otobüste şahit olunan bir diyalog; yine iki kız konuşmaktadırlar(aynı kızlar mı bilmiyorum*);
- naber hedegül..
+ iyidir hedenaz.. kızılay a atık su parası yatırmaya gidiyorum..
- atık su nasıl oluyor ya.. bilmiyorum ben..
+ ya hani çeşmeyi açıyon, su akıyor ya aşağıya işte o atık su... delikten geçen yani...
- heee
onur air kaptan pilotu yolcular uçaktan inerken kokpitten çıkar ve yolcu uğurlar, olaylar gelişir.
yolcu - vayy meslektaşım benim
pilot - nerden meslektaşız?
yolcu - ben de trabzonda hede hödö hattında minibüs çekiyorum.
Gecenin bir yarısı hoşlandığınız çocukla mesajlaşıyorsunuzdur. Salona geçip telefon açmaya karar verirsiniz*. Fakat o da ne? içerden bir tıkırtı gelir! Hemen mesaj atılır içerden ses geldiğine dair. Hani beklediğiniz cevap "merak etme ben yanındayım" veya "orda olsam sana sarılırdım" kıvamındadır. Oysa ki:
-içerden ses geldi, korkuyorum ben
-Korkma
-Peki
.
evde yüksek sesle grup yorum marşları çalınmaktadır.kapı çalar ve gelen komşudur.
+bu ne be, örgüt evi mi burası böyle son ses marş çalıyosun kardeşim?
-yanılıyosun , tek kişiyim bak. tek kişilik örgüt evi olur mu?
+????
(yabancı birisine kurban bayramı anlatılmaya çalı$ılmaktadır. olaylar tamamen arkada$ımın ba$ından geçmekte..)
hector: yea i know im going out to party!!!!! PARTY!!!!!!!!!!!!! eat have fun scream on the streets and more fun
arkada$: nooo.. i'll be at grandma's because it's also sacrifice bayram
arkada$:do you know what bayram means?
hector:you're gonna sacrifice your grandma? *
arkadaşlarla balık almaya gidilmiştir. balık alıcak olan arkadaşla balıkçı arasında gecen diyalog:
a: arkadaşım
b: balıkçı
suda yüzmekte olan balıkları göstererek arkadaş balıkçıya sorar.
a: abi taze mi bunlar?
( canlı balığa taze mi diye sormak çok ilginç demi)
( bi an dumur olan balıkçı cevabı patlatır)
b: yok biz pil takıp oynatıyoruz onları.
bizler ve etraftakiler kopmuştur bu cevap üzerine.*
taos: kardeş var ya benim ilerde oğlum olsa kesin onu modifiye ederim
st27: ahaha nası yani
taos: emg fln takarım
st27: muhahaha... baba yapma acıo... ahahahhaa
taos: ne kadar sapıksın st27 inanmıyorum sana. orasına mı takcam
st27: göbek deliğini mi zorlican? töbe töbe.. zorla kötü kötü konuşturuyosun insanı.. ahahaha
not: taos gitar hastası bir insandır. emg de bir çeşit manyetiktir.
yaran dialoğun kahramanı kişi bilgisayarda harıl harıl bir şeyler yazmaktadır. o sırada evde bulunan ailenin saf bilinen akrabası pikaçuya şu soruyu bilmişlik taslarcasına sorar:
+pikaçu sen on iki barmak yazabiliyo musun? der ciddi bir şekilde.
pikaçu elindeki parmak sayısından şüphe ederek parmaklarına bakar,sayar
-abla on tane varmış.
abladan o günden beri haber alınamıyor. en son azmedip ayak parmaklarıyla da yazmayı başardığı haberi alındı.
olsun.
eve tamirci gelmiştir ve bir bok becerememektedir. ilk önce iki banyoda ki sifonları pert etmiş daha sonra da kapıya emniyet kilidi vurmaya sıra gelmiştir.
t: tamirci b: ben o: onur
t: matkapı ver kapıyı delicem(asistanıyım amına koyim sanki insan verirmisin der)
b:tamam ustam
kapıyı delmeye başlar ve matkapın ucu kapının içinde kırılır ve nasıl olduysa kapı kilitlenir. ben gülmekten ölmüş vaziyette kendimi odama atarım ve biraz sonra dönerim ki hala kapıyla uğraşmaktadır.
t:(bana işittirmek için) bi pense olsa halledicem ama
b:hemen ustam
pense verilir penseyle matkabın ucu olanca kuvvetiyle kendine dogru çekilir sağ sol yapılır gevşetilir sonra tekrar var gücüyle kendine dogru çeker ve usta kendini parkede kapaklanmış şekilde bulur.
t:lan ne lanet kapıymış bu be.
b:(ölüyorum resmen)
nihayet delikleri deler ama bi türlü deldigi deliklere uygun vida bulamaz bir kapı için nerdeyse 1 saat uğraşmıştır ve pes etmiştir.
t:abi ben zor olanını yaptım delikleri deldim küçük(kuzenden bahsediyo) benle gelsin ben vidaları kesiyim siz takarsınız oraya.
b:tamam onur sen git abiyle vidaları al gel.
