zall

bu nasıl bi mücadeledir amk.

görsel

______________________

bu adama şerefsizim çok üzülüyom. inat çok.

hangi partiye oy vereceğine henüz kendisi de karar verememiş uuserdır.

arkadaşlar espriler, şakalar, komiklikler tabi ki iyidir, eğlencelidir fakat; siyaset gibi, ülkemizde aynı anda herkesi memnun edebilmenizin mümkün olmadığı bir konuda, hele hele binlerce kullanıcısı olan bir sözlüğü yöneten şahsımın hangi partiye oy vereceğini açıklaması infiale sebep olacaktır. kendimi önemli, pek kıymetli bulduğumdan değil, öyle anlaşılmasın lütfen. izah edeceğim.

diyelim ki bazı arkadaşların dediği gibi hdp'ye oy vereceğim ve bunu söyledim; sonuçları ne olur?

veya mhp'ye, akp'ye, tkp'ye chp'ye vs...

entrysi silenen, çaylak olan, kendisi silinen kullanıcılar, ilk başta bu gerekçeye sarılırlar. 'o zaten falanca partili, ben filanca partili olduğum için yaptı bunu..' lütfen dürüstçe söyleyin, aynen böyle olmaz mı?

sadece sözlük kurallarını uygulamaya çalışıyoruz ceza verirken. fakat buna rağmen sürekli "sen falancısın, ben filancıyım o yüzden sildin, çaylak ettin" gibi ithamlara maruz kalıyoruz. öyle bir şey olmamasına rağmen. oy vereceğim partiyi açıklarsam neler olur kim bilir.

gönül ister ki, böylesine basit konuları aşmış olalım, siyasileri sundukları hizmetlere göre değerlendirelim ama maalesef olmuyor.

ben yıllardır bas bas bağırıyorum. internet yasakları, sansür gelmeden önce bağırdım, siteler açtık, eylemler düzenledik. kimisi ses getirdi, kimisini duyan bile olmadı. benim işim bu, ben yazılımcıyım. ben internet kullanıcısıyım. beni bu ülkede en çok ilgilendiren konu; başkanlık sistemi gelsin mi, hdp barajı geçsin mi, akp koalisyona gitsin mi değil. beni internet ilgilendiriyor, aslında endişelendiriyor.

uludağ galeriyi bile yasakladılar geçenlerde, izah etmeye çalışmıştık bir video ile.

şu an uludağ sözlük'ün ofisindeyim ve önümde yüzlerce adet dosya var arkadaşlar. emniyetin gönderdiği, ve sizlerin bilgilerinin istendiği... ben bununla ilgileniyorum, hangi partiye oy vereceğimi tartışmadan önce.

daha önce de çok kere izah etmeye çalıştım; ben hiçbir kullanıcımızın hiçbir şekilde bilgilerini paylaşma taraftarı değilim. fakat çıkan yasalar, bizi buna mecbur ediyor. karşı koymam mümkün değil. savcılıktan gelen resmi evraklardan bahsediyoruz. bir şekilde kulağıma geliyor bazen, 'zall yazarların bilgilerini polise veriyormuş' diyorlar. evet veriyorum, ama bunu istediğim için değil, yapmak zorunda olduğum için yapıyorum. bu yasalar çıkmadan, bu konu bu kadar ciddileşmeden önce ben bunu söyledim, bu yasalara karşı direnmemiz, tepki göstermemiz gerektiğini tabir i caizse haykırdım. olmadı, sonuçta böyle yasalar çıktı. yasalara uymak, saygı göstermek zorundayız.

böyle dedim diye de endişelenmenize gerek yok, çok ciddi bir suçu olan arkadaşımız yok. yoksa bizce de suçlular yargılanmalıdır. bahsettiğimiz nokta tam da bu. açılan davalar genelde hakaret gerekçesi ile açılıyor. iyi de hakaret tam olarak nedir? falanca üniversitenin filanca hocası dersi iyi anlatmıyor diye entry giren bir yazar, bizce hakaret etmemiştir, o yüzden entrysini silmiyoruz. ama o falanca üniversitenin filanca hocası bu entry için dava açabiliyor, hakaret edildi diyerek. savcılık da bilgi istiyor dolayısıyla. hatta şu anda mevcut yasalara göre, sırf o entryde hakaret var denilerek dava açıldığı için sitenin erişimi bile engellenebilir, yasa buna izin veriyor.

