bugün

bu, kesinlikle öğretmenliği çekemeyen birinin ifadesidir.
ya kendi işinden memnun değildir; ya da öğretmenlik istemiş ancak kazanamamıştır.

Öğretmenleri iş günleri ve düzenleri milli eğitim bakanlığı tarafından belirlenir.
benim annem ilkokul öğretmeni ve yattığı bir gün görmedim. sürekli plan hazırlamalar(ki planlar indirilebilir olduktan sonra bile onları kendine göre düzenlemesi vardı.), sınıf çalışmalarına hazırlıklar ek dersler, sınav soruları hazırlığı, sınav kontrolleri, sınıfta öğrenme zorluğu bulunan çocuklara özenle öğretmeye çalışmak vs. durumları ile şu ana kadar yaz tatili hariç her gün çalıştı. onca küçük çocuğun yaramazlıklarının yıpratıcılığı ise ayrı bir konu.

Öğretmenler gelecek nesilleri yetiştirmektedirler. bana göre şu an aldıkları maaş yaptıklarının yanında az bile.
hani denir ya bugün öyle zor geçti ki bir ömür gibi geldi filan diye. işte öğretmenlerin birçoğunun her günü böyle geçtiği için siz o 180 günü çarpın en az 100 ile. işin gününe, saatine değil, insanın ruhunda, bedeninde, zihninde vermiş olduğu yorgunluğa bakılmalı. evde iki çocukla uğraşamayan ailelerin çocuklarına çobanlık yapmak bile zaten başlı başına bir zanaattır. keşke aileler evlatlarına saygıyı, sevgiyi, sorumluluğu öğretip gönderse de çocuklarını okula, öğretmenler de sadece öğretimle uğraşsa, ondan sonra da 180 gün değil 360 gün ders anlatsa. eminim daha az yorulurlar ve kimsede bu durumdan şikayetçi olmaz.
'öğretmen istese 365 gün 6 saat çalışabilir mi?'
bu gerçeği dile getirenlerin acilen öğretmen olmaları dileklerimle.
açıklayıcı not: öğretmen değilim.
normal bir devlet memuru da hafta sonu tatilleri ve yıllık izin çıkarıldığında 230 gün çalışmaktadırlar. öğretmenler de dönem başında 15 gün, dönem sonunda 15 gün toplam 30 gün daha okulda kaldıklarını düşünürsek 220 gün çalışmaktadırlar. çalışma saatlerine gelince normal bir devlet memuru günde 8 saat masa başında, sıra numarası ile gelen bir vatandaşla ilgilenirken, bir öğretmen günde 6 saat onar dakikalık aralarla ayakta 40-50 kişiyle uğraşmaktadır! *

not: siz bırakın şu öğretmenlerle uğraşmayı. iki gün sonra çocuklarınızı onlara emanet edeceksiniz. çalışma saatlerini arttırın da öğretmenin performansı düşünce, vay efendim benim çocuğuma iyi eğitim verilmiyor diye haykırırsınız artık.
annelerin oğullarına ''öğretmen gelin'' aramasının açıklamasıdır.
başlığı açan arkadaşı gönülden kutluyorum. çok hassas bir konuya değinmiş. türkiye'de hatta dünyada 180 gün çalışarak maaş alan başka meslek dalı olmadığı gibi 3 ay yaz tatili yapanda yok. onlara bunu söylediğinizde cevap olarak sen 3 ay zannediyorsun ben onun 1 ayı okuldayım der. ne desem bilmem ki komik. çoğunluğu özel ders verip maaşını katlıyor hatta özel dersi sınıfından birine veriyorsa o öğrenci mutlaka sınıfı geçer. çocukluğunda eti senin kemiği benim mantığıyla dayaklarını yiyerek büyüdük. bunuda sorarsanız anne babaların eğitemediği çocukları islah etmeye çalışıyoruz, işimiz çok sitresli gibi demode bahaneler üretirler. 180 gün mesai ve stres çok iyiymiş suyundan da koy hocam...
herkese renkli günler
eylül'ün başından temmuz'un başına kadar okulda bulunma zorunlulukları olduğu için yanlış önermedir.
adam olana çok biledir. öğrencide beyin varsa değil 180 gün, 90 günde bir yıllık bilgiyi alabilir. tabi öğrenci kaskafalı olduğundan öğretmene bok atılır genelde.

bir allah'ın kulu da çıkıp demez ki bu öğretmenlerden ders alanlar arasından doktoru da çıkıyor, bir boka yaramayanı da çıkıyor.
öğretmenlerin aldığı maaştan tatil günlerine kadar takip eden halkın kendi çocuğunun kaç dersinin olduğunu oturup saatlerce düşünmesi meselesini akıllara getiren, mesleğin hasetlik duygusuyla yorumlanıp cümleye dökülmesi halidir.
hepimiz eşit şartlarda seçim yaptık ben öğretmenliği ailemden kalan mirasla okumadım. benim öğretmenliği seçtiğim gibi siz de seçebilirdiniz. siz de okusaydınız siz de olsaydınız siz de 180 gün çalışsaydınızdan başka bişey diyemiyorum
yanlış değil de eksik iddiadır.

