Muslumanlarin istemek zorunda oldugunu sanan kimseleri gosteren sacma hukuki duzendir.
1 - Yasalar degistirilebilir, duzenlenebilir ve farkli kesimden gorusleri olabilen insanlarin da dahil oldugu gruba gore adil olmalidir.
2 - Yasalar herkes icin ayni, anlasilir ve berrak olmalidir.
3 - Yasalar burokratik ya da sosyal herhangi bir acikliga mahal vermemeli, insanlarin yasal duzeni istismar etmesine olanak saglamamalidir.
Seriat ismi verilen sacma hukuk duzeni kaynagi allah ya da kuran olarak gosterilmeye calisilarak legitimize edilmeye calisilan bir hukuk sistemidir.
Kuran'da, bir devleti degil bir vilayeti dahi yonetebilecek kapsamda bir burokratik hukuk tasviri yoktur. Din bireysel kalmak zorundadir. Toplumun butununu ilgilendiren kurallar butununu besleyecek donanima sahip degildir. Insanlar, kurandaki ayetlerden cikardiklari anlamlara gore "hukuki sistem" kuracaklar ve bunu da " allah'in emri " kisvesi altinda dayatacaklardir. Iste bu sebeple 1.2. ve 3. maddelerle bagdasmaz, cagdas hukuk devleti prensiplerine tamamen aykiridir.
hepsinden ote, devletlerin dini olmaz. Insanlarin olur. Burokrasi, devlet duzeni, herhangi bir vatandasin digerinden farkli olmasi ihtimaline gore ayarlanmaz. Herkes icin aynidir. Islam temel alinarak hazirlanacak hukuki bir duzenlemenin kapsamsiz, subjektif, degistirilmesinin olanaksizligi ve sacmaligi bir tarafa; herkes icin "yaptirim" saglayacak bir zemin hazirlayamayacagi da aciktir.
Son olarak birakin su yasadiginiz "din" anlayisi icinizde kalsin. Sig bir sekilde saga sola empoze etmeye calismak ya da bunun uzerine kurulabilecek modern bir hukuk sistemi hayal etmek yanilmaktir.
Adil olmayan yasa, yasa degildir; islam kadin-erkek adaletini dahi saglamakta basarisiz bir dindir.
(bkz: Lex iniusta non est lex)
şeriat din demektir. başka bir şey değil. meşrutiyet döneminde ''şeriat isteriz'' diye ayaklanan kimselere âlim Manastırlı ismail Hakkı, ''Behey şaşkın hainler! Şeriat istenir mi, yoksa işlenir mi? Şeriat istenmez, şeriat işlenir'' diye tepki göstermişti.
imam rabbanî ve bediüzzaman said nursî'de kendisini bulan ''siyasette tecdid'' anlayışı, açıkça halkın islam'a uygun hale gelmesini ve böylece devletin de islamlaşmasını öngörür. devlet, yukarıdan baskı uygulayarak yeniden bir şeriat algısı oluşturduğunda, çatışma kaçınılmaz olmaktadır.
hilafetin kaldırımasından duyulan üzüntüye bediüzzaman, ''herkes kendisinin halifesi olsa, hilafete lüzum kalmaz!'' diyerek bir teskin politikasıyla cevap vermişti. izzetbegovic ünlü islam deklerasyonunda, ''gayemiz müslümanların islamlaşması'' der.
bizim namaz kılmayıp, sünneti terk edip, oruç yerken; aynı şekilde ''şeriat isteriz'' diyerek tutarlı olmamız imkansızdır. şeriat, yaşanacak bir şeydir. zira şeriat dindir. herkes dine uygun yaşarsa, şeriat gerçekleşmiş olur. zaten din, ''iyiliği emr, kötülüğü nehy'' ve tebliğ gibi metodları da içerir. said nursi'nin ifadesine geri dönersek, herkes kendisine hakim olsa; avam tabiriyle ''herkes kapısının önünü süpürse'' bu tartışmaların hiçbiri olmayacaktır.
''ama günah işleme hakkı?'' diyebilirsiniz. işte böyle iddialar, dini ideolojileştiren şeylerdir. din ideoloji değil, nizamdır. cemil meriç'in tabiriyle ''müslümanın günah işleme hakkı yoktur! çünkü o cihanşümul hakikatin emrindedir''
kendi mefhumlarımızla ve kavramlarımızla kavga ediyoruz. neyin ne olduğu belli değil...
Aferin tıbbiyeli hikmet gene çakmış tokadı yobaza.
Yıllardır Atatürk düşmanları şeriatı savunur. Peki şeriatı savunan bu insanlar savundukları şeyi ne kadar biliyor? Ya da onların kafasındaki adalet ne? Bu konuda yıllardır bu insanlarla tartışmanın verdiği tecrübeyle bir şeriatçıyla ”neden şeriatı istiyorsun” diye tartışsak ne cevap verebilirler diye düşündüm ve bir diyalog hazırladım. Bakalım bu cümleler size bir yerlerden tanıdık gelecekmi.
- Neden şeriat istiyorsun?
- Şeriat isteriz. Hak yol şeriattır. Allahın kanunları dışında kanun mu olur? Şeriat olmadan adalet olmaz
- Dünyadaki şeriat ülkelerinin durumu ortada. Hangisinde adalet var.
