ludwig van beethoven, 240 yıldır şöhreti devam eden, hala bugün ders olarak okutulan bir müzisyen. hakkında 6 sayfa entry var.
tuğçe gendigelen, 36 gün önce ortaya çıkmış bir kız. hakkında 33 sayfa entry var.
hep bu, kızların gereksiz "bu çirkin ya, ben daha güzelim" tripleri, erkeklerin de prim yapmak, kızlara yaranmak için "buna güzel diyen kız görmemiştir" bik bikleri yüzünden bu kadar konuşuldu bu kız amk.
kendiniz yarattınız, siz meşhur ettiniz, şimdi de "öff yeter abi yeaa bıktık" çekmeyin.
orjinal olayım derken bu akşam ki performansıyla, şarkıyı adeta katletmiştir. bağırmamıştır, amiyane tabirle anırmıştır şarkı boyu. caanım sese yazık, bu hunharca kullanımla tez can verebilir.
son performansıyla olmadı bacım tepkilerine gark etmiş oynak avrat.
az önce izledim muhabbeti. şarkının klitorisini dillemiş resmen. sözleri değiştirmesini geçtim show yapacağım diyerek sözleri duyuramamış. hani daha hamsın demek ki bu gösteri işleri için. olur böyle şeyler diyoruz.
sözlükte başlığını görene kadar haberim bile yoktu varlığından. kompleksinden kurtulsa belki bi bok olabilirmiş. yok arapça yazdım yok hintçe yazdım, kendi yorumumu kattım zart zurt. hintçe ne yazdın diyolar "hele vela velvela" diyor resmen. siktirsin gitsin yani, pek güzel de sayılmaz zaten. bir de bazıları güzel demiş buna swh yüzü güzel değil, vücudu iyi. uzun ve kabarık bi saçı var, berbat kombinasyon. en fazla seksi olur bundan. eyyorlamam bu kadar hadi hayırlı işler.
sozleri salliyorum yerine arapca hintce sarki soyluyorum diyen kari.
ben kucukken yapardim anne bak ingilizce sarki soyluyorum diyip sacma salak kelimelerle show yapardim dansli mansli.
hadise'nin haseti sebebiyle elenen gendigelen'dir. hadise, kendisinden daha çok konuşulmasını hazmedemeyip, "ben bu şarkıyı ezbere biliyorum. sözleri yanlış" diyerek ve bu iddiasının ısrarla üzerine giderek elenmesine sebep olmuştur. kusura bakmasın ama, ebru gündeş, hadise'nin bu yorumundan sonra tercihini değiştirmiş ve diğer yarışmacıyı seçmiştir. yoksa tuğçe ile en azından 2 tur daha gitmeyi planlıyordu, eminim.
bir de ayrıntı; geçmiş turlarda olduğu gibi mini etek giymeyince, seyirci desteğini kaybetmiş oldu. etek giyseydi, seyirci hem sahneye çıkarken, hem de şarkısı bittiğinde coşkuyla alkışlardı. bu da jüriyi etkilerdi. millet olarak mini eteği seviyoruz hacı. yapacak bir şey yok.
velhasıl. çirkindir, şımarıktır, antipatiktir vs. hepsine kabul. ama kim ne derse desin sahneye yakışıyordu. o değil de, yarışmada sahnesi izlenecek kimse kalmadı amk. alayı durduğu yerde sallanan hacıyatmaz gibi, gereksiz nağmelere boğdukları şarkıları söyleyen tipler. he amk. çok güzel sesiniz, he. sahneyi titretemiyorsan, kusura bakma, asla ilerleyemezsin.
o ses türkiye yarışmasından dün itibariyle elenen yarışmacı. dünkü performansıyla kendisiyle ilgili yaptığım yorumda (#22070160) bir faktörü gözden kaçırdığımı hatırlattı kendisi. o da yabancı dile olan hakimiyeti.
ingilizce bölümü okuduğunu göz önüne alarak, rengarenk yorumunda bir bilinç var olduğunu düşünmüştüm, az da olsa. Ama dün ortaya çıktı ki, tuğçe aslında odasına kapanıp ayna önünde belki yıllarca prova yaparken kendisini birden sahnede bulmuş küçük bir kız. kötü mü, bu alandaki insanları temsil etmesi açısından bile bence iyi oldu. sahnedeki yorumcunun egoist olmasının gereklilik, doğal bir sonuç olduğundan bahsetmiştim ama özellikle ilerlemesinin kendi koçu ve eğitmeninin elinde olduğu bir aşamada bunu ortaya çıkartmanın yanlış olduğunu dün ispat etti ve sesi güzel ama performansı en fazla iyi denebilecek bir rakip karşısında elendi gitti.
gökhan özoğuz un dün dikkat çektiği ve telif haklarıyla ilgili çalışan biri olarak benim de o konuşana kadar dikkatimden kaçan bir detayı da burada paylaşmak lazım. söz ve müziği beraber umuma arz olmuş ve genel olarak bilinen bir eserde değişiklik yapmak, o eser sahibi olan söz ve müzik yazarının manevi haklarına zarar veren bir durum ortaya çıkartabilir ve bu durumda eser sahibinin tahrifat yapanlar hakkında dava açma hakkı doğar. bu sebepten ötürü tuğçe nin bu aşamayı geçse bile istediği şekilde asla ilerleyemeyecek olmasını da özellikle not etmek gerekir bence. tüm bunları göz önüne aldığımda da çok şanslı ise sonradan yitip gidecek bir albüm çıkartabilir ama ileriki o ses türkiye lere tekrar katılarak ve seçtiği jüri üyesinin yönlendirmelerine bağlı kalarak, yani uzun bir çalışma evresinin sonucunda makul bir yerlere gelebileceğini düşündüğüm yetenekli insandır kendisi.
yaptığı abidik gubidik bir şeyi dahi cool bir şeymiş gibi lanse ederken juri tarafından hadi lan denilen kişidir. ebru gündeş in değil kendi istediği şarkıyı söyleyeceğini belirtince ebru gündeş bozulmuş gibi görünüyor. iz bırakan bir şarkının sözlerini kendince değiştirip sonra da yok ben gırtlak kattım yok biraz kendi yorumumu kattım dersen sonucu bu olur. işte bunlar hep aşırı öz güven.