fransa-almanya fransa-türkiye olsa kızmayacağım ama irlanda gibi tam yükselişte olan, bir heyecanı gayreti olan başarıları çok az olan bir ülkenin bütün halkının emeklerini harcamış, hayallerini yıkmış hatta hislerine tacavüz etmiştir. Bana göre dünyanın en iyisi şimdinin en rezili. Aragones sana ırkçı söylem yaparken haksızken şimdi senin ondan farkın kalmadı malesef.
kendisinin yaptığı hareketi semih veya nihat yapsa ve dünya kupasına gitsek sevinirdik diyenlere katılmıyorum. kendimizi irlanda yerine koyarsak durum daha iyi anlaşılır sanırım.
topu elle kesmiş olmasına rağmen gözümdeki değeri zerre sarsılmamış futbolcudur kendisi. bir dünya kupası play off maçı, son dakikalar, kıçına kadar terlemişsin, elle topu alıyorsun hakem görmüyor, rakip savunma oyuncuları ne b*k yiyorsa o esnada, elle oynandıktan sonra top gallas'a gidiyor o da tamamlıyor. yok emek çalmışmış da yok falan da feşmekan. lan bi gidin işinize hep ahlak hocası kesildiniz başımıza. ben daha çok çalıştım hak ettim bu maçı diyen adam uzatmaların sonuna kadar maçı diken üstünde bırakmaz. henry'den yeni deparlar bekliyoruz efem.
dün gece yapmış olduğu hareket kendisine hiç ama hiç yakışmamış futbolcu. Aşağıdaki linki ziyaret etmenizi öneririm.Hiçbir maçın önemi evrensel değerlerden daha üstün değildir.
yaptığı hareket bu kadar büyütülecek bir hareket değidir. dünya futbolunda elle top
düzeltip veya gol atan tek kişi henry değildir. ilk değil ve son da olmayacaktır.
bunlar futbolun içinde olan olaylar. tabi ki rakip takımın yerine kendini koyduğunda
bu bir emek hırsızlığı olarak gözükebilir. hatta 'lan henry ne olurdu eline hakim
olsaydın, yazık be kardeşim, yuh sana' diyebiliriz. ama sonuçta sahada adaleti sağlaması
gereken, yani olayı görmesi gereken kişi hakem. aynı şekilde irlanda atak yapsaydı ve
mesela robbie keane o pozisyona girse onun elle topu kontrol etmeyeceğinin garantisi
varmıydı? şu bir gerçek ki en efendi futbolcu bile kazanma hırsından dolayı ufaktan
da olsa şeytana uyar. refleks ya da kazanma hırsının verdiği düşünce. biz ne futbolcular
gördük. adam elle gol atıyor, maçtan sonra pozisyon çok açık el olmasına rağmen
'yok öyle birşey, ben omuzla aldım nizami gol' diyebiliyor. henry en azından bu yüzsüzlüğü yapmamıştır.
çok büyük ayıp etmiştir. kendisine tavır koyduğumu kısa mesajla ilettiğimde, "abi nolur affet, bir daha olmayacak!" diye yalvardı. bu seferlik affettim. siz de affedin hadi.
yukardaki maçı çeviren adamın vatandaşıdır. fransızlar böyle şeyler yapabiliyor arada..
bir de şöyle bir olay var ki; yolda görse yüzüne bile bakmayacak olan bir fransızı, yıllarca türkiye'de oynamış, şampiyonluklar görmüş bir türk ile kıyaslayıp, kendi vatandaşını elin oğlu karşısında küçük düşürmeye çalışanlar var. utanın kendinizden. 'ama biz geyik yapıyoruz.'
thierry henry topu el ile kontrol etmiştir. refleks diyenlere ağzımla gülmüyorum. yolda yere düşsem elini uzatıp da kaldırmazsın. çünkü rakibinim bu hayatta ve vatandaşız!
hırsızların sevildiği bir ülkede sevilmesi doğal olan yetenekli futbolcu.
henry, mükemmel bir forvet ama başarılı kariyerine kocaman bir gölge düşürdü... irlanda yerinde biz olsaydık bugün henry için aynı savunmalar söylenir miydi acaba canlar?
