kendisine tepkiliyim. oldum olası tam vaktinde yiyemiyorum.
ilk çıktıktan itibaren uzunca bir müddet acılı, tadı bozan bir haleti ruhiyesi var arkadaşın.
sonrasında da birden tadı güzelleşiyor ama bu sefer kart gibi bir durumu oluyor.
yani çağlayı hem tadı güzel hem de taze vaziyette sadece 2-3 gün yiyebilirsiniz. en azından bende durum bu. yine de eriğin gelişini müjdelediği için kendisine çok da kızamıyorum. sevmediğim ama saygı duyduğum mithat abi gibi. kaprisli ama fırsatını bulsam yalayacağım melis gibi. muhabbeti çekilmeyen ama masa tenisi oynarken zevk alacağın berker gibi. çağla, ruhumda derin yaralar açtı.
Az önce çağla yedim sözlük. Ekşi kekre ve eski bir tat. Çocukluğuma ne kadar da yaklaştım. Dalınması yasak çün yakalasa vuracak adamların kadınların kaysı ağaçlarında çağlalarla ceplerimizi şişirerek baharı karşılamak gibi huylarımız vardı. Sonra arkadaşlarımız, Yırtılan elbiselerimiz, Ağaçlardaki böceklerden tiksinmemiz, çaldığımız çağlaları ortakça paylaşmamız.. Ey sözlük ahalisi. Çağlayı seviniz. Ve Mümkünse manavdan almak yerine şirret birisin bahçesinden ceplerinizi dolduracak kadar alınız.
