tutunamayanlar

entry781 galeri20 ses1
    451.
  1. son yıllarda ergenlerin hoşuna gitmesiyle sürekli yargılanan eserdir. hayatında okuduğu ilk kitap tutunamayanlar olan bir kişi tarafından tam olarak algılanamaz. içindeki geniş edebi kaynaktan birkaç söz anlayıp yine de sever bu ergen kişi. her ergenin kendini tutunamayan sanması da aynı sebeplere dayanır. içinde bir-iki disconnectus erectus özelliği bulan her ergen kendini bu türden biri sanar.

    gelelim olayın asıl yüzüne:

    selim ışık denen karakter en bilindik ve sevildik tutunamayandır bu ergenlerce. aklımda kalan bir cümlesini paylaşıyorum izninizle: ''ben tutunmayı bile becerememiştim.'' halbuki efendiler, çok da güzel becermişti tutunamamayı! burhan'dan, metin'den, süleyman kargı'dan pek az farkı vardı. onlardan daha romantik ve daha bir arayış içerisindeydi sadece. ve onlardan daha çocuk. bu da onun tutunamayan namını elinden alan bir durumdur.

    kitabın asıl tutunamayanı turgut özbendir, hiçbiriniz fark etmese de. işte gerçek bir ''tutunamamayı bile becermiş kişi''. ne olduğunun hiç ama hiç farkında olmayan, selim'in geçmişinin peşinde koşup duran, kendi iç acısını daha tanıyamayan, gündelik işlerle yorulup duran, kayda değer hiçbir şeyi olmayan, basit bir örnek olarak ''kitap okumayı hep planlayıp, sürekli baştan bir kitaba başlayıp, 5-10 sayfa dahi olmadan sıkılan'' bu şahıstır gerçek tutunamayan!

    yani dostlarım elbette ki ben de sizdenim diye bağıran hiçbir ergen elbette ki tutunamayan olamaz.

    bir yandan da dostlarım her insan biraz tutunamayandır.

    o yüzden bırakın hala bu yok sen tutunamayan değilsin, yok şu tutunamayan değil, yok ben tutunamayanım demeleri. zira ne oğuz atay ne de bu büyük eseri sizin seviyenizde değildir.

    kitabı okuyun, sizden parçalar bulduğunuzda ister hüzünlenin ister gülün, hazzını alın ve sonra o sıradan hayatlarınıza devam edin.

    saygılar ve sevgiler.
    1 ...
  2. 452.
  3. --spoiler--
    Cennet, muhallebiden duvarlar demek değildir sayın yetkili! Cennet, insanların birbirlerini dinlemeleri demektir! Birbirlerine aldırmaları, birbirlerinin farkında olmaları demektir. Sen beni dinleyeceksin sayın yetkili. Benim reyimle oraya geldin; bana kulak vereceksin. Yanımdan hışım gibi özel muhafızların ve kurşun işlemez camlı arabalarınla rüzgar gibi geçmeyeceksin. Öyle sahte bir samimiyet de istemiyorum, benimle el sıkışırken resimler çektirmen gereksiz..
    --spoiler--
    2 ...
  4. 453.
  5. bir dönercinin döner bıçağını tutamayıp yanlışlıkla kızını doğradığını anlatan kitap.
    0 ...
  6. 454.
  7. insanın yüreğini bazen mengene gibi sıkan bazense içinden yanık kokuları yükselten bir anı/ anıyı çağrıştırıp gönlüne bir kova su döken kitap.

    öyle ince bir mizahı var ki, okurken gülümsediğin ve nereden çıktığını anlamadığın yerlere savrulduğun oluyor.

    ama zor kitap, çok zor kitap hem de. kendimden bir şeyler buldum, bulmasam mümkün değil ilerleyemezdim zaten ama; en çok da kendine anlatırken bile sıkıldığın, rahatsız olduğun durumlar vardır ya, onu sana zorla anlattırması, düşündürmesi zorladı beni.

    --spoiler--

    özellikle de Turgut'un Selim'in intiharını öğrendikten sonra yaşamına devam etmesi ve bu yüzden kendini suçlaması çok tanıdık bir histi benim için.

    ve tabii ki olric... kitabın en iyi bölümleri, olric ile Turgut'un dolu dolu geçen son yolculukları ve Selim'in günlüğü kısmıydı bence.
    --spoiler--

    "azım olric... azımsanıyorum. azım sanıyorum..."
    4 ...
  8. 455.
  9. 456.
  10. Bu hayatta kaybeden olmaktan daha kötü bir şey varsa o da tutunamayan olmaktır.