cezayir - fransa eşleşmesi dileğiyle... "el"inize verebilirler dikkat.
suçlanmaması gereken eski forvet, şimdilerin sol açığı. Bırakın allah aşkına biz portekizle play off oynuyor olsaydık ve tuncay eliyle kontol edip ardaya gol pası atmış olsaydı bu kadar tepki mi gösterecektik? ben de dün hayvanlar gibi irlandalıydım fakat futbol bu. her nasıl dünya kupasına bir 'el' topuyla damga vurulmuşsa dünya kupasına gidecek takımı da böyle şans ve uyanıklık faktörleri etkileyebiliyor. herkes sahada kazanmak için her şeyi yapar.
fransız futbolunun en iyi forvetlerinden birisidir kendisi. ancak şaşırdığım tek bir şey var. yaşı ilerlemiş olmasına rağmen hiçbir türk takımıyla adı anılmamaktadır. bu beni endişeye düşürüyor. türk medyası mübalağa sanatından vaz mı geçiyor? sorusunu aklıma getiriyor....
bir refleks (veya değil) sonucunda yaptığı asistle, kendisinden 3 sayfa bahsettirmiş futbolcu.
el olayından bihaber, "vay mınakoyim adamlardaki şansa bak, uzatmalarda çevirmişler maçı" gibi cümleler sarf ederek izlediğim maç özetinde, henry'nin topu aldığı pozisyonu tekrar tekrar gösterdiler. "topu çok iyi kontrol etti galiba" diyerek, bir yandan da ekrana odaklaştıktan sonra videoda bir anda çıkan canavarlı videolardan birini izlediğim korkusuyla ekrana dikkatli bir şekilde bakmaya başladım. neyse efendim, pozisyon ve pozisyonun tekrarlarının geçmesine rağmen -canavar felan da çıkmadı bu arada, eheh.- , ben niye pozisyonu ısrarla göstermelerine hala anlam verememiştim. videoyu geriye aldım, allah bilir kaçıncı izleyişten sonra henry'nin el olayını görebildim.
olayın refleksle uzaktan yakından alakası yok. videoyu izleyenler de, henry'nin o pozisyonda kolunu oynatarak topa sahip olduğunu rahatça görebilirler. yani "topun henry'nin koluna doğru gelmesi, henry'nin kolunu çekmek istemesi ancak başaramaması, dolayısıyla topun kola çarparak onun önünde kalması" gibi bir durum burada söz konusu değil. henry burada büyük bir çakallıkla topu önüne alıp, iyi de bir pasla güzel bir asist yaptı.
ancak bu olayı büyütüp, "hayal hırsızı", "şerefsiz, çirkef", "pis fransız, bütün milleti böyle ibne bunların" gibisinden laflarla süslemenin anlamı yok. futbolda her zaman yaşanan şeyler bunlar. bugün böyle bir olay olur, yarın adamın teki topu avuçlar, gider sektire sektire gol atar. lakin bu, sana hiç bir şekilde adamın kendisine ve milletine sövme hakkı vermez. belki pozisyonu görmek görevi olan hakeme, pozisyonu görmediği için biraz çıkışırsın. ama yine de, adam hakemi kandırdıktan sonra senin yapabileceğin bir şey yok ne yazık ki.
henry'e olan bir hayranlığım felan da yok. he klas oyuncudur, yaşadığım gün sayısı kadar güzel gole sahiptir belki, o ayrı.
dunya'nin gelmis gecmis en iyi forvetlerinden birisidir.
irlanda'nin hakki yenmistir dogrudur, ama adamin elle dokundum diyecek hali yok, heleki boyle onemli bir macta.
baraj macini oynayan turk milli takimi olsaydi ve boyle bir hareketi bizimkilerden biri yapsaydi, ve bu hareket sonrasi biz dunya kupasina gitseydik durum ne olurdu.
yok haram bu dunya kupasi biz gitmeyelim mi diyecektik?
98 yılında bana göre şanslı maçlar sonucunda kazanılan bir dünya kupasının sahibi olduğu milli takımda oynardı. o milli takımı sevmezdim ancak o milli takımda tek tek beğendiğim oyuncular da olurdu. bunlardan biriydi henry. çünkü arsenaldeydi. henry arsenaldeydi, arsenal henry'ydi.