özetle; kime oy vereceğime gerçekten karar vermedim, daha doğrusu düşünmedim bile hiç. yukarıda saydığım gibi daha çok düşünmem gereken konular vardı zira.

ama siz kime oy verirseniz verin, biz hepinize eşit uzaklıkta-yakınlıktayız. oy verdiğiniz, vereceğimiz ve bu hakla bizi yönetecek olan siyasiler umarım internet yasalarını, bilişim suçlarını bir kez daha gözden geçirirler.

geçen gördüm sözlüğün en seksi erkeğine bu adamın adı yazılmış. zall.
başka bir ankette sevişmek istenen sözlük yazarları denince 3-5 kişi daha zall yazmış.
karizma kim demişler zall zall zall diye cevap verilmiş.

hiç birine küfür etmedim.

samimi söylüyorum çünkü sözlük hepten sıyırdı son zamanlarda. akıllı kim kaldı diye online listesini tıklıyorum allahtan offline değilmişim de k harfine gelince kendimi görüp rahatlıyorum.

bakın çok çok öncesi bu herifle bir diyaloğa girdim. yalan söylüyorsam guizanın sarıldığı kale direği götüme girsin.
o zamanlar çektiği mesajları sikliyordum zallın. uvvv kukla bana mesaj attı falan diyordu. bir gün konuşurken konu sosyotrend programına geldi. bu yalvarıyor '' kukla sosyotrend hakkında başlık aç, kukla bizi izleyen yok, kukla bizim reklamımızı yap, kukla senin yazıların benim gelişmelerden daha çok okunuyor'' falan eriyor adam. bakmayın öyle ağır başlı olduğuna ibnenin tekidir güzel şakaları var bunun da.

yo yoo ibne dedim diye bu yazı silinmez boşuna gammazlamayın çünkü hoşuna gider benim ona ibne demem. ''kuki bi daha söylesene lan sana çok yakışıyor '' dediğini bilirim.

neyse, bir gün izleyeyim şunun programını dedim, hem zall'ı canlı görmüş olurum, hem de açacağım başlıklar için kendime malzeme çıkarırım dedim. yanılmıyorsam olay tv falandı. şu an komple sildim kanalı, hâlâ var mı bilmiyorum. programda salca ve serkan inci'de vardı.

günlerden cumaydı.

ablamgillerdeyim.

küçük yeğenim umut tam bir afacan. hani tuvalete gidince bilgisayar başına oturan misafir çocukları olur ya. kalk dersin o piçler kalkmaz ya .. anası yan odadan bağırır '' az oynasın abisi '' falan. işte bu çocuklar bizimkinin yanında melek kalır. umut öyle sinir bir şey. bir gün feci delirdim '' abla al şu çocuğu balkondan atcam bak '' dedim. ablam dedi atmadan önce terliklerini giy kukla, dışarıda yağmur yağıyor, balkon ıslaktır çorapların ıslanır ve halılarım batar dedi.

kadın bu uzun cümleyi söylerken hiç gülmedi.

bakıyorum ablamın mimiklerine tebessüm dahi yok. bildiğin ciddi ciddi taktik veriyor. at gitsin halılarım batmasın diye uyarıyor.

kafamı kaşıdım umutu izliyorum. bu umut da yemek yemeyen veletlerden. ablam reklamları açıp 2 lokma beslemek istiyor fakat umut yerinden kalkıp kaçıyor falan.

ulan sinir oluyorum. çocuk bir tek abimden korkuyor ama abim de iş gereği almanya'da olduğu için umut kafasına göre takılıyor. benim gibi dayıyı kim sikler ki zaten. kızdığım zaman gülüyo velet.

neyse, o ara evraka diye bağırdım. ablam '' ne evrağı, eve iş getirme kuki '' dedi.

baktım sıfatına yine gülmüyor.

ulan şaka mısın gerçek misin sen? ben şaka yaptığım zaman yine karşı taraf anlasın diye tebessüm ederim ama kardeşlerim etmiyor, ben yıllar geçti daha kardeşlerimi çözemedim.