    Zira kaybeden kazanmanın künhüne varmıştır bir kez. Yeniden başlayabilir. Yeniden kazanabilir.
    Ama tutunamayan ezeli ve ebedi kaybedendir aynı zamanda.
    2 ...
  11. 457.
  12. pahalı bir roman sanıyordum taa ki "gülün adı" nı okuyuncaya kadar.
    6 ...
  13. 458.
  14. Oğuz Atay'in edebi eseridir. Aşırı derecede sıkıcıdır. Nasıl biyecek bilmiyorum 2yilda 110sayfa okuyabildim.
    7 ...
  15. 459.
  16. uzun süre önce okuduğumve gayet hoşuma giden kitap... kitabı okumayıpta orda burda birkaç cümle paylaşanlar yazık ediyor.
    9 ...
  17. 460.
  18. ara ara okumaya başından başladığım eserdir.
    şimdiye kadar en fazla 140. sayfaya kadar dayanabildim.
    haftaya 4. ye girişeceğim kısmetse, bu sefer hedef 200.
    8 ...
  19. 461.
  20. --spoiler--
    Kötülükten ancak kötülük çıkar. Bayağılık insan ruhunu
    öldürür. Elbette, çok gelişmiş milletler, kötülükten de bir şeyler çıkarıp, onu az gelişmiş milletlere ihraç etmek yolunu bilmektedirler. Kötülüğü rasyonalize edip, ya da sanat eserlerinde dondurup, hayata ait bir canlılık bulmaktadırlar kötülükte. Burada, tek korunma yolu, kötülüğün üstünden akıp gitmesini sağlamaktır. Benim gibi, az gelişmiş bir ilkokul öğrencisinin de başarabileceği tek şey buydu. Kötülüğe kayıtsız kaldım; ona içimde yer vermedim. Kara ekmeği yemek zorundaydım; ama kötü şiiri okumadan da yaşayabilirdim.
    --spoiler--
    1 ...
  21. 462.
  22. bu kitabin tamamen sindirilmesi için gereken sure en az 5 aydir. yoksa kitap bittikten sonra 1 hafta içinde unutur ve oguz atay değil
    de canan tan okumuş gibi olursunuz.
    1 ...
  23. 463.
  24. bu kitabin tamamen sindirilmesi için gereken sure en az 5 aydir. yoksa kitap bittikten sonra 1 hafta içinde unutur ve oguz atay değil
    de canan tan okumuş gibi olursunuz.
    edit: eksileyen arkadaşlar canan tan ile bir mi gördünüz oğuz atayi?
    2 ...
  25. 464.
  26. bir türlü alıp okuyamadığım kitap.
    0 ...
  27. 465.
  28. hayat tutunamayanlar öncesi ve sonrasından ibarettir.
    2 ...
  29. 466.
  30. yalnızlığın kişiye ne tür şeyler yazdırdığını bize en iyi gösteren; psikolojik tespitleri, ince mizah ve akıcılığılya kendine hayra bıraktıran bir kitaptır.
    akılda kalan bazı kısımları;

    --spoiler--
    ...takım elbisemi giyeyim de beni vatandaş sanmasınlar.
    --spoiler--

    (bkz: bat dünya bat)
    1 ...
  31. 467.
  32. bu kitabı her okuyan kişi kendine bakmadan ve kitabı anlamadan '' ben görkemli tutunamayanım '' diyor . bu büyük bir komedi. kitap süper, yanlış anlaşılmasın . o ayrı konu .
    1 ...
  33. 468.
  34. 469.
  35. zor okuduğum kitapların başında gelir. uzunluğundan değil de, içeriğinden dolayı bu. değişik bir zamana denk gelmişti ve okuduklarımı sindirirken zorlanıyordum, yavaş yavaş okudum. kitap bittikten uzunca bir süre sonra da başka bir kitap okuyamamıştım. agorafobikinsan "hayat tutunamayanlar öncesi ve sonrasından ibarettir." demiş, kısmen benim için de böyledir. kendimi tanırken edebiyatın, özellikle oğuz atay'ın katkısı yadsınamaz derecede fazladır.
    1 ...
  36. 470.
  37. Hayatlarıyla yanlış olanların, ölümleriyle doğru olmalarına imkân var mıdır?

    Tutunamayanlar
    0 ...
  38. 471.
  39. Hoca ipne misin gavat mısın ya her şeyi geçtim adam mısın sen bir de salak salak laf yapıyon ağzını siktiğim olayın notunda değilim hak yiyorsun kağıdı okumamışsın üstünde bir çizik bile yok 3 hafta sonra nerden hatırlıyon puanı daha adımı bile bilmiyorsun kağıdın önüne arkasına bakıp puan verdin resmen birde itiraz edince suçlu olduğun belli ya nasıl atara geliyrosun yok şu kadar yıllık hocayım bana mı öğretiyon okumayı fln lan dalyarak adam gibi okusaydında öğretmeseydik keyfine göre kafadan puan veriyon sizin gibi hocaların ben taaaa saygımızdan bir şey demedikçe orda iyice laf yapıyorsun aha burdan böyle söverim bende oh rahatladım.
    0 ...
  40. 472.
  41. Türk edebiyatında kurtuluş savaşını anlatan mihenk taşlarından biri olan roman.
    1 ...
  42. 473.
  43. "artık bu yalancı dünyayı beğenmiyorum. çiçeklerden papatyayı, insanlardan selim'i beğeniyorum."
    4 ...
  44. 474.
  45. Ankara EGO hattı iş çıkışı saati yolcuları.
    2 ...
  46. 475.
  47. okuduktan sonra oğuz atay'a hayran olduğum ve beni en çok etkileyen kitaptır. hele noktasız virgülsüz 150 sayfa kadar bir bölüm var. oğuz atay sabırla okuttu bize.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük