bir kitap ,bir ansiklopedi,bir tiyatro gecesi, bir aile ziyareti yerine geçmiş, toplumun kendine şöhret ettiği yeni kuşak harcı alemlerdendir.vay anam vay.
bu kadar önemli aktörleri bir araya getirip bu kadar salatalık bir iş yapılabilmesi bile büyük başarıdır bana kalırsa.. bir de beyazıt faktörü var ki ona hiç değinmiyorum. *
okan çabalar'ı bünyesine katmasıyla gülse birsel'in dünyanın en akıllı işini yaptığı yerli dizi. böyle bir yetenek bu dizide yer almasaydı yazık olurdu. artık okan çabalar'ı duymayan kalmayacak bu sayede, herkesin tanıması gereken çok büyük bir yetenek.
nurhayat karakteri giderek iticileşiyor, ağzı burnu yamuk yamuk konuşuyor, o dudak şekilden şekile giriyor... kepçük ağızlı olup çıkıyor... rızanın da yok maçtan nefret ederim, yok brokoliye bayılırım, yok suşi vazgeçilmezimdir... bildiğin yalancı oldu çıktı adam. çok klişe konular.
çağataya gittikçe daha çok bayılıyorum...
annemizi de özledik yahu... artık pek görünmüyor. bu bölüm 5-10 saniye, giden altınlarının ardından ağlarken gördüm o kadar,ki muhabbeti çok tatlı kadının.
beyaz'in oynadigi riza karakterinden tiksindigim dizi. deniz'e yaranma cabalari bende sempati olusturmaktan ziyade acima olusturuyor, dakika basi yalan soylemesi, ezikligi, kendisini olmadigi biri gibi gostermeye calismasi... belki de gulse birsel gercekten de insanlar boyle hissetsin diye yazmistir, onu bilemem. ama bu karakteri sempatik bulan varsa itinayla alnini karislarim.
tanim : kimi zaman suresiyle baysa da hikayesinden ziyade karakterler ve abarti davranislarini begeniyle takip ettigim turk dizi sektorunun son donemdeki en populer dizilerinden biri.
ikinci kere izliyorum bu bölüm boyunca henüz gülebilmiş değilim, dizide ki erkek karakterlerin devamlı olaraj bı heeeaaa haaa huuu eeeaaahhuuu gibi lafları var,
olgun şimşek ve hakan meriçliler'in sırtladığı dizi. her izleyişimde senaryosu alelade yazılıyormuş hissine kapılıyorum. bir kere gülse birsel'in bu diziden bir avrupa yakası efsanesi yaratamayacağı belli. ama yine de sadece çağatay koçtuğ için izlenir, gülünür ve televizyon kapatıldığında akılda hiçbir şey kalmaz.
unutmadan tülay karakteri gerçekten yıldız tilbe'den esinleniyormuş gibi duruyor ve her ne kadar reddetseler de ''omurgasız'' yönetmenlerinin de kime selam çaktığı belli.