abla dedim. efendim dedi. abla dedim olay tv yi açsar mısın? sosyotrend diye bir program var orda bi herif var umutu korkutcam belki susar dedim. ablam nasıl yani dedi. at kumandayı sen görürsün şimdi dedim. ablam attı kumandayı tutamadım.

zaten karşı çekyattan diğer çekyata kumanda atmak bana göre bir sanattır. eski sevgilim vardı ne zaman atsa yere düşerdi. ulan at şu kumandayı bağrıma doğru da tutayım dimi. kadınlar hep halıya doğru atıyor kumandayı. hani düş geber de kurtulayım, olmadı kolunu falan kır da 2-3 hafta kafa dinleyeyim diye düşünüyor, bana öyle geliyor. anlamıyorum kadınları hiç .. domaldım yere aldım kumandayı.

şlak bastım olay tv'ye. zall ve serkan inci var. salca da gözünü kısıp kameraya seksi pozlar vermeye çalışıyor.

umuttttt diye bağırdım.

noldu dayı dedi. gel buraya bak öcü var dedim. yalan söylüyorsam en kritik toplantılarda didi teyze gibi güleyim.

geldi yiğen. o ara ekranda salca var. salca temiz yüzlü çocuk tabi.. yeğen onu görünce tırsmadı. dayı bu mu öcü dedi.

şştt bekle dedim. o öcü ansızın çıkar ve çocukların yaramazlık yaptığını sezince eve gelir dedim. yeğen hafiften korkmaya başladı. o ara serkan inci bir şeyler geveliyor. ablam dedi bunlar kız gibi çocuk neyinden tırscak kuki dedi. abla dedim sus, şimdi birazdan görürsün dedim.

ve hoopp kadraja zall girdi. öcüüüüüü diye bağırdım o an.

görsel

yeğen nasıl ağlıyor. zallın tipi görünce geldi çocuk sarıldı bana.

'' dayı bundan çonra yemeğimi bitircem söz, nolur bu adam eve gelmeçin'' falan ağlıyor çocuk.

hülasa, hemen yattı yere ve ablam beslemeye başladı. ablam döndü ''kim bu at hırsızı kukla '' dedi.
abla dedim benim takıldığım bi site var bu tipsiz oranın sahibi dedim. '' allah bu adamın çevresine sabır versin'' dedi. sonra umut tabığı sıyırdı bitirdi.

valla gülüyorum bu adama yakışıklı diyenlere. kuş gibi yeğenim şu an obez benim.
yalanım varsa fedon'un kırdığı tabaklar götüme girsin. adam da bi burun var hereke tüneli gibi.

çok cins lan, şu tipe gel.. bir de ovvvvvvvvvv yapmış.
görsel
ovvvvvvvvvvvvvvvvvvv
_____________________________________

ulan keşke imkanım olsa da tipini sikeyim diyebilsem. bundan farkı ne lan?
görsel
ooouuuvvvvvvvvvvvvvvv
___________________________
tipini sikeyim ya. valla tutamadım kendimi. yeğenim fok ballığı gibi oldu yürüyemiyo benim.

kendisine bi-iki şey söylemek istiyorum müsadesiyle:

sevgili zall.. n'aber abi? var mı başka röportaj felan? olunca söylersin zevkli oluyor, biz çıkmış gibi seviniyoruz sözlükçek..

ben de nickinin başlığını çoğu kişi gibi yarattığın bu ortamla ilgili düşüncelerimi paylaşmakta kullanmakta sakınca görmüyorum.. eleştiri denemez, tavsiye daha uygun.. üstelik bu tavsiyeler sözlüğü kendisi için daha iyi bir yer yapmak isteyen bencil sayılabilecek bir yazardan değil de, olaya tamamen senin açından bakan ve düşünen, bir işletme mezunundan geliyor..

