karga bokunu yemeden kalkıp ankara' ya giden hem de yanına kargayı da alan, kılavuzu karga olanın başı boktan cıkmaz misali şimdilerde ankaranın soguk havasında surunen aşık kuzen.
o kadar tsm'nin arasında kendisi haggard broşürleri dağıtırken herr mannelig isimli parçayı söyleyerek mest ettiğimi tahmin ettiğim kişi. kendisiyle bu zirve yetmemiştir, bir dahaki farzdır diyorum.
ankara ben değil duvarlar sarhoş zirvesine teeee istanbullardan gelip bizleri mesut ve bahtiyar etmiş yazardır. muhabbeti yakınen de pek sağlamdır. bir dahaki zirveye yine beklediğimiz, "gözümüzü yolda koma e mi?" yazarıdır.
kendisine söylemedim ama bir anda acayip sevmemin nedeni, hal ve haraketlerinin hatta tipinin de benim eski bir dostuma acayip benzediğidir. yoksa onda öyle bir artı meziyet yok yani. bildiğiniz sıradan bir adam.*
uykusuz olunca çok küfür eder. isyan çıkarır. dert yanar. ankara ziyareti onu "acıların çocuğu emrah mode on" haline getirmiştir. bir de devedikeninin arabası küçükmüş. araba dediğimizde ticari araç sınıfında bir jip. allah kahretmesin seni tuci.
devamlı "tuçi tuçi" diye seslendim hep, bir şey de demedi. itiraf; adını gitmesine 10 dakika kala öğrendim. tamam bir şey deme, kabul ediyorum ne mal olduğumu*
bomba olay ise uyuma şeklidir. sanırım amca tarafından bir spider-man'lık geliyor. zira odaya girdiğinizde kendisini elini pençe yapmış ve duvara geçirmiş, tırmanmaya hazır bir halde uyuma modunda yakalayabilirsiniz. ağlarını çok aradım ama bulamadım.
beni can evimden vuran,yarılı vaziyette bırakan ve dahi yaralarıma tuz basan insan,
lan ne umutlarla gelmiştim oysa seni tanımaya...insan bi amorti felan getir yanında teselli ödülü babında...tucimaniamış muhmut dicem olum artık sana !!!
ankarada da kurtulamadım senden başka birşey demiyorum utanmadan bir de kabını kacağını toplamış gelmiş istanbullardan fakat kanatçıdan erken kovulunca koyamadık yemeklerini affetsin artık istanbul' da telafi edeceğiz *
muhabbetine doyum olmayan oğlum sen öteki eşinide * al gel bu taraflara dediğim insan. hayata karşı olan duruşu, benimsediği prensipleriyle ve insanlara verdiği değerle ben de ayrı bir yere sahip olmuş olup, sevdiceğini "22 sene bekledim ben" onu sözünü söyleyerek bana anlatmasıyla iyice taktir ettiğim yazar. **
bir de babaannesinin kendisini kevin nashdiye sevdiğini öğrenmemle beni gülmekten öldüren uuser.
mania imparatorluğu'nun batı cephesi kralı. nerdeyse 1 yıldır görüşelim görüşelim diyorduk bu güne kısmet oldu. o güne yani. o gün de 2 aralık, zirve günü. sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi geyiğe başladık hemen. "keşke aynı şehirde yaşasaydık" dediğim yazarlardan biri, kardeşim. 1. yaş zirvesinde görüşeceğiz daha....
rüyasında spider man i görmüş olan yazar. kaderin cilvesine bak ki maalesef onun gibi yetenekleri yok, halbuki o saf kalbiyle bizi bütün dertlerden kurtarabilir, kurtarıcımız olabilirdi. pek bi cana yakın, güler yüzlü, delikanlı yazar. tanıştığıma memnun oldum.
zirvede sürekli sevimli sevimli bir şeylerden şikayet etmiş yazardır * .ayrıca iyi bir gözlemcidir de kendisi. eğlenirken eğlendirmiştir. her açıdan zirvelere gelmediği taktirde eksikliği hissedilebilecektir. tanıştığıma memnun olduğum yazar.
ankarada tanışma fırsatı bulduğum iri bünyeli,uzuun saçlı,bolca gülümseyen arkadaşım.nickimi ilk duyduğunda fransızca zannederek bir an g.tümün kalkmasına neden olsa da gerçekleri açıklayınca o havayı kaybettik birden*.bunu saymaz bi daha bekleriz,olmadı bir istanbul zirvesinde görüşürüz di mi efendim.
zirvede gayet efendi bir şekilde yanıma gelip kibarca "alas beni döver misin ?" diye sormuş, bu narin hareketine " tabii canım" diyerek yumruklarımla karşılık vermişimdir. kolu sızım sızım sızlarken o kadar mutluydu ki ağlıyordu, benim de gönlümden koptu bir tane de karnına geçiriverdim. sen istersin de ben yapmaz mıyım tuciciğim...bu arada benim de nickimi ala$ sanıyormuş, ona da bir anlam veremedim neyse...
edit: amnezik olduğum için diyaloğumuzu çarptırdığım konusunda uyarı aldım. efendim kendisi bana "beni döver misin ?" değil, "bana bütün gücünle vurur musun ?" şeklinde yöneltmiş soruyu. eh tabii nasıl "hayır" denebilirdi ki bu ricaya. ama ben de jestimle karşılık verdim, o kadar ki omzu düşmüş. bir nebze de olsa dileğini yerine getirebildiysem ne mutlu bana...
bak sözlük artık bıktım ben bu yazardan valla nereye gitsem karşıma çıkıyor yahu alla alla bir de seni döverim bak diye tehdit ediyor beni ya sözlük, o degil yanımda mesaj yazması zaten bir olay neymiş ben bakmayacakmışım bakmadım zaten gözüm kaydı vallahi billahi ne yazıyodu ya bir dakika aklıma gelirse yazarım ama yok şimdi deşifre etmiyim seni mazallah kafama patlatırsın acillik falan olmayayım sonra neyse hadi asitime selamlar ederim. *
sakalı ve bıyığı kesince kime benziyeceğini çok iyi tahmin ettiğim kocaman adam. saçlarını üç buçuk yıldır kesmiyormuş. yav kesmiyon bari tara, fön çek olmadı parlatıcı birleyler sür. ne o öyle halkada ki kız kuyudan çıktından sora kuruyan, sönük, mat saçları gibi.
uzun zamandır yazdıklarını ve hakkında yazılanları okuduğum ve tanışmak istediğim yazar arkadaşımdı. sonunda kısmet oldu da 9 aralık maksat muhabbet zirvesi'nde biraraya gelebildik, pek de memnun oldum şahsen. çünkübu arkadaşla aynı ortamı paylaşıp da eğlenmemek mümkün değil. özellikle melankolik ile karşılıklı yaptıkları dansta petek dinçöz'e taş çıkarttılar vallahi.*
yazıklarını beğenerek takip etmeye devam edeceğim ve yine yeni zirvelerde görüşmeyi dilediğim heybetli yazar.*