yanık mandalina ve portakal kabuğu kokusu=pazar günleri salonda yanan sobanın üstündeki mandalina portakal kabuklarının kokusu
dalin kokusu=kardeşin salonun ortasında yıkarnırken burnuna gelen koku
ütü kokusu=annenin ütülediği önlüğün,yakalığın ve mendilnin kokusu,
defter kokusu=hafta sonu bütün gün boyunca gezdiğinden dolayı pazar gecesi ağlaya ağlaya birşeyler yazmak zorunda olduğun defterinin kokusu,
bunlar bana hep çocukluğumu hatırlatır.bir de sırf seni görmek için yaşlı başlı haliyle 7 saat otobüslerde yol giden,artık koklayamadığın fakat hep hatırladığın seni çok seven dededin kokusu.
kar kokusu,
leblebi tozu ve açık gofret kokan bakkal kokusu,
güneş görmeyen yosunlu beton duvarlarının sidiksi kokusu,
meyvelerin konduğu küçük odadaki ayva kokusu,
yaz gecelerinde hanımelinin baygın kokusu,
incir yapraklarının ve olgunlaşmamış incirlerin yakıcı kokusu,
bir daha hiç bir dondurmadan alınamamış olsa da almanya'da dondurma arabasından alınan dondurmanın kokusu,
rengiyle şeker macununu andıran gres yağı kokusu,
beyaz tutkal kokusu,
dut, kavun, karpuz, hambeles, kırmızı can eriği kokuları...
Uzar, gider.
Heyhat!
Rahmetli dedem, sabah beni uyandırmadan sobanın üstüne ekmeği koyar, kızarmasını beklerdi. Ben sıcak ekmeğin kokusuyla uyanırdım, belki masada zeytin, peynir'den başka bir şey yoktu. Ama rahmetli dedemin sevgisi vardı. Edirne'ye her gittiğimde, onu her ziyarete gittiğimde böyle şeyler aklıma geliyor.
yağmur yağdıktan sonra eskiden bilye oynadığın yerden geçerken ki toprak kokusu bana geriye dönüp de yaşayamayacağım duyguları yaşatır. (bkz: kemik ,porselen bilye)
elmalı kurabiye kokusudur.
anaokulundayken her gün birinin ailesi evde pasta börek bilmem ne yapar getirirlerdi, annem elmalı kurabiye yapardı ben çok sevdiğim için.
okula gidene kadar yiyebildiğim kadar yer, birkaçtane de cebime koyardım.
yıllardır yemiyorum, kokusu arada burnuma geliyor.
yemeyi düşünmüyorum, yiyip de eski tadı alamamaktan korkuyorum, çocukluğumu, en mutlu zamanlarımı hatırlatan tek şeyden kopmak istemiyorum.
çiğ patates kokusunu ilk komşunun bodrumunda idrak etmişim ki galiba ne zaman patates kokusu alsam o eski ev eski mahalle doğal olarak çocukluğum gelir aklıma. canım patatesler.