- Onları şeriat ülkesi mi sanıyorsun? Dünyada şeriat yok ki
- Örneği olmayan bir düzenin adaletli olduğunu nasıl savunuyorsun? Bana bir örnek ver ki senin savunduğun sisteme güveneyim.
- Allahın adaletinden şüphen mi var pis kafir.
- Mahkemelerde Allah mı yargıçlık yapacak? Devlet başkanlığı makamına Allah mı oturacak? Senin Allahın adaletini sağlayacağına nasıl güveneyim?
- Şeyy ben müslümanım temiz adamım yani doğru yoldan şaşmam sana söz veriyorum Allahın yolundan şaşmayacağım
-Oldu canım sen böyle diyince benim içim çok rahatladı. Hem dünyada şeriat yok diyeceksin hem de olmayan bir sistemin adaletini savunacaksın
- Osmanlı da adalet yok muydu? Hey gidi Osmanlı be Geri dön heyy Osmanlı
- Şeriat adaletinde verdiğin örnek bile saltanat. Hem demokrasi hem şeriatın bir arada olduğu bir ülke yok mu?
- Şeriat hak yoludur adaletin temelidir
-;Hani nerde? Örnek ver ?
-Onlar şeriat devleti değil kardeşim sen şeriatı bilmiyorsun
- Hangisi şeriat devleti o zaman?
-Şeriat gelsin bak göreceksin gerçek şeriatı.
-Senin diğer şeriat devletlerinden farkın ne ne getireceksin?
- Şeyy herkes inandığı gibi yaşayacak
- Şimdi de yaşıyor zaten mesela senin sisteminde de çok eşlilik olacak mı?
- Tabiki Allahın hakkı 4 eştir.
- Kadın erkek özgürce el ele gezebilecek mi?
- Asla olur mu öyle şey
- Allaha inanmayanlar özgürce konuşabilecek mi?
- Hayır Allaha inanmamakta ne demek cehennemde görecek hepsi
- Hırsızlık yapanın kolu kesilecek mi?
- Evet hem de kökünden
- Zina yapana sopa atılacak mı?
- Hem de nasıl!! Kafası gözü patlatılacak
- Kadın mirastan eşit hak alacak mı?
- Hayır kuranda neyse o yarısını alacak
- Eee senin diğer şeriat devletlerinden farkın ne? Onlarda da çok eşlilik var hırsızın kolu kesiliyor kadınla erkek yan yana gezemiyor zina yapana sopa atılıyor. Allaha inanmıyorum demek yasak. Senin farkın nerde kaldı?
- Ben Osmanlı torunuyum
-;Efendim anlamadım.
-Anlamazsın sen pis kafir Allah maide 44te ne demiş Allahın hükümleriyle hükmetmeyenler kafirdir sen de kafirsin tagutu savunuyorsun defol git pis kemalist Allahuuuuuu ekber
21. yüzyılın utanç kaynağı, içi geçmiş, her türlü insan haklarını kısıtlayan, uygulandığı devleti her anlamda 500 yıl öncesine götüren, bu memlekette yeri olmayan, dikta ve cunta rejimlerinden çok daha tehlikeli olan iğrenç sistem.
''şeriat allah'ın hükümleridir hüloooğğğğ''. hayır şeriat allah'ın hükümleri falan değil kardeşim. o allah böyle bir rejimi istiyorsa o allahtan ben şüphe ederim zaten.
bi kere devletin neden bir dini olsun ki? devlet bir bütünlük sağlayacaksa her dinden insanları kucaklamalı. her insanın da dinini veya dinsizliğini seçme özgürlüğü modern dünyada zaten olmalı. e olmayan ülkelerin boktan halini de görüyoruz. ben belki x dinindenim ve islam dinini tanımıyorum. onun kurallarıyla yaşamak zorunda değilim. bu şekilde zaten baştan kaybetmiş sistem.
21. yüzyılda bu sistemi savunan insanların ben iq seviyesinden ciddi manada şüphe ediyorum. gerçekten.
bilinenin aksine müslüman ülkelerdeki kanunlara verilen isimdir, din kanunlarıyla yönetmek değildir. osmanlı, selçuklular, safeviler, babürlüler, gazneliler ve karahanlılar'ın yönetildiği şeriat ile emevi şeriatı arasında çok büyük farklar vardır. türk devletleri için sadece kanun anlamına gelmiştir. hırsızların kolu kesilmemiş ve zina edenler taşlanmamıştır. diyanet'te çalışan üst düzey çalışanlarınıza bu konuyu sorabilirsiniz. arapların gözünden bakarsak osmanlı başta olmak üzere türk devletleri seküler biçimde yönetilmiştir.
''ed-din'' yani islam dini, şeriatı ihtiva eder. şeriat, pozitif hukukun adıdır. ''fıkıh'' tabiri de buradan çıkar. fıkıh, beşerî hukukun adıdır. kısacası, din = şeriat demek olup, şeriatın insanlarca yorumlanmasından da amelî mezhepler vücuda gelir. amelî mezheplerse bu sefer fıkhı formüle eder: fıkıh, şeriatın insanlarca yapılan yorumudur, bu nedenle ''beşerî hukuk''tur.
oruç tutmak bir şeriat eylemidir. oruç tutan herkes şeriatçıdır. ''ben böyle değilim'' diyen ya kendini kandırıyordur, ya da orucu boşa tutuyordur.