son birkaç gündür bana psikolojik baskı yapan şey. düşünsene ileriye dönük planların var mesela, araba almışsın daha yeni tadına varmadan ölüyosun. yada ev alıcaksın 6 yıl dişini sıkmışsın tam peşinat toparlandı derken tak bi kaza olay yerinde hayatını kaybetti. yada bi kızdan hoşlanıyosun yazlıkta akdeniz akşamşarı yaparken birbirinize kur yapıyosnuz yaz akşamlarında, bi anda bi hastalık öldün gittin. sen ölüyosun ama hayat devam ediyor, senin alın teri akıtıp aldığın arabana başkaları biniyor, dişinle tırnağınla kazıp çalışıp yönetici olduğun pozisyona başkaları geçiyor, güzel filmler yapılıyor izleyemiyosun artık şarkı müzik dinleyemiyosun. çok acı.
ilk kendimizi hissettiğimiz o anı hatırlamıyoruz. Sanki hep vardık gibi geliyor. Bir düşünceyiz ama kendimizi hatırlamıyoruz. işte bu düşünce ölümden sonra ne olacak merak ediyorum. Öleceğiz ve düşünmeye başka bir boyutta devam mı edeceğiz...
bir hafta önce dedemin kardeşini kaybettik. çok sevimli bir insandı, öyle ki, kanserin kemirdiği vücudunun zayıflığından elini dahi kıpırdatamazken, ziyaretine gittiğimde başıyla masadaki çikolataları işaret ediyordu bana.. yoğun bakımdayken kızı onu görmeye girdiğinde, sevdiğimi bildiğinden, bana almanya' dan çikolata getirip getirmediğini soruyormuş, öyle düşünceli, tatlı biriydi. fötr şapkasını, kravatını takmadan bakkala dahi gitmeyen adamı bir deri bir kemik, bilmem kaç günlük tıraşla hasta yatağında görmek öyle yıkmıştı ki beni, ziyaretine her gidişimde karşısında ağlamamak için büyük bir direnç gösteriyordum. ölümün de hayırlısı tecelli etti ve daha fazla acı çektiğine şahit olmadan kaybettik kendisini. bir ölünün bedenini izlerken, insanca, kırmadan dökmeden yaşamak ve sevdiklerimin kıymetini yaşarken bilmek adına söz veririm kendime daima.
amak ı hayal' de, raci' nin hayali yolculuklarından birinde, hürmüz ve ehrimen' in savaşına tanık oluruz. hürmüz aydınlığın, iyiliğin ; ehrimen ise karanlığın ve kötülüğün timsali, tanrısıdır. günler süren savaşlar neticesinde, ehrimen ordusundan Nifak savaşçısını meydana sürer . Nifak günlerce karşısına çıkan tüm savaşçıları öldürür. En sonunda Hürmüz, Nifağın karşısına Muhabbet adlı pehlivanı sürer ve üç gün süren mücadeleden Muhabbet galip çıkar.
ölüm gibi büyük bir gerçekliğin gölgesinde, kırıp dökmeden, incitmeden, muhabbet içerisinde yaşamayı bilmek gerek. insana bir gülüşten başkası kar kalmıyor, ne kadar gülümser, ne kadar gülüşe vesile olursak o denli çoğalır, tamama ereriz. ömür dediğin bir gündür diyor ya şair, zamanın değersizliğinin idrakiyle, her birimizin o günü nifağa, karanlığa teslim etmeden dostluk içerisinde yaşayabilmesini temenni ediyorum.