sabah sözlüğe girdim. bir yazar arkadaş hakkında öldü-ölmedi diye konuşmalar vardı. gerçekten öldüyse allah rahmet etsin. mekanı cennet olsun.
sonra düşündün biraz. sayesinde sözlüğe geldiğim bir yazar arkadaşı arayıp üzüldüğümü söyledim. uyuyormuş rahatsız da ettim.
sonra az önce o beni aradı. Sordu kim ölmüş? diye. dedim sözlüğe gir, dedi giresim yok, hastayım belki ben de ölürüm. böyle şeyler için üzülme, bazen troll çıkıyor o haberler, modlar doğrulayıp hasabında şu yazarsa (orada dediğini unuttum) o zaman yazarız dedi.
ölüm demişken aklıma geldi. geçen hafta sonu az kalsın uçurumdan düşüyordum arabayla ve sordum: ölseydim öldüğümü sözlükte söyler misin?
cevap: asla söylemem, sana da kimseler üzülmez zaten dedi.
şifremi yollayım da hesabımı sil bari dedim, cevap: gerek yok ben kullanırım onu dedi.
peki sen ölürsen ben söyleyim mi? cevap: ölürsem türbeme gelme istemem. dedi.
komik misin sen?
hesapların artı havuzu amel defterine yönlendirilir , kapanmaz . merhum her artı aldığında cennete daha da yaklaşır .
(bkz: bu ne lan)
(bkz: götümüze girebilir)
hesaplar duruyor, ara ara okuyup üzülüyoruz. ekşide bir yazar vardı, evlenmeyi düşündüğü kızı en yakın dostuna emanet edip askere gitmiş. döndüğünde sevdiği kızın, o dostum dediği adamdan hamile kaldığını ve evlendiğini görmüş. adam kahrından öldü. çok üzülmüştüm haline.