bugün

ulusçu bir insana bile ırkçı gelebilecek kadar sert bir söz.
''hieeeeeyt ulan bizim kanımızda asalet var, bak bi çizik at kola aman da aman nasıl da asalet akıyormuş yahu, ulan tampon yap boşa gitmesin asaletimiz, aha dur bakıyım senin kafatasın biraz batılılara mı çekmiş ne? yok yok senden şüphem var bi de diğer kola at çizik de emin olayım bari'' demekle aynı mantığa sahip görüştür. gülmekten katıldığım başlıktır ayrıca... * *
(bkz: kan konuşmaz)
her kişi kendi gibi bilir milletini. asil adam biz asiliz, rezil adam biz reziliz der. ancak beş para etmez insan kendini aşağıda görür ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak adına hiçbirşey yapmaz.

"Millet sevgisi kadar büyük sevgi yoktur. Kurtuluş Savaşı'nda benim de milletime ettiğim birtakım hizmetler olmuştur zannederim. Fakat, bunlardan, hiçbirini kendime maletmedim. Yapılanın hepsi milletin eseridir dedim. Aranacak olursa doğrusu da budur. Mazide sayısız medeniyet kurmuş bir ırkın ve milletin çocukları olduğumuzu ispat etmek için, yapmamız lazım gelen şeylerin hepsini yaptığımızı ileri süremeyiz. Bugüne ve yarına bırakılmış daha birçok büyük işlerimiz vardır. ilmi araştırmalar da bunlar arasındadır. Benim arkadaşlarıma tavsiyem şudur: Şahsınız için değil fakat mensup olduğumuz millet için elbirliği ile çalışalım. Çalışmaların en büyüğü budur."
(Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Afet inan, s. 309)
faşistce bir söylemdir asilliğin ırkı yoktur eğer olsaydı türkiye şu an dünyanın bilimde sanatta ve bilimum alanda en ileride olurdu.
Ne kadar bilirsen bil; söylediklerin karşındakinin anladığı kadardır.
mevlana celaleddin-i rumi *
anlaşılmak bir lükstür.
emerson *
(bkz: turk ulusu en asil duygunun irkidir) *
her ırk kendine asildir. en asil ingilizlerdir mesela, hatta arasanız amerikanın bile olmayan ırkına asillik sıfatını verdiğini görürsünüz.

