- teo naber abi?
+ Ruhidir benim adım.
- yine mi içtin sen?! derdin ne brader?
+ Hiç çıkamam evimden...
- yok mu hiç dışarı çıkacak adam?
+ Dostlar uydururum hayali.
- ee?
+ Mutluyumdur bu yüzden.
- ilginç.
+ Bir çiçek dürbününden, insanlara bakarken
Bir gün bir istasyon gördüm, Trenleri geciken
- tamam teo bırak şunu, içme artık, kötü oldun sen.
klasik bi rocker mutsuzluk umutsuzluk tipolojisidir, hiç bi sikim beyinlerinin bi köşesinde yer almaz aslında mutsuzlukta değil o hal... bi çeşit embesil boşluktur.
charles bukowski'ye kamyon çarptığında kamyonun altında can verirken çıkan sesler gibidir. velhasıl kelam, teoman tipi yoktur, charles bukowski vardır.
+ teo ne bu halin, depreştin mi yine, yapma be teo değmez o kıza
- o herşeyi kendi yanından görür. almak istediğini alır,başka şey düşünmez beni unuturdu. Onun her anı heyecan dolu, beni üzdüğü zamanlarda bile,yokluğunu hissetmek beni korkuturdu.
+ yapma ya, korkma teocum yalnız bırakmayacağız seni.
- ben herşeyi onun için onun yanında yaparken, o hepsine uzaktan bakardı yabancı gibi. her sözümü dinliyor gibi beni kandırırken, içinden geçen binlerce ses bastırırdı sesimi.
+ sen de kaşınıyorsun ama teo. kıymet bilmezin biriymiş işte boşveeeer.
- o her günü yeni bir umutla, bekler gibi görünür,yarına inanmaz beni avuturdu.
+ baydın teo yaa bitmez bu muhabbet, kaçtım ben heyecan lazım bana.
- onun her anı heyacan dolu. beni üzdüğü zamanlarda bile, yokluğunu hissetmek beni korkuturdu.