04-05 ve 05-06 sezonlarında ispanya la liga'da kazanılan şampiyonlukta bana göre bir çok maçta şans faktörüyle kazanan bir barcelona vardı. zorlandığı her anda mutlaka şans yüzüne güldüğü için sevmezdim barcelonayı da. sonra gidip henry'yi arsenal'den kopardılar. sayesinde barcelona nefterim arttı. "henry'den ne istediniz?" dedim. bırakın adam ingilterede oynasın işte. sevmediğim kulüp ve milli takımda oynasa da yine de henry'yi sevmeye devam ettim. barcelona'da arsenaldeki gibi tek adam olmamasına rağmen sessiz sedasız işini görüyordu.
Ama dün gece nefret ettim henry'den. asistte topa elle müdahele ettiğini görünce değil. gol olduktan ve maç bittikten sonraki sevinçlerini görünce nefret etmeye başladım. top eline çarpabilir, gol atabilirsin. ama en azından milyonlarca kişinin önünde suç işlediği için birazcık yüzü kızarır insanın. Robbie keane'in boşa giden çabası, Damien Duff'un ciğeri patlayacak kadar koşması, hepsini tek bir el hareketiyle pasifize etti.
Bir de maçtan sonra "hakem görmedi ben de devam ettim" açıklaması yapmış. yani hakem görmediği sürece her şey mübah.
irlanda'dan katoliklere, katoliklerden celtic'e,... hepsi dünya kupasında kulaklarını çınlatacak henry'nin.
mükemmel bir topçudur. tanrının yıllardır boşta kalan elini kullanarak golü atmış ve takımını rüya gibi bir alana taşımıştır. sadece takımını ve arkadaşlarını değil, bütün fransayı, cezayiri, afrikadaki kolonilerini, pasifikte bir kaç adayı ve istanbul fransız kültür derneğini sevince boğmuştur. karşılığında ne kaybetmiştir?
onur, ahlak, dürüstlük?
bence değer. alpay gole giden hırvat oyuncuyu düşürmemiş, ağzımıza sıçmış, elenmemizi sağlamış ama fair play ödülü alıp şöminesinin üstüne koymuştu. şimdi kim hatırlıyor kendisini? hanginiz o değil de bir alpay vardı ne oldu ona geyiklerinden öte merak edip adamı arıyor, alpay, olum açmısın açıkta mısın, var mı bir ihtiyacın diyorsunuz? hiçbiriniz.
bir eliyle önce düzeltip diğer eliyle de asist yapıp maradonaya gönderilen tanrının eli cümlesini artık tanrının elleri olarak değiştiren süper yetenek.
gerekeni yapmış olan adamdır. bir saniye de nerden düşünsün etik, ahlak bilmem ne. böyle durumlarda bide herkes melek olmaz mı arkadaş. hepimiz bakmamamız gereken göte bakmışızdır, o tanrının eli de bu sauron'un gözü mü?.. saniyelik etik işte.
irlanda- fransa maçında yaptığı elle oynama hareketi, hakem gormedigi surece, futbol oyununun kurallari dahilinde bir hareket olmasina ragmen, her taraftan azar ve kinama ile karsi karsiya kalmis profesyonel futbolcudur.
Ota boka, en hassas ameliyatlara, amerikan futbolundan uzaya, guvenlikten zevke kadar herbir yerlere sokulmus kameralari futbol'a yerlestiremeyen fifa denen kurulusun acizliginden faydalanmak her futbolcunun boynunun borcudur.
Eger dort tane, alti tane hakem koymakla mesgul olan uluslararasi futbol organizasyonlari, eger zaten tartismali pozisyonlarda bes dakikaya kadar duran bir futbol musabakasinda hakeme oyun kenarina kadar kosup kameraya bir goz attiktan sonra karar verebilme imkani tanimiyorsa, burada ne hakemler, ne de futbolcular sorumludur.