fakat en fazla buhran dönemlerinde, gereksiz gaz gerektiğinde kullanılır. o da farklı bir olaydır.
açılış amacı mantıklı olsa da maksadını aşan bir söylemdir. osmanlı zamanında da son yüzyılı çıkarsak bir çok ulusla kardeş gibi yaşamışız ve sırf bu gibi söylemler yüzünden birbirimizden kopmuş, düşman olmuşuzdur. ülkeyi kurtardığımıza o kadar sevinmişiz ki bir zamanlar istanbul, konya, diyarbakır gibi bizim olan bosna nın, kudus ün, bağdat ın derdini neredeyse hiç umursamamaktayız. büyüklük bu değildir, atalarımız bize sadece bu vatanı değil, bir zamanlar bizim olan bütün şehirlerin de sorumluluğunu yüklemiştir. atatürk 'te aynı düşünce içinde ölmeden iki yıl önce kudus'ün sorumluluğunun kesinlikle ingilizlere verilmemesi üzerinde durmuş ama gelin görün ki onun yerine gelenler laiklikten başka her şeyi unutmuşlardır. atatürk demir yoluna ağırlık vermiş, bir metre demir yolu yapmamışız onca yıl, çiftçiye önem vermiş üretimi kesmişiz, sanayiye önem vermiş, uçakların vidasını bile dışarıdan alır olmuşuz. sözün özü türk ırkının hiç bir zaman sadece kendini düşünme lüksü ve hakkı yoktur, bu tarihe ve atalarımıza yapılacak en büyük ihanettir.
(bkz: deniz kum ve güneş çok yaşa türkeş)*
ırkçılıkla alakası olmayan söz."türk irkı asildir diğer ırklar kötüdür,boktandır" diye bir slogan söz konusu olursa o zaman ırkçılık olur.*
(bkz: başlıkta anlatıldığı gibi bir asil ırk istiyorum)
esasen asillik millette değil bireyin ta kendisindedir. asillik bireysel bir olgudur, bir insana atfedilir. hangi toplum olursa olsun, bir topluma asilliği atfetmek abesle iştigalden öteye gitmez.
doğrusu için atatürk'ün 10. yıl nutku ve şu sözleri okunmalıdır:
"Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir."
http://www.google.com/trends adresinden google arama motorunda child porn un * en çok aratıldığı ülkenin vatandaşlarına böyle bir şey atfetmek düşündürücü.
asilliğin ölçütüne göre değişkenlik gösteren önermedir.
sigara içmek, kurucuna küfür etmek, sağ-sol adı altında kardeşini öldürmek, taht için babanı öldürmek, alkolde dünya sıralamasında önde gelmek, yolsuzlukta bir numara olmak, verdiğin sözleri tutmamakta bir numara olmak vs. gibi kıstaslarla bir kez daha düşünelisi yaklaşımdır.
(bkz: türk ırkı asidir)
hiçbir medeniyetin birbirine bir üstünlüğü yoktur. hepsi üstündür. hepsi önemlidir. hepsinin geçmişi ve belli bir kültürü vardır. en asil, en bilmem ne ayrımı çok da akıllıca bır çıkarım değildir.
21. yüzyılda hala türk ırkı asildir diye düşünmek. bunu tutup yazıya dökmek. bunun üstüne kafa yormak... gelişmemiş bir ülkenin klasik tartışmaları...

ne demek türk ırkı asildir. başka derdim yok demektir heralde. "bankalar boşaltılırken de mesela asiliz yada susurluk sanıklarını kahraman ilan ederken. darbeler olurken, yok pahasına insanlar öldürülürken de asilliğimizden hiç bir şey kaybetmedik. bebek ölümleride pek umrumuzda değil nasıl olsa asiliz. her şeyi bir kenara bıraktık, insanlığımız dahil, ırkımızın asaletini tartışıyoruz. "öyle deme üstadım asiliz biz" asiliz.
asilim.. asilsin.. asil.. aya da gidebilirdik ama neyse sonra gideriz artık.
türk olan bir insanın rahatsız olmayacağı ifade. katılmasa bile en azından yorum yapmaz, eleştirmez, saldırmaz.
hunlar, göktürkler, selçuklular, osmanlılar * için kanımca geçerli olan lakin bugünün türk dünyası için geçerli olmadığını düşündüğüm iddia.
"ben bir türküm
dinim cinsim uludur"

mehmet emin yurdakul

bu şiirin nesire çalınmış hali olsa gerek.
gerçek asalet o milletin -ırkın demek istemedim- genelinin sahip olduğu değer yargılarındadır. gerçekten o 4 evlat feda edilecekse, analar evlatlarını feda etmekten çekinmiyorsa (ki bu da tartışılır) ya da askerler gözünü kırpmadan ölüme yürüyebilmişse bu milletinden değil, değer yargılarından kaynaklanır. o zamanki ruh, ahlak anlayışı, şehitlik denen bir müessesenin olmasıdır buna sebep olan. ne zaman ki bu değer yargılarımızı yitirmişiz, işte böyle kaçak olan herşeye yönelmişiz, birbirimizi kırmışız, hırsız olmuşuz.
asillik tevazudan tevazu ise bilgiden doğar; aslolan bir kümülatif toplam olarak millet değil, bireylerden oluşmuş millet anlayışıdır. Bir milleti oluşturan fertler ne kadar bilgiye haiz ve o oranda bilinçliyse o denli asalet sahibidir.