sözlük senin.. buradan para kazanıyorsun.. istersen birden çevirip porno site yaparsın, daha fazla reklam alabileceğine inanıyorsan.. kimse bir şey diyemez..
bu daha fazla reklamı da daha fazla kişinin günlük erişim sayısına bakarak veriyorlar siteye.. yani bu nedenle senin için ne kadar değişik kişi ne kadar fazla girerse sözlüğe, kazanacağın para o kadar artıyor.. milletin anlamadığı bu nokta.. tabi ki her silinen gelsin sözlüğe tabi ki 10 tane cümle kurabilen yazar olsun.. olsun ki daha fazla tık al, daha fazla kazan.. yeminle şu kadar ironi yapıyorsam top olayım, ben de olsam senin yerinde tıpatıp aynı şekilde düşünürdüm.. materyalist insanız kardeşim.. parama bakarım ben de, senin de aksini iddia ettiğini sanmıyorum..

ama benim söyleyeceklerimi bir düşünmen, hem senin bu hususta işine gelebilir hem de ''kalite istiyoz!'' diye ağlaşan 8.000'i kalitesiz 10.000 yazarı susturabilir bir süre..

şimdi domain'in kirasını ya da reklam verenlerden sağladığın geliri sadece aşağı yukarı biliyorum.. çok da hakim değilim.. ama önümde bir itü örneği var.. eğer ki itü reklam fiyatlarını çok aşağıya çekip, bir nevi sürümden kazanmıyor ise, bizden (senden) çok daha fazla para görüyor bu reklam olayından.. bu incelenmesi gereken bir duruma aslında, çünkü itü'deki yazar sayısı uludağ'dakinden çok daha az.. ama şöyle bir şey var ki, orada her dakika en az 450-500 online oluyorken, başlık ve entrylerin akış hızı bizim yarımız kadar.. ha tabi sayfa yenilemelerinden, pv (page views)'lerin üzerinden de fiyat çekiyorsan bişi diyemem.. ama yoo aslında yine diyebilirim çünkü itü de bunu düşünmüş, tartmış ve sonunda senden daha değişik bir yöne giderek daha fazla kazanmış..

ne diyorum ben? şunu diyorum.. uludağ'da her isteyen ilk defa ve tekrar tekrar yazar olabildiği için para kazanıyorsun.. ama itü, belli bir içerik kalitesini tutturmasına rağmen daha fazla kazanıyor.. niye?
sözlük yazarlarını, haddimize de değil ya, kalitelerine göre numaralandıracak olsak 10 üzerinden 1'lik yazarlar bize üye olabiliyor, pv ve uv (unique visitors) sağlıyor.. sen bu 1'i çok değil, biraz yukarı çeksen, 3 yapsan, alımlarda ve sözlükte tutumlarda biraz, 2 puan kadar daha seçici olsan ve bunu duyursan, bu siteye giren kişi sayısında sanıldığının aksine azalma değil artma olur.. çünkü o kovulan veya alınmayanların zaten en iyi ihtimalleri uludağ sözlük, sen hala en çok yazara kucak açan sözlük olacaksın.. hiçbirinin ekşi'ye ya da itü'ye yazar olma şansı zaten yok, daha ufak sözlükler de ya kesmez ya da haberleri bile yoktur.. onlar yine buraya gelip yazar olmak için sitene girecek, içlerinden bazıları belki donanımını biraz yükseltip bunu başarabilecek hatta..

tık açısından kaybedilecek hiçbir şey olmadığına eminim.. kazançlar olacak ama.. o 2 puanlık kalite artışı haberi bile buradan ölesiye sıkılmış bir sürü eski yazarı geri çekecektir buraya.. bunlar arasında çoğunluğun beğenerek okuduğu ve bir çok kişinin tek başına sözlüğe girme nedeni olan yazarlar olduğunu ben garanti ediyorum zaten.. ayrıa diğer sözlüklerde şu ya da bu şekilde hakkında iyi konuşulacak, reklamı yapılacak bir uludağ sözlük de cabası..

burası valla eğlenceli ve çok hoşgörülü bir yer.. sen yine geyik yapanlara toleranslı ol, yine içerik bakımından en kaliteli sözlük olma, gereği yok, yine silinip geri gelenleri al (tabi ki al), yine en çok kişiye yazar olma sevincini yaşatan sözlük ol ve bunun meyvesini ye.. bir açıdan sözlükler olayının bakir bölgesindeki kaymağı kap yani.. ama valla dediğim gibi, tamamen zall gibi düşünerek belirteyim ki gidişat sözlüğün kalitesiymiş altıncı nesilmiş tırıvırıymış bunlarla alakalı değil, işletme ve maddiyatla alakalı kısa vadede iyi gözükebilir ama uzun vadede 'makrka değeri' olgumuzun düşüklüğü, senin de belini bükecek ve o zaman geri dönüş olmayacak..

