yapıyorum, yapmaya devam edeceğim. sizler gibi her öğün dışarıda yersem aç kalırım ayın başında..
alıyorum güzel bir salça, soğan doğruyorum (biraz iri oluyor ama o kadar kusur kadı oğlunda da olur) bir patates sonra diğer ürünleri atıyorum tencerenin içine, sıcak su ilavesi o mis gibi kokuyor evin içi...
bir de kek mi yapsam şöyle portakal kabuğu rendesi ile acaba?
bunu okuyup karnı gurultusu duyan her türk vatandaşına kapım açık. gelirken sıcak bir ekmek fena olmaz, parası ne ise veririm merak etmeyin.
Yemek yapmayı bilmemek ne ki?!... öğretmiyo mu sizin analarınız size ?! Hiç anneye patates soymadınız mı, soğan rendelemediniz mi?!...lan anneleriniz size git sofrayı kur demedi mi hiç?!... hiç anneniz tlfondayken ahizenin ağzını kapatıp, Osman, ocakta köfteler pişiyo onları çevir de mi, demedi?!....
Eğer öyleyse, sizin anneleriniz bı boka yaramayan kadınlarmış. Sizden hiçbi zikim olmaz, kendinizi en yüksek dağdan atın aşşaa... boşuna yük olmayın şu köhne dünyaya...
hanımefendi bu nasıl bir tecellidir, hem bilmiyorum diyorsunuz hem de bilmeyeni zorbalarım diyorsunuz. gerçekten önünüzde ceket ilikleyip saygıyla eğiliyorum.