Kaldı ki konu uzundur, asilliğin çeşitli ve birbirine binaen ilintili değişkenleri vardır;

bahsimiz olan türk milleti yani milletimiz; şimdi ve her daim istisnalar müstesna çoğunlukla pasif olmuştur; (yani bir nev'i kuzu gibi fakat yazık ki bu kuzuluğun da hz isa'nın övdüğü kuzuluk kavramıyla arasında dağlar kadar fark vardır)hakkını aramayı bilmez. ta ki tek bir adam çıkana kadar sahneye, daima onun ileri fırlaması gerekir ki toplu bir eyleme girişilebilsin; aksi halde sesi çıkmaz, büker boynunu kaderine razı olur. Kurduğumuz devletler dahi daima tek bir adamın neticesinde kitleleşen güruhlardan ibarettir. Mete han, bumin han, timurleng, şah ismail, bilge kaan, atatürk vb..
o kadar ki koca osmanlıdan gözümde ve objektif fikriyatlarda hatırda kalan (kalmayı hakeden) sadece fatih handır!

16 devlet kurmak iyidir ama 15 devleti batırmak nedir? Asalet değildir herhal!! (bu arada gazneliler türk fakat safeviler değildir, bilginize!!!)

vel dahi eğitim seviyesi ilkokul 4ten ibaret olan bir halk külliyen asil olsa n'olur??

popülizasyondan haz etmemekle beraber çocuk pornosu mudur asalet?

fuzulinin şikayetnamesi midir yoksa??

beyin göçü, genç nüfusta %80lere varan gizli işsizlik midir?

dünyanın en mutsuz ülkesi mi seçilmektir??

hamaset edebiyatında açık ara liderliğimiz midir yoksa ??

şimdiye kadar tarimizde gerçek anlamda tek bir halk devrimi gerçekleştirememiş olmamız mıdır yoksa??
(asker-sivil-bürokrat teslisi!!)

değildir arkadaşlar değildir!!

asalet düşünce özgürlüğüdür, fikren hür bir nesilden ibarettir;

zorla sünnilik dayatılan, dinine binbir bidat,hurafe sokulmuş, manen zorla ve kasıtlı olarak yıpratılmak istenen bir ülkenin fertleri ne kadar asil olabilir??

yoksa kurucusunu, manevi önderini bile anayasayla koruma altına almak mıdır asalet??

bunları yapanlar hükümetlerdir halk değil demek kaçış değil, bahaneyse hiç değildir! hükümetleri de seçen cumhurdur neticede!! Her halk belki halkedilmediği ama mutlaka hakedildiği biçimde yönetilir!!

belki, hatta kanaatim odur ki kuvvetle muhtemel milletimiz de halkediliş babında ziyadesiyle asil olmakla beraber, bu sadece derunumuzda bulunan ve sadece çeşitli ittirgeçlerle vuku bulan bir özelliktir (bu cümleyi iyi aNLAMAK GEREKiR); çünkü içinden bu kadar asil insanı çıkaran bir milletin bu durumlara düşmesi maalesef gene kendi elleriyledir!!

VELHASIL-I KELAM zerre kadar şüphem yoktur ki doğacaktır elbet vaad ettiği günler hakkın! ANCAK VE SADECE ÖZÜMÜZE DÖNDÜĞÜMÜZ VE TARiHiMiZi OBJEKTiF BiR GÖZLE iNCELEYEBiLDiĞiMiZ VAKiT!

işbu da kıssadan hisse;

asil olan kitapta açıkça belirtilmiştir ki her daim insandır!!

insansa ''şüphesiz en mükemmel ahlak üzerine halkedilmiş (bkz: nef-i safiyye) ve aşağıların en aşağısına (bkz: nefs-i emmare) yollanmıştır'' Gerisi laf-ü güzaftır...
güncel Önemli Başlıklar