hiç bir fark yoktur her biri * her biri baş kapatma aparatıdır aksesuarıdır yine vesaire vesairesidir. önemli olan bu meteryale türban diyenlerle başörtüsü diyenler arasındaki farktır.
ikisi de birer nesne adı olduğuna göre ve nesnelere isim verenler insan olduğuna göre ikisi arasındaki farka değil ikisini söyleyenler arasındaki farka bakmak yerindedir.
türban diyenler* insanların inançları doğrultusunda gerçekleştirdikleri eyleme siyasi kimlik kazandırarak onları uzaklaştırıp kendi sahalarını genişletme amacı güden çıkarcı, inanca saygısız, dine saygısız, insanlığa saygısız insanlardır.
başörtüsü diyenler yanlız ve yanlızca gerçekci insandır. maddelere maddesel yaklaşan çıkarları uğruna insanların fikirlerini harcamayan insanlardır. annemizdir, ablamızdır, teyzemizdir.
başörtüsü eskiden beri kullanılan bir şeydir, türban ise içinde olduğumuz yüzyılda fransa vb. ülkelerdeki eşarp-türbanvari şeylerden özenilerek demode* başörtüsüne modern bir alternatif olarak sol görüşlü yöneticilerimiz tarafından getirilen bir şeydir.
ikisi de özünde aynı şeydir.
yani çoğu bilgisiz kişi tarafından sanıldığı gibi "biri türk diğeri arap kültürü" değildir..
bilmeyenlere ısrarla söyleyelim, anlamayanları-anlamamakta direnenleri stir edelim. onlar adam olmaz zaten.
baş örtüsü:ninelerimizin yıllardır başına örttüğü ve nedense bize hiç de ters gelmeyen ve hatta karşı çıkmayı aklımıza bile getirmeyen giyim aksesuarı.
türban:baş örtüsünden hiçbir farklı olmayan sadece bağlama usulü daha farklı olduğunu düşündüğüm aksesuar.tek farkı simgesellik ve takiyedir.
anlatmaktan dilimizde tüy bitti, amaçlarının kadının başını örtmesi değilde bu işten rant çıkarmak peşinde olanlar ise hala anlayamadı, amaç ülkeyi kargaşaya sürüklemek. benim teyzemde, rahmetli anneannem, babaannemde başını örterdi ama türban takıp bunu siyasi bir simge olarak sunmazdı bilmem anlatabildim mi. yani karşı çıkanlar başörtüsüne kesinlikle karşı değiller, şimdi ne diyeceksiniz, yani dinsiz değiliz,hem türban görüntü olarak da o kadar çirkin bir görüntü ki ama başörtüsü ile örtenlere ne kadar yakışıyor.
türban ile kuran'daki ayetlerin bir alakası yoktur. hadi hepsini bırakın türban fransızca kökenli bir kelimedir. kuran ise arapça indirilmiştir. türkçe kuran'larda ise ortada kötü bir niyet yoksa türban kelimesinin geçmesi imkansızdır çünkü bu kelime dilimize gireli 10-15 yıl olmuştur. yani biz 10-15 senelik müslümanlar değiliz ki kuran'da türban diye bir kelime olsun. haa eğer sen akp müslümanıysan bilemeyeceğim...
başörtüsü örten anneden babadan görerek taktığı için örtünmenin mantığını ne yazık ki anlamak bir yana üstüne hayatında kafa dahi yormamıştır. türban takan ise kurandaki ayetten haberdardır en azından, öyle haberdar ve mantığını kavramıştır ki türbanını iyi bir kariyere, bol paraya ve hayat güvencesine tercih etmeyip üniversiteye girememiştir örneğin.
ayrıca başörtüsünün aksine türban, üzerinden bu ülkedeki pek çok kişiye laf sokabileceğiniz mümtaz bir değerdir.
ikisi arasındaki en büyük fark köyünde başörtüsüyle inek falan sağanın efendi efendi yaşıyor kabul edilip, türban takanın doktor olmaya çalışmasından dolayı rejim düşmanı olarak görülmesidir.
ikisini takanın da üniversiteye girememesini göz önünde bulundurunca ve türban-başörtüsü ayrımı üzerinden üniversitelerdeki yasağı haklı çıkarmaya çalışan çemişlerin varlığı da hesaba katılırsa türbanın ülkedeki gerizekalı potansiyelini açığa çıkarmada kullanılabilecek bilimsel bir ayraç olduğu da açıkça ortaya çıkıyor.
başörtüsü takanlar efendi efendi yaşarlarken türban takanlar kafalarına o garip nesneyi takıyorlar diye maaşa bağlanırlar. kocaları ihale alır. zengin olurlar. sonra da garip bir şekilde, çocuklarımızın kursağından helal para geçiyor, diye düşünürler.
deniz baykal'la bedri baykam arasında ne kadar fark varsa o kadar fark vardır efendim. kıytırık bir estetiği saymazsanız hiç kabilindendir anlayacağınız.