bunu mesaj da atabilirdim zall hesabına ama o hesapla çok az giriyorsun galiba..

bence çok da mantıksız şeyler söylemedim..

sahibi olduğu sözlüğünün içinde bulunduğu durumun tek müsebbibi. en başta kendisini entry girmeye davet ediyorum. bak ssg'ye. adam uzak ara ekşi'nin en çok entry giren yazarı. adam dükkanının başında. her sabah sözlüğü kendisi açıyo yaw. hijyen nedir. kendin entry girmediğin sözlüğü başkasına satma. biraz samimiyet, çok değil.

kapitalist olduğunu söyleyen ve bugünki reklam olayı ile kapitalizme yaptığı hizmetleri(!) bizlere kanıtlamış sistem hizmetkarı..

bir oluşumu yönetmekten zerre anlamayan insan.. bir gruba liderlik etmek, bir projeyi yönetmek, karar alırken nelere dikkat edileceğini bilmek ve sonuçlarını öngörmek gibi bir yetisi yok.. bir şirkette yönetici olması bu bağlamda zor gibi.. ha yönetici olursun ya da yöneticisindir o zaman o şirketi sorgularız..

sahi sen hiç bir proje yönettin mi? yaptıysan eğer başarısı nedir?

kriz yönetimi gibi bir vasfı yok!

bak bunlar kurumsal şirketlerde yönetici yapılması düşünülen insanlarda aranan özelliklerdir.. buranın sahibi sen olabilirsin ama nasıl ailene/çalıştığın işyeri sahibine/yöneticine bir durum sonucunda hesap vermek gibi bir zorunluluğun varsa bize de o kadar hesap verme zorunluluğun var!.. çünkü biz senin cebine giren paranın sebepleriyiz! keyfi ve fevri bir hareket yapmak gibi lüksün yok.. aslında var ama yukarıdaki yetilere sahip olamadığından bunu yapma! bizi gelişmeler'den yayınladığı iki satırlık yazılarla kandıramazsın.. uzun uzun tane tane açıklamalısın bunları.. uzun uzun tane tane yazamıyor musun? kurmaylarından birine yazdır.. favorim july4th.. o gelişmelerden bir şey yazınca ben insanlığımı hatırlıyorum.. "bir zamanlar insandım lan" diye kendi içime dönüyorum.. ağlıyorum geceleri.. dişim de ağrıyordu çektirdim..

bak sana iki tane site linki vereceğim orada "iyi bir yöneticide bulunması gereken özellikler" güzel bir şekilde sıralanmış!..

1- http://www.erpakademi.com...unmasi-gereken-beceriler/
2- http://www.gencmusiad.org...=3&TIP=SEC&N=1784

bir ay gibi uzun bir zamandır entry girmiyordum sözlüğe, uzun bir zaman da girmeyi düşünmemiştim ama bugün iki kelam etmeme vesile olan reklam politikan yüzünden seni kınıyorum! ab'nin filistin'e giren israil'i kınadığı gibi bir kınama değil bu! bayağı dolu bir kınama.. bireysel tabii ki.. kalkıp sözlüğü protesto edelim geyiklerine kalkışmayacağım sonuçlarının rezillik olduğunu yine burada bol bol izleyerek gördüm.. zaten son bir yıldır takındığım tavır ile de peşimden gelecek insan sayısını %1'in bile altına düşürmüş durumdayım ki bu da çok siklediğim bir şey değil! yani karşımda iki kelam etme imkanı bile olmayan ya da olduğu halde o iki kelamı edememişleri ne kadar umursarım sence?

