlara, içinde başka tespitlerinde olduğu bu çarpıcı kitabı tavsiye ederim…

    Muhteşem yüzyıl dizisindeki cariyelik sistemini islamiyetle bağdaştırmaya çalışanlara da sadece “el insaf” diyorum…

    Kuran-ı Kerim’in neden akıl sahipleri için bir öğüt olduğunu şimdi çok daha iyi anlıyorum…
    6 ...
  26. 535.
  27. köleliği islam kaldırmış, haha, milletin kızını hareme kapatan islam mı köleliği kaldırmış?

    https://www.youtube.com/watch?v=wLZ4nda35iM

    size cübbeliden video buldum, kesin gerçek islam bu değildir, cübbeli bilmiyordura kadar gider bu.

    islamda kölelik vardır o getirmemiştir tabi ama o kaldırmamıştır da.
    3 ...
  28. 536.
  29. bakın bakın, "kimse annesinin babasından başkasına 'ait olmasını' istemez".
    şeriat da, bunu destekleyenler de bu işte. kadın maldır, ama baba, ama koca mutlaka birilerine aittir, kadın düşünemez, yarım insanlık bile ona lütuftur, 12'sinde kırar dizini bebek büyütür, bilmem hangi yaratığın 3. karısı olarak.
    baştan aşağıya insan hakları ihlaline dayanan hükümler bütünü.
    1 ...
  30. 537.
  31. dünyanın başına bela olan içinde tüm pislikleri,haksızlıkları barındıran bana göre tek başlı yönetim biçimi.
    1 ...
  32. 538.
  33. Tam manasıyla uygulayan devlet yoktur. Uyguladigini soyleyenler de kendi cikarlarina gore degisiklik yapmaktadir.
    Gercekten seriati uygulayan bir devlet dunyanin en duzenli en sosyal en adil devleti olabilir.
    4 ...
  34. 539.
  35. Bir tür ilkel, arap devlet yönetim biçimi, kanunlar bütünü! bunun birde israil versiyonu vardir.
    3 ...
  36. 540.
  37. "allah'in hükümleri" demektir.
    yani kuran-i kerim'dir.

    öcü gibi gostermenize gerek yok "besmele" cekmek bile seriat'tir.
    9 ...
  38. 541.
  39. halen daha kimse uygulayamadı bunu diyen var. muhammed öldü cenazesine bile katılmadı çoğu kişi, siyasi rantlar için. sonra ikinci halife ömeri öldürdüler, üçüncü halife osmanı öldürdüler, sonra aliyi öldürdüler, hüseyini bile öldürdüler.

    sonra o da yetmedi daha en başlarda, şia, sunni, harici diye bölündüler. daha bunlar en başlarda olan şeyler.

    eceliyle ölen yok muhammedden sonrasında neredeyse ama mükemmel bir sistemmiş de kimse uygulayamamış.

    bir sürü arap ülkesi öz dili arapça olduğu halde islamı anlamamış bide o da var şimdi, türkçeye çevrilince bozuluyor diyorlar çünkü.

    arkadaş daha genel bir şey sormak lazım. bu kadar insanın anlamadığı şeyi bizimkiler mi anlayacak?
    yok yani senin anladığın şeriatın doğru olduğunu millet nereden bilecek?

    ayrıca bal gibi şeriat ortadoğuda olan bir şey ama türkiye de kemalist devrim belli bir algı oluşturmuştur. hatta dindarlar buna karşı olduğu halde o kadar da öcü olmadığını anlamıştır. bugün en ılımlı yorumlar yüzdelik olarak bizim hocalardan çıkar ama araplardan her türlü pislik rahatlıkla çıkar.

    adamların algısı çünkü başka bir şey görmemiş ki gördüklerinin ne denli korkunç olduğunu anlasın.

    gelmeyecek boş bir sistemdir, ancak böyle o gerçek değil, bu şakacı değip kendinizi avutursunuz.

    bugün türkiye de şeriat olsa bir afganistan, bir irandan farksız oluruz. yalandan bunca insanın geri zekalı olduğunu söyleyip( ki anlamadıysa bu kadar kişi bunu defalarca okuyup geri zekalıdır) kendinizi teselli etmeyin.
    3 ...
  40. 542.
  41. Türkiye'ye gelmemesini umduğumdur. Zaten kızlar zor vriyor bi de bununla mı uğraşcaz.
    3 ...
  42. 543.
  43. bir hakikatına bin başımız olsa fedadır, ergenler kendilerine sunulan şeriattan nefret ediyor hakikatından değil.
    3 ...
  44. 544.
  45. her müslümanın can'ı gönülden desteklediği islamın şartlarındandır. allah'in butun varlik uzerindeki mutlak rububiyetinin yani butun varligi yaratan, hayatta tutan, mutlak iradesi altinda bulunduran, rizka muhtaclara rizkini veren, inlari buyutup besleyen ve terbiye eden, hayattan alan, insanlarin ayrica hayatlari icin gerekli kaideleri koyan, ortaksiz, benzersiz, rakipsiz rabb olusunun bir tecellisi olarak ilahi hitab'in yani kelamin neticesidir. her akp'linin gelmesi hakkında mutabık olduğudur.

    ek: yeni türkiye'nin ilk puzzle'dır.
    ekek: 2023 de inşallah!
    1 ...
  46. 545.
  47. eskiden başka bir anlam yüklendiği ortadadır ama şu anki anlamına göre düşünürsek şerle başlayan bir şeyin hayırlı olmayacağı aşikardır. bir yönetim biçimi.
    2 ...
  48. 546.
  49. Şeriati mezhep ve hadislere dayalı uygulayacaksanız sikerim öyle şeriati.

    Kurana dayalıysa ne mutlu bize.

    Mezhep ve hadise dayalı şeriat için afganistana bakmanız yeterli.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük