insanın bu dünyadaki en büyük sınavlarındandır. Takip mesafesi bırakınca orospu çocuğunun biri araya giriyor, takip mesafesi bırakmayınca sen orospu çocuğu gibi öndekinin götüne girmiş oluyorsun. kısır döngü amk.
ister yaya ol ister araç kullan, farketmez. Her an kendini bilmez biri çıkar karşına.
Daha demin şeridimde seyir halindeyken ve yol çift şerit olmasına rağmen arkamdan ısrarlı bir korna duydum. Noluyoruz derken yanımda belirdi malum araç. içinde orta yaştan hallice bir bunak eliyle sağ tarafı işaret etti. Lan ne diyor bu derken ani bir manevra ile önüme kırdı aracı. Son anda kıvrak bir manevrayla kafa kafa girmekten kurtardım.
Sinirlendim haklı olarak. Camı açtım , napıyorsun dedim.
Meğer herif sağa dönecekmiş! Ve aksiyon olsun diye sanırım benim önüme kırarak bunu gerçekleştirdi.
inip kırayım bir taraflarını dedim de, yanımda oturan annem engel oldu.
Sen bir şey yapmadan, agresif olmadan ilerlesen de böyleleri yüzünden çileden çıkıyorsun bu memleketin yollarında.
Eğer istanbuldaysanız gecenin 2 sinde bile trafikte durmuş olarak görürsünüz kendinizi. Ve eğer yollarda çok vakit harcarsanız ne kadar ilğinç insanlar oldugunu görürsünüz. (bkz: arabanın içinde pet şişeye işemek).
Türkiye'de hayvan gibi selektör yapmak ve kornaya abanmaktır. Gürültüye ve psikolojik sorunlara maruz kalmaktır. Avrupa'da klakson çok çok sorunlu durumlarda kullanılır. Ayrıca klakson kullananlar pek hoş karşılanmazlar. Kültür ve görgü meselesi sanırım.
köprüde, kaliteli bir müzik eşliğinde sallabaş olmama yol açan delirtici yoğunluk. "yandaki manyağa baah lan." derse yanınızdaki insan, anlayın ki o tip benim. *
Bütün araç kullanıcıların kendi aralarında yazısız, imzasız, kağıtsız toplu bir sözleşme yaptıkları ve bu sözleşmeyi kabul ederek yola çıktıkları durumdur.