şimdi reklam olayı bir faciadır usta.. bu iş böyle yapılmaz çünkü.. kör göze parmak sokar gibi.. yardım naif bir şeydir ve gizlisi her daim makbul görmüştür insanlık aleminde.. sen madem bir hayır peşindesin bu işi yine yapabilirdin ve kimsenin ruhu duymazdı ama sansüre karşı olup sözlüğü kapatmak nicedir? böyle bir şeyin hata olduğunu kimse söylemedi mi sana? ayrıca sana kimse neden yardım yapıyorsun ya da neden reklam alıyorsun diye hesap sormuyor.. istediğini yap ama insanları değil bir saat bir dakika bile buradan mahrum etmeye hakkın yok.. gelelim şu bir saat mevzusuna.. diyorlar ki "bir saat sözlüğe girmedin de ne oldu?" ben uzun zamandır girmiyorum (en son entry'i 25.12.2009'da girmişim) bana bir şey olmadı ama bir yer özellikle onlarca kişinin aktif olarak kullandığı bir yer kapatılamaz.. mahkeme kararı ile olsa bile bu sorgulanıp yorumlanacakken reklam için bu işin yapılması insanları kızdırır.. bizi bu konuda bir şeyler yazmaya iten nokta da budur.. yoksa o bir saat içinde ben zaten dişçide acıdan ıkınıyordum..

bak aklıma gelmişken senin üzerinden yazarlara bir bilgi vereyim.. ey insanlar, bu sözlük yönetimi sizi kesinlikle önemsemeyen bir tavır içinde yüzmüştür her daim.. bunun bilincinde olun! bak ben bunun bilincindeyim bu saatte yazdığım şu yazıyı bile zall veya herhangi biri siklemeyecek ama bu zihinsel bir masturbasyon ve ben orgazmıma bakarım!..

konudan konuya atlıyorum kusra bakma zall ama sen bu "köprüyü geçene kadar ayıya dayı demek" atasözünü duymamışsın hiç.. bak arkadaş sana tavsiye, burayı adam gibi işleyen bir sisteme 4 yıldır çeviremiyorsun ve sanırım bunu bilerek yapıyorsun ama artık yazarlar gözünü açmış gibi.. hiçbir gerzekçe yenilikle yetinmiyorlar.. daha kullanışlı ve işe yarar eklentiler bekliyorlar senden ve daha adam akıllı bir yönetim sistemi.. tr karakter olayını bile bir yıldır hala beceremediniz.. ayıptır..

aslında daha çok yazacak şeyler var.. muhakkak benimle ilgili de yazacak şeyler vardır.. lakin sıkıldım bu durumdan.. yaz yaz nereye kadar değil mi zall? ama dur bir saniye biz yazmazsak sen sözlüğü kapatan reklamlar veremezsin! ince düşün zall ince.. şu reklam politikanı sözlüğü kapatmadan başka bir şekilde yapmış olsaydın eğer şu an ciddi bir anlamda efsane olurdun ve biz de uzun uzun tebrik entry'leri yazardık ama kumarda her zaman kasa kazanmaz.. makine 1000 devirde bir başkalarının kazanmasına izin verir..

---------
bu bölüm beğenmiyorsan siktir git söylemi sahiplerine!

yalakalık kötü bir şeydir belirtmek isterim! savunulacak hiçbir yanı olmayan bir uygulamanın avukatlığını yapmak ise insanın kişiliğine ihanettir.. ayrıca madem buranın sahibi zall siz ne kamış kafalı insanlarsınız ki siktir çekerek kovma gibi bir hakkı kendinizde buluyorsunuz.. hayırdır usta? içinde bulunduğun bataklıkta ne tür bir sivrisinek avlama peşindesin ki boka bulanmış sazlıklara "ne güzel manzara" diye bakıyorsun ya da ne kullanıyorsanız ben de istiyorum aynısını.. hangi mahalleden alıyorsunuz bu yokluk dönemlerinde?

bu bölüm beğenmiyorsan siktir git söylemi sahiplerine!
--------

kaybettin zall! daha iyi olmayı, daha güzel olmayı, halkları ve o halklar ile kardeş olmuş başka halkların sevgisini kaybettin.. şimdi o halkları it-çakal kovalıyor html kodları arasında.. bak burada ironi var tamam mı?..

bak unutmadan diğer iki sözlük (ekşi ve itü) yazar alıyor ve eskisi gibi vize başvurularında sert politikaları yok.. burada yazar olan birçok iyi insan atlarına binip oralara doğru gidiyorlar.. daha sistematik bir kasabada yaşamak herkesin hakkı öyle değil mi zall?