10 dakka sonra kuzen elinde vidalarla gelir ve kapıya bakıldıgında faciayla karşılaşılır. adamın deldigi deliklerin üstte olanı halepte altta olanı ise şamdadır ve emniyet kilidi taksan bile bir boka yaramayacaktır.
o:zor olanı yapmış valla
b:ibne bide 50 milyon aldı yürü lan parayı alalım
en çok da tv dizilerinde karşılaşacağımız diyaloglardır.
hatta ben bu diziler için birkaç tane uydurdum bile. çorbada tuzumuz olsun.
- Polat'ın adamları bizim bölgeye girmiş abi.
- Cehennem zebanisi cennete girmez Hülagü.
- Nası yani abi?
- Cennetteki huriler zebanilerle cilveleşmez evladım.
- Anladım abi.
***
- Onu yavaş yavaş öldüreceksiniz Mustafa.
- Hormonlu sebze-meyve yedirsek olur mu abi?
- O kadar da yavaş demedik hıyar!
***
- Ham meyveyi kopardılar dalından Hidayet.
- Niye abi, olgunlaşmasını niye beklememişler?
- Öyle değil lan hayvan, Recai'yi vurdular.
- Anladım abi, pardon.
***
- Her at kendi ayağından nallanır Hüsamettin.
- Nallanır abi.
- Her imam kendi cemaatinden mesuldür Hüso.
- Öyledir abi.
- Her hayat kendi eceliyle biter Hüsamettin.
- Aştın abi sen...
***
- iki buluttan bir bulutluk yağmur çıkmaz Cevat, iki bulutluk yağmur çıkar.
- Çıkmaz beyim.
- O halde haracımızı niye eksik veriyorsun lan davar!..
***
- Coşkun suya engel olmaz Abidin.
- Olmaz abim.
- Sıkışınca genişler oğlum Abidin.
- Genişler abim.
- Hayvansın oğlum Abidin.
- Niye ki abim?
- Azdım diyorum evladım, anlasana...
- Haaaa... Anladıııım...
- Anladın nihayet eşşoğlusu, Gülden'i yolla bana.
manitasız arkadaş: bi manita ayarlamadın bize. manitasızlıktan geberecem. artık razıyım, şaşı olsun, kör olsun, felç olsun... sesli: ya boşver ya. manita nedir ki ya, ne yapacaksın manitayı? manitasız arkadaş: deli olsun, bir bacağı olmasın, kel olsun... yeter ki kız olsun da. sesli: ya manita nedir ki... böyle daha iyi değil mi? manitasız arkadaş: geçmiyor günler, geçmiyor... manitasız olmuyor!... bir kulağı kesik olsun, diğer kulağı da kesik olsun... ah! aaaaaaah! aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaah! sesli: ya ne yapacaksın ya boşver. manita nedir ki?
...*
yer batman, yıl 1995. soğuk bir kış günü köhne bir apartman dairesinde bir akraba evinde kahvaltı yapılmaktadır. kalabalık kahvaltı sofrasından bir çocuk çay bardağını devirir ve çay tepsiye dökülür. baba başlar;
- salak mısın !! önüne baksana, körmüsün??
baba bir süre hakaretlerine devam eder. bir süre kapı çalınır gelen kişi babanın arkadaşıdır ve onu çağırmaktadır. baba kalkarken ayağının önündeki çaydanlığı görmez ve devirir.. *
evde fırın bozulur,
anne:çalışmadı mı hala fırın
zbn:anne bunun kabloları eksik
anne:yusuf amcan işe yaramayan kabloları sökmüştü
zbn:nası yaa
anne:ben de öyle demiştim ama çalıştı fırın
zbn:iyi ben de şu kabloları söküyorum
anne:sökme çalışmaz
zbn:ya fişi taktın mı çalışacak fırın derece işine son işte
anne:aman nasıl biliyorsan öyle yap misafirler gelmeden bitir.
sonuç olarak 5 kablo daha imha edilir ve fırın düz kontak çalışır.