bir defasın önümde oturmaktaydı bu öküz yanımda dayım var olay şöyle cereyan etti.
ben:b dayım:d öküz:ö
b: dayı bu adam ne ayak.
d: ne bileyim de ona hanzo. (trabzonluyuz)
ö: beyfendi ben hanzo değilim tamam mı? gözler yaşarır. (meğer duygusal öküzdür)
d: ya hemşerum üzülme ben sana demedim sıkma canını.
ö: ühhüüü ben hanzo deilim ben hanzo deilim beyfendi.
d: lailaheillallah!
eğer bu adam öküzse bu adama laf söyleyene git bir aynaya bak derim ben. kardeşim, otobüslerin koltuk yatırma açıları belli bir standarttadır. o koltuğu yatırabildiği kadar yatırmak öküzün hakkıdır. senin gibi bir beyefendinin de koltuğu o kadar yatırma hakkı vardır. bu olayın bir tek istisnası vardır ki o da öküzün arkasında bir camışın oturması durumudur. bu durumda arkadaki camış standarta aykırı olduğu için rahatsız olacaktır. böyle durumlarda öküz ile camış güzel güzel konuşarak ya koltuğu hiç yatırmadan ya da belli bir miktar yatırmakta anlaşarak yolculuklarına devam etmelidirler. ama sizin gibi beyefendilerin öküzlere laf söyleme hakları yoktur. sende öküz ol sende yatır koltuğunu kardeşim. bütün otobüs yata yata gidin işte...
dünyanın en iyi insanı olsa dahi o koltuğu indiriyorsa net orruspu çocuğudur. ulan anasını siktiğimin çocuğu bacaklarım zaten uzun normalde zor sığıyor bide senin keyfine konserve mi olucam arkada. ilk defa bir entryde küfrettim aha.
ben indiriyorum çünkü o koltuklar öyle dizayn edilmiştir. önümdeki yapıyorsa laf etmemde. nazikçe bile olsa teklif edene cevabım bile olmaz. ben uzun adamım anca yetiyor bana.
Siz en arkada oturuyorsanız ve bunu yapan kişi önünüzdeyse sıkıntı çıkarabilir. Çünkü bazı otobüs modellerinde en arka koltuklardan (37-38 veya 39-40 biri) bazıları yatmayabiliyor köşeye denk geldiği için. O yatırıyor ama siz yatıramıyorsunuz dolayısıyla sıkışıyorsunuz.