Bazen oyle pozisyonlar olur ki, degil hakemler ve futbolcular, maci izleyen binlerce kisi bile olayi goremez. Ancak televizyonlari basinda oturan herkes hadiseyi kabak gibi gorur. bir ofsayti gercek aninda gorebilen bir hakemin zaten hakemlikten alinip insanligin daha ust mevkilerine getirilmesi gerekir, cunku ayni anda hem topun cikisini, hem ilerideki kademeyi micron saniyede yakalayabilecek bir gozun biz olumlulerin arasinda yeri yoktur, olamaz. demek ki neymis, "futbolda adalet" diye bir kavramdan bahsedilecek ise once oyuna kamera girmesi gerekir.
Hala hazirda yururlukte bulunan 19uncu yuzyil kurallari ile oyunculardan tam performans beklenemez. Bir futbolcu iyi futbol oynamak kadar, yeri geldiginde hakemi de kandirmaya yonelik oynamak zorundadir, hakem sahanin icinde oyunun parcasi olan bir faktordur, ruzgar gibi, yagmur gibi, rakip oyuncu gibi. yoksa takimi kaybeder, bu kadar basit. "ben centilmen olacagim" diye koca skoru pic etmeye hic bir futbolcunun hakki yoktur. eger futbol oyunu tam manasiyla oynansin diye bir beklenti varsa, hakem kameraya bakar, kararini oyle verir. milyonlarin televizyon'da gordugunu hakemin de gorebilmesi saglanir.
yoksa maradona'da cikar, henry'de cikar, ronaldo'da cikar, biri hakemin insan oldugu ve iki gozu oldugu, birinin onun onunu kapatacagi gercegini kullanir. ancak benim anladigim kadariyla kitle'de bundan memnundur. "futbolda pislik" gormek genel futbol izleyicisin gayet keyif aldigi bir hadisedir. futbol sadece futbol kurallari dahilinde temiz olarak oynanirsa artik eski zevkinin kalmayacagini hesaplar. icten ice bu pislik rejimini destekler.
ondan sonra sagda solda "gordun mu pezevengi elle oyna-mis (cunku fiilen gormedin; kamera sana agir cekimde bilmem ne acisindan gostermeyeydi gene goremezdin), "kor hakem de goremedi" diye soylenen bir suru tip. ben ozellikle gecen sene yapilan inanilmaz hakem hatalari (aslinda hata bile sayilmaz, cunku hakemler hadiseleri goremedi)neticesinde futbol maci seyretmeyi biraktim, sirf bu adaletsizlikler yuzunden. cunku boyle hirtliklarin prim yaptigi bir oyundan alinacak skorun, gecilecek turun, alinacak kupanin hic bir kiymeti kalmadi gozumde.
aynı hareketi irlandaya karşı değilde, ingiltereye karşı yapsaydı o kadarda türk milleti tarafından tepki almayacak futbolcuydu. açıkçası bir irlandalı fransaya karşı bu hareketi yapsaydı yine bu kadar tepki göstermezdik. bu tepkinin nedeni zaten kuvvetli görünen bir takımın zayıf takımı hile ile zar zor yenmesidir. fransa'yı sevmem, henry'den hazzetmem, ancak doğruya doğru, aynı hareketi bir irlandalı yapsaydı ve irlanda bu şekilde fransayı eleseydi oh oldu der sevinirdim.
yalnız es kaza bu hareket Türkiye sınırları içerisinde olsaydı, ki herhangi bir hareket olmadan isviçre'ye elenmemizin ardından olanlar belli, maçın sonunda ne olaylar çıkardı tahmin bile edemiyorum *.
futbol tarihinin en şık hareketlerinden birini yapmıştı..
foe'nin ölümü ardından attığı golden sonra işaret parmağını gökyüzüne kaldırıp,tanrıya yanına aldığı arkadaşları için yeşil sahalarda kalplerin çarptığını göstermek için..
en çirkin hareketlerinden birini de o yaptı..
irlandalıların onca emeklerini,onca akıttıkları terlerini hiçe indirgeyen,belki kendi ülkesini bile utandıran hareketi yapıp,futbolda yasaklanmış uzuvla topa müdahale edince..
aziz misin iblis mi..
biz şimdi seni nereye yerleştiricez gönül dünyamızda henry...