bugün

Yaşanılan güzel şeyleri hatırlamaktır. Bunların bir daha olmayacağını bilerek acı duymaktır. Eskisi gibi olmak varken bu durumda, ayrı olmanın verdiği yıpranıştır.
Belki bir mesaj gelmiştir diye telefonu kurcalamaktır.
onu hala unutamamak , ondan kalan anıların senin içinde yaşamasıdır..
hüzünlü hipopotamlarım ve ben bekliyoruz camın dibinde.
bilmem kaçıncı günü,
saymadım.
acı frenlerin ardından...
sessizliğinle gel yine
kahkahaya boğarcasına
yırtarcasına kefeni gel.
Bir kaç gündür yoğunlukla hissettiğim ama hissetmemem gerektiğini düşündüğüm lanet olası duygu!
çok acayip bir eylem. lan olm cidden diyorum böyle bir eylem yok. karşı taraftan alakasız onu özlemek gerçekten çok farklı be abi.
görsel
Nefes alamama halidir. Asla doğru cümleler ile anlatamazsınız o an ki durumunuzu. Eğer bunu yaşıyorsunuz ne derseniz diyin, tam olarak anlatamazsınız. Kişiye sonradan pişman olacağı şeyleri yaptırma gücü vardır.
insanı bağlanmaktan uzak tutan duygu...
bir alo demesi için telefonun başında saatlerce beklemeye neden olur.
Bazen insanın eski masumiyetine beslediği duygudur. O içimdeki çocuğu özlüyorum. O varken herşey daha güzeldi.
aklını insanın kilometrelerce uzağa atar da hiç acımaz. ne menem bir duygu ki boğzında yumru ile dolaştırır insanı...
gözlerin ve kalbin ortaklaşa hareketle; kişilerin arasında oluşan, adı konulmamış ve aralarında oluşan o tuhaf bağ ile sevdiğini aramasıdır. eğer o kişi gelmeyecekse göz ve kalp yine nöronlara inanmayıp arayışa devam eder. eder ama sonu keder.
yazarken sonuna ünlem koyulması gereken eylem.

sevsen de, merak etsen de, beynini kemirse de gidemediğin anlarda çok fena işkenceye sebep oluyor.

aman. özlemeyin. (dünyadaki en saçma tavsiye olsun bu o zaman)
sınırı olmayıp varoş olan samimiyetsiz bir eylem.
vuslat zamanı belli değilse, özleyen kişiye çok acı verir.
bir insana olan özlem, iç organlardan daha fazla yer kaplar...
onu rüyanda görebilmek için dua etmektir bazen. karşılaşmak için, sesini unutmamak için, bir yerlerde görebilmek için.. kendinden bile gizlediğin, köşe bucak kaçtığın duygudur..

ne içten dua etmişsem gelip burnumun dibine taşındı adam.
Cemal Süreya ne güzel demiş: "özlemek, ölmek'ten sadece iki harf fazla be çocuk"
ayrıca sebepsizce hissedilen duygu. insanı ya yüceltir ya da en dibe gönderir.
Durup dururken aklına gelir. Bi cümle duyarsın özlersin. Bi fotoğraf görürsün özlersin. Üşürsün yine özlersin. Sabah kalkarsın özlersin. Sonra hep özlersin. Sonra da özlemeye alışırsın.
yarın bitecek olandır.çok şükür kavuşma günü gelip çattı.mutluyum,mesudum daha mutlu olacağım.
işkence... kalbe kimseyi sokmamalı insan.
Azı iyidir fakat çok özlemek derseniz ki işte gerçekten bu çok acı bir durumdur. Çünkü onu görememek duyamamak o kadar berbat bir durumdur ki tarif bile edemiyorum.
Saatlerce bir resme bakma alışkanlığına neden olur.içi ne kadar yakıyorsa o kadar büyüyor aşka paralel bu duygu.
Şu an ve son 5 -6 gündür içinde bulunduğum durum. Tek umudum pazartesi geçecek olması.