180 iş günü çalışıldığı doğrudur. ancak sabahçı veya öğlenci bir öğretmen, düz adam kafasından hesapla yarım gün çalıştığı için otomatikman 90 gün (3 ay) eder.

yine aynı düz adam kafası yarın öbür gün "askerler niye 40'ında emekli oluyor 65'ine kadar çalışsın" der mi? bence der. "cerrahlar günde 2 ameliyat yapabilecekken neden 1 tane yapıyor? tembel bunlar olm" der mi? bence der. iki tane başarısız olabilecek ameliyat yapması, başarılı bir ameliyat yapmasından sayıca fazladır. düz adamın kafası kerrat tablosunda takılı kalmıştır.

e tabi vasıfsız adamın günde 14 saat çalışması normal. vasıf, bu yüzden gerekli zaten. kalite pahalıdır bu yüzden. iş kalitesinin artmasındansa herkesin köle gibi çalışması acaba kimin işine gelmektedir? neyse çok fazla soru cümlesi içeren bir entry oldu bu. halbuki cevap yazacaktım.

şimdi öğretmen'i hekim'i, memur'u falan bırakın da gelin hepimiz kendi vasıflarımıza bakalım. kendi bahçende dal oldun mu ki adama ağaçlık taslıyorsun? eleştiri yapanların en büyük başarısı nedir allah aşkına? başarı yoksa, vasıf yoksa kusura bakmayın da bu, ideoloji kisvesine bürünmüş kıskançlık çığlığıdır.
"peki bir imam ne kadar çalışıyor, bir savcı ne kadar çalışıyor" sorusunu sorduran gerçektir. öğretmen olmayan bilemez nasıl bir iş olduğunu.
gaza gelip buna inanan olanların olduğu gerçektir. he koçum kolaydı öyle zaten öğretmen olmak.
ama sonuçta öğretmenler ülkenin kaderini belirlerler bundan dolayıda izni hka ederler.
Öğretmenlik bu kadar basite alınacak bir meslek değil kaz kafalı başlığı açan mal herif seni. Öğretmen değilim ama ülkenin bütün geleceği onların yetiştirdiği nesilde. Bir hareketi bir lafı o yetişen çocuğun kişiliği bile olabilir. Okadar çalışsalar bile iyi maaş almaları ve işlerini severek yapmaları gerekmektedir. Öğretmen tanıdığımda yok burda öğretmen diye yazanlar tiiye alınmayabiliyor ama bu bir gerçekki kutsal meslektir öğretmenlik. Bu lafların konuşulması bile ayıp. Başlığı yazan kişi mühendislik okumayla bir bok olunuyormuş gibi ne işe alınıyordur kesin ya da işinde çok çalışıyorsa bunu kıyaslamak için yazmış olabilir. Mühendislik türkiyede hakettiği değeri görmediği belli senelerdir hem gidip okumuşsun hemde öğretmenliğe laf sokuyorsun. Gidip okusaydın ozaman. Fikir mühendisi yazsanda mühendisin belli.
gelecek öğretmenlerin eseri yani bombok durum da ve hala az maaş alıyor diyerek eylem yapmaları. birçoğunun kendini aziz gibi hissetmesi. hepsi saçmalık.
madem bu kadar muzdaripsiniz, okulları resmi tatiller de dahil 365 güne çıkaralım, böylece öğretmenlerin boş boş yatmasını engelleyelim.
mesleği bi nebze daha yapılabilir hale getiren şeydir.
haziran sonuna kadar süren ve tatilin son 2 haftası tekrar başlayan seminerlerin sayılmadığı sürece senenin yarısı tatil gibi görünecektir. bayramlar hariç sadece 2-2,5 ay tatil yapmaktadırlar aslında.
zihniyet para zihniyetidir. adam tutmuş neyi hesaplamış. emek değer yerlerde. ama bunu yapan yine öğretmenler. onlarda iyi eğitimli değiller. bir mühendis bir gerçeği gösteriyor bize, neden yanlış algılıyoruz ki. algılamamız gereken nokta. koyun sürüsüne bakmıyor bu adamlar. öğretmenlik yapıyorlar. gerçi müfredat; koyun sürüsüne böyle bakmalısın diyor ama. işte sonuç bu. değer vermezsen değerin bilinmez. bir veli ogretmenler odasına girdiğinde hocayı avon dergisine bakarken görürse olacağı bu. kurcalar. ama iyi birşey kurcalamak. eğitimsiz bir toplumuz hala. atatürk dönemindeki heyecan da bitti. yine ulemaya sıha şehin din dışı sözlerini dinlemeye ve biyat etmeye başladık. hayırlı olsun. bindik bir alamete gidiyoz kıyamete.
bu başlığı açan arkadaşa bi sınıf dolusu 30 tane birinci sınıf öğrencisini vereceksin. sonra da siktir olup gideceksin. sonra da açabilecek mi bu bu başlıkları

(bkz: sallandıracaksın bunun gibi 2-3 taneyi taksimde)
Ogretmenlerin meslege baslayip emekli olana kadar hatta daha ileri gidiyorum olene kadar devamli gorevinin basinda oldugun farka edemeyen kisi soylemi ama kiside suc yok dostlar onanda ogretmeni boyle ogretmis. Ogrenme eylemi dogumdan olume kadar devam eder yeterli olgunluga erisildiginde ogretme eylemi de ayni sekilde. Ben ogretmenlerin tatil yaptigina inanmiyorum.
öğretmenlik hakkıyla yerine getirilen bir meslek ve dahi, aslen bir görev olduğu müddetçe önemi olmayan bir mevzudur yılın kaç gününde öğretmenlerin çalıştığı çalışmadığı. ama öyle mi? değil elbet maalesef.
180 günde senin 18000 günde yapamayacağın işi yaptıklarından dolayıdır.