vodafone selam kafa iznine devam! bak bu son ve tane tane yazacağım!

internette

sansüre

son..

http://kampanya.org.tr/sansur/

internete

sansür

değil

sürat

gerek..

yaşasın kapitalizm.. kahrolsun sömürülen ve sırtından para kazanılan insanlar!

not: bununla birlikte "12453" adet entry'm var ve bunlar sağlıklı bir şekilde temin edene kadar hesap sildirmek gibi bir ihtimalim yok.. yani senden bu kadar reklam gelirin var iken şu "entry yedekleme" olayını halletmeni istiyorum..

burası açıldığından beri kendini hiç bozmadı, takdir ediyorum. hala kötü yönetiyor ve berbat yazıyor.

görsel

bu nedir amk? aga düş yakamdan ya. yeter lan..

takdir ediyorum. yeminle bu sefer takdir ediyorum. ulan her zaman eleştiri mi yapcaz. ilk kez yaptığı bir işi takdir ediyorum.

kaldırmış profil fotoğrafını tipsiz olduğunu anlamış sonunda.

görsel

aferim la.

gün itibariyle uludağ sözlük yazarlarına gelişmelerden ulaşan; ultimatom verdiği söylenen yönetici.

diyeceklerimi söylemeden önce, bi süre önce yazdığım, sözlüğe dair şu yazımın ara sıcak niyetine okunmasını istiyorum:

(bkz: #5481485)

şimdi... gelişmelerden yapılan bu uyarının zamanlamasına dair gerekenleri birçok kişi söylemiş, takip edebildiğim kadarıyla okudum. o sebepten bu husus üzerinde çok fazla durmak istemiyorum. tek söyleyebileceğim, 4 yıl boyunca garip, çoğu kişinin kullanmaya tenezzül bile etmediği * uygulamalarla sözlüğü öyle veya böyle götürüp, onca zamanlık adminlik hayatında ilk defa "ayağınızı denk alın lan" tadında bir uyarıyla karşımıza çıkması gerçekten trajikomik. bu tür temel yapılanma kuralları/uyarıları için birkaç ay beklersin, 1 yıl beklersin anlarım ama 4 yıl sonra yapılanma çabası da neyin nesi zall? sözlükte yeni kaydolanlar dışında neredeyse hiç yazar kalmadığını/kalanların da yazmadığını fark etmene vermeye çalışıyorum bu gecikmeni. umarım öyledir de, en azından bu söylediğimin farkındasındır.

sonra gelişmelerdeki "ultimatom"una bakıyorum tekrar. gözüm ısrarla aynı yerlere takılıyor, aynı yerler rahatsız ediyor fena halde.

"toplumun belli bir kesimini rahatsız edici, o kesime hakaret eden, hakareti ima eden başlık açmayın. bu şekilde başlıklar düzeltilmeden silinecektir. zaten hakaret ceza almayı gerektirir."

diyorsun önce...

"trollüğe heves etmeyin. sol frame'i amacı dışında kullanmayın. trollük doğrudan çaylak olma/silinme sebebidir."

diye de devam ediyor ve rahatsızlığımı hat safhaya ulaştırıyorsun zall.

bizzat ellerinle şu 4 yıllık süreçte defalarca ortalığı karıştırmış, sayısız fake hesabınla trollük yapmış -ve moderatörlerine yaptırmış- olan sen bunları nasıl gönül rahatlığıyla yazabiliyorsun aklım almıyor. (#19191919) diye özel köşe yaptığın atatürk'e sırf sözlüğün hit kazanması için ettiğin hakaretleri nasıl yok sayabiliyorsun aklım almıyor inan. trolleri en büyük hit kaynağı olarak gören ve sözlüğünde at koşturmalarına her defasında uzun süreler boyunca izin veren sen, bu sözleri nasıl için rahat söyleyebiliyorsun gerçekten merak ediyorum. o yazıyı yazarkenki yüz ifadeni merak ediyorum. sonra çok klasik bir söz geliyor aklıma, bilirsin sen de: "imam osurursa cemaat sıçar".

sen osurma aşamasını çoktan geçtin ve cemaatin de malesef yıllardır ishal zall. o yüzden bu açıklamaların, birçok kişinin kalbini fetheden bu "ultimatom"un bana göre samimiyetsizlikten, riyakarlıktan öteye gidemiyor malesef.

