lisede yurtta kalırken etüt masasının altında az uyumadım ne yalan söyleyeyim. uykumda ağır olduğu için pek uyandıramazlardı.
bunun yanı sıra yurdun çamaşırhanesinde askıların altında, kıyafetlerin arasında yatmıştım. tabi ıslak kıyaftler buz gibi şehirde kaldığını düşünemeyince bir güzel hasta ediyor. bir hafta burnumu çekerek dolanmıştım sonuç olarak.
uyku düzenimi yerine getirmeye çalıştığım için önceki gece uyumadığım bir günde; kitap okumak için yazlığın bahçesindeki, aynı zamanda köpeklerimizin bahçedeki yuvası olan eşya kulubesinde yere serilen eski koltuk minderinin üzerinde bir kaç saat köpeklerin yanına kıvrılarak uyumuştum. bir de yazlığa gelen yatılı misafirler dolayısıyla yine önceki gece uyumadığım bir günde içeride yer bulamayınca verandadaki korkuluğa dayanan bi bacağı kırık ama oldukça sağlam görünen masanın üzerinde uyuma girişiminde bulunmuştum. arılar olmasa çok da rahat uyuyacaktık ama işte.
tekirdağa denize gitmiştik. sene 2000, düşün yani ne kadar yaşlıyım.
hava kararınca arkadaşlar dedi ki şurada muhabbet edelim.
ulan bi uykum geldi -sarhoşum tabi-. etraf karanlık gözükmüyor.
sabah bi kalktım meğerse çöp konteynerin yanina yatmisim. sabah elemanlar gitmiş denize.
belediye ekipler gelmiş, diyorlar gel yavrum sana bir sıcak corba verelim, evsiz misin falan.
üst baş yok tabi.
ulan iyi ki sikmemiş biri orada beni. yani öyle bişi olmamistir heralde ahahhaha.
elektrik kesilmişti o gün şirketimizin olduğu bölgede. haliyle teknik servis ve yazılım departmanı devre dışıydı. böyle durumlarda toplanır serviste, geyik yapardık arkadaşlarla. şarjı bitmemiş notebookların bakımına devam ederken, klavye üzerine düşmüş kafam uykusuzluktan. stajyerlerim de abimiz yorgun deyip dokunmamış, ses çıkarmamışlar yavrucaklar. 20 dakika falan uyumuşum sanırım. oradan kalkınca ofisime doğru çıktım, depo ile aynı katta yan yana. orada da bi' iki lafladık depocu abimizle. uykusuzluk bu, durmuyor gözlerde rahat, akacak illa. depo zaten mübarek yüzlerce pc, notebook, monitör vs dolu. hemen oradan bi' yatak yaptım. biraz sertti ama olsun. sırayla elektrik gelene kadar bütün servis uyudu orada neredeyse tek tek. bu da böyle bi' anımdı sözlük. tanrı sözlüğü kutsasın. amin.