öğretmenlik yapmayan bir eğitim fakültesi mezunu olarak; tüm bankacıların ve devlet memurlarının yılda minimum 220, maksimum 230 gün çalıştığı gerçeği göz önüne alındığında anormal olmayan durum.
tüm resmi ve dini tatillerin hafta içine denk gelip + 26 gün yıllık izin kullanmasıyla minimum 220 gün, tatillerin tamamının hafta sonuyla çakışmasıyla maksimum 230 gün mesai günü elde edilir.
eve iş götüren, fiziksel ve zihinsel gücünü sonuna kadar kullanmak zorunda olan, en sorunlu insan yaş aralığı olarak 5-18 yaş grubuyla çalışmanın zorluğuna katlanan öğretmenler için 40 gün daha az çalışması çok da anormal değilmiş gibi geldi.
öğretmenler bilmem kaç gün çalışıyor vikvikvik. ona sus demekten, salak öğrenciyle uğraşmaktan, ergenlik tiribi çekmekten, çocuğunun neden zayıf aldığını moron aileye açıklamaktan, öğrencilerin saçma şakalarına maruz kalmaktan canları çıkıyor onların bre gafil. ilk okul öğretmeninin ellerinden öpmekle birlikte, yerinde olmak istemem. bilsem sana okuma yazma öğreticem gelip burda zırvalayacaksın, boğardım seni.
doğrudur ama şöyle ki; bu başlık 1 gün dahi öğretmenlik yapmamış bir yazar tarafından açılmıştır.
bir öğretmen çocuğu olarak söylüyorum(arada sırada okula gidip onlarla oyunlar oynuyorum) o 180 gün 1800 güne bedeldir.
30 tane çocuk düşünün hepsi annesinden yeni ayrılmış. biri aç ağlıyor, biri özlemiş ağlıyor, biri tuvalete gidicem diye ağlıyor. atlıyor, zıplıyor, susmuyor, öğrenmek istemiyor, hep oyun oynamak istiyor ve sen o çocuğu tutup oturtup birde okumayı öğreticeksin. bu zor, çoook zor bir iş. bütün gün ayaklarınız şişiyor başınıza ağrılar giriyor ki vicdani boyutundan hiç bahsetmiyorum.
oturduğunuz yerden yorum yapmak çok kolay. işin içine girince anlaşılıyor her şey.
bugün bir yakınımla konuştum. Okullarında sınıflar karıştırılacakmış. Sebebi de yaramaz çocuklar bir aradaymış, dağıtacaklarmış. Oya sunulmuş bugünkü toplantıda, 50 kişi istemiş, 5 kişi istememiş. Yakınım da bu 5 kişiden biri. Karılmasınıb sebebi olarak isteyenler "çok konuşuyorlar derste, ders işletmiyorlar" demiş. Yakınım da 2 sınıfın dağıtılmasını istememiş başarı seviyeleri çok yüksek olduğu için. Şimdi o 50 kişi ders sırasında kendi rahatlığını düşündüğünü için o 2 sınıftaki çocukların kısmen de olsa geleceğini silip attılar. O yaramaz denen zibidiler o sınıfta farklı mı olacaklar? Yine yapacaklar bu sefer o çalışkan çocukları da engelleyecekler.
He diyeceğim şu ki genel konuşmayayım ama aldığı maaşı zerre hak etmeyen binlerce öğretmen var bu ülkede. Veliler belki farkına varmıyor ama geleceklerini böyle böyle değiştiriyorlar çocukların
Goreli bir hesaptir. Yazin calisin desinler calisir o ogretmenler. Ogretmenlerin bos siralara ders anlatacak hali yok herhalde ogrenci milletinin de okulda olmasi lazim. Size öğretmen degil çoban lazim zaten. Ancak ondan anlarsiniz.