senden ve sözlüğünden ümidini çoktan kesen ve uzun süredir başka bir sözlükte yazan biri olarak bunca harfi hala tüketmemin tek nedeni bu samimiyetsizliğine tahammül edemememdi. senin için hiçbir önemi olmayacak, zerre kaale almayacaksın biliyorum ve okuduktan sonra belki yeni bir application için kolları sıvayıp, birkaç ayı daha kotarmış olacaksın onu da biliyorum; ama huy bu işte, çıkmıyor, içimden bağırmak gelirken susmayı öğrenemedim yıllardır.

o kadar zaman geçirdiğim, başlık açıp entry girdiğim ortamın böyle iğrenç bir yer haline gelmesinden ben bu kadar rahatsızsam, sahibi olarak sen de biraz rahatsızlık duy artık.

sanırım sosyal kafada örgüt tarafından açılan davaları komik olarak söylediğini sandı.

capsini de yaparım: http://a1201.hizliresim.com/t/s/220u7.jpg

bunları da yeni yaptım:

http://a1201.hizliresim.com/t/s/221h6.jpg
http://a1201.hizliresim.com/t/s/221hy.jpg
http://d1201.hizliresim.com/t/s/221jl.jpg
http://d1201.hizliresim.com/t/s/221k8.jpg
http://e1201.hizliresim.com/t/s/221ky.jpg

daha da yaparım fakat mevzubahis kişi moderatör olunca korkmuyor değilim açıkcası. *

edit2;

http://d1201.hizliresim.com/t/s/221wu.jpg
http://e1201.hizliresim.com/t/s/222p5.jpg
http://c1201.hizliresim.com/t/s/222pk.jpg
http://c1201.hizliresim.com/t/s/222q1.jpg
http://a1201.hizliresim.com/t/s/222qh.jpg
http://d1201.hizliresim.com/t/s/222r5.jpg

iş bu entry eğlence amaçlı hazırlanmıştır.

edit3; bütün görseller gitmiş, sözlüğün galerisi neden .bmp uzantılı resimleri desteklemiyor aga? neden? bir ara yüklerim artık.

özlemişim seni kuru götlüm.

görsel

yaklaşık yarım saat önce milyonlarin bacisidiye okuduğum yazar bu nick altında zall'a fena giydirmişti.
burada yazamayacağım ağır hakaretleri patır patır sıralamıştı. ibne dedi, göt dedi, yavşak dedi, malın önde gideni falan bir sürü şey saydı. ben bu entryi okuyunca çok heyecanlandım ve milyonlarin bacisi vs zall kavgası diye hemen bir başlık açtım ve ''an itibarıyla başlayan kavgadır ve ben zall a basıyorum '' dedim. hülasa meğer milyonlarin bacisi değil de milyonlarin abisinickli yazarmış bunu yapan.

medeni bir insan olarak bu vesileyle hem milyonlarin bacisindan hem de durup dururken zall'a bastığımdan dolayı kendilerinden özür diliyorum. eğer milyonlarin abisi diye okusaydım asla zall a basmazdım. şimdi hani karşı taraf kız sandım ya, hani yanlış anlayan olabilir diye zall'a basayım dedim. yoksa zerre aklıma kötülük gelmez, bilen bilir beni

evet, bu zamana kadar zall la çok taşak geçmiş olabilirim ama gerçekten kendisinden çok özür diliyorum. özür dilemek erdemliktir. çünkü bilerek basmadım. acıttıysam, hani yeni yetme yazara basmadı da geldi bana bastı diye içinde derin bir ukte kalmışsa ben o ukteyi de doldururum.

zall kusura bakma, bunu mesaj olarak da atardım ama kukla bana mesaj attı, kukla bana dönüş yaptı diye gereksiz heycan yapmanı da istemiyorum. sen heyecanını mobil sözlüğe ayır. geçen her girdiğimde şifre istedi. imanım gevredi meme31 yazmaktan.

görsel

_____________________________

bu adama ne dicemi şaşırıyom ben.

Üniversiteyi 9 senede bitirmiş, cin gibi çocuk bizim ismail. *