taraf

entry1301 galeri25
    201.
  1. 200.
  2. hayatı boyunca iktidarın güney bölgelerini yalama arzusundaki faşizan resmî söylem papağanlarının manşetlerinin altında yatan mantığı algılamasını beklemediğim gerçek bir gazete.

    milliyetçilik goygoyları ile toprağa düşen gencecik bedenlerin ekmeğini yiyen, bu bedenlerden nemalanan, bu bedenlere yenilerini ulamak için dişini tırnağına takan muteber türk olma kolaycılığına düşmediği için eleştirilen gazetelerden birisidir.
    2 ...
  3. 199.
  4. zaman gazetesi gibi kağıdı kaliteli olmayan gazetedir.En azından zaman gazetesi okunmasa bile su geçirmez kağıt özelliğiyle sofralarmızın vazgeçilmez yardımcısıdır.kendisinden de aynı özelliği beklediğimiz paçavradır.
    4 ...
  5. 198.
  6. bu güzel ülkeyi samimiyetle, gerçekten seven; ona metâ mualamelesi yapmayan âkil, anlayışlı ve birikimli insanların büyük maddi ve manevi fedâkarlıklarla çıkardığı tabu deviren eşsiz matbuat.
    (bkz: sıradışı)
    4 ...
  7. 197.
  8. hangi tarafta olduğu gayet iyi bilinen gazete parçası, müsvette, yemek yerken masaya serilen kağıt.
    6 ...
  9. 196.
  10. attığı saçma manşetlerle, medya dünyasının zenci nicki si olan gazete.
    7 ...
  11. 195.
  12. türk, türklük, türkiye, türki cumhuriyetler, içerisinde türk ibaresi bulunduran tüm mefhumları düşman bilen paçavra.
    bence ipler artık hükümetin de değil kürtçülükte sınır tanımayan akp nin kürtçü kanadının elinde.
    3 ...
  13. 194.
  14. 193.
  15. alan insanlarla aynı ülkede yaşadığımı düşündükçe lanet ettiğim gazete..
    4 ...
  16. 192.
  17. satılmışların gazetesidir. Ergenekon operasyonunda daha iddianame bile hazırlamadan bunlar terörist diye insanları hedef göstermiştir. Ülkede kaos cıkartmaya çalışır. Atatürkçüyü düşünceyi tasvip etmezler. Hemen hemen hergün orduya mutlaka dalaşır. ord.prof dr toktamış ateşin dediği 2.cumhuriyetçilerdir. Müfteridirler.
    4 ...
  18. 191.
  19. türk ordusuyla ilgili 1 (yazıyla bir) gün haber yapmazsa kendi kendini imha edecek gazete.
    4 ...
  20. 190.
  21. türkiye'de genel olarak yaratılmış bir aydın düşmanlığı havası vardır, bu havanın içine girmeden aydının toplumdan ayrıksı yapsının ve onu dönüştürücü ilerletici iki aydın tipolojisinden söz etmekte fayda var.

    bunlardan biri ingilizce "intellectual" kelimesinden gelen ve aydın anlamına gelen "okumuş etmiş, kendini özel bir alandan genele doğru geliştirmiş" entelektüeldir. genelde bu topluluğun kendisi yarattığı değerler içinde topluma değiştirici, dönüştürücü bir etkileşim yapmak yerine var olandan yana, hatta dönüşümü dahi ilerleme fikrinden öte yeni bir sabitlik kurma- düzen değil, düzen denilince yenileştirici eylemin sıçratıcı etkisini görmemek elde değildir- yani sürekli bir devinim içinde bulunmak yerine yalancı bir yenilicilik üstlenme eğilimindedir.

    bir de entelejansiya kavramı vardır. ilk kez 19.yy'ın sonlarında rus aydınları tarafından kullanılmaya başlamıştır. aslında "intellectual" kelimesi de latince bir kelimeden gelir. entelejansiya da entelektüeller topluluğu manasına gelir. fakat işte burada bir iradiyet kavramı girmektedir. kelime köken bakımından entellektüeller aynı anlamı taşıyor çünkü sadece tekil bir kavramın çoğula çevrilmesi. fakat işte burada soyutlamanın gücünü görebilirsiniz. entelejansiya, içinde bulunduğu anlam açısından ilerlemenin ve devinimin özgürleştirici ve geliştirici gücüne sahiptir. entelektüel gibi bir aracılık üstlenmez, bir misyonun sahibidir. işin aslı bu kelimenin anlam kazanamabilmesi için öznenin içinde bulunduğu nesnelliğin yani yapının özgüllüğü gerekmektedir. türkiye'de de bu tarz bir ayrımın gerekliliği artık duyulmaktadır.

    medyada radikal, taraf,zaman gibi gazetelerde kendine entelektüle diyen doyurucu ama gittikçe en temel kavramlarda dahi çelişkiye düşen ifadeler kullanmaları ciddi bir sıkıntıdır. o yüzden artık bu ayrımın zamanı gelmiştir ve "kime göre neye göre?" sorusu ciddi bir anlamı kalmamıştır, mekanizma olarak çökmüştür. artık iradiyetin gücü ortaya çıkmaktadır.
    1 ...
  22. 189.
  23. entelektuel seviyesine ulasma neye gore kime goredir merak edilmekte..

    yazar kadrosu ile mi yoksa doyurucu makalelerle mi gunluk gazeteler bu nazarda inceleniyor.sayet meseleyi zihniyet cercevesinden inceleyeceksek turkiyede entelektuel bir gazete yoktur; ama kanatimce kadro, mizanpaj ve yayin cizgisi ile taraf da zaman ve radikalle birlikte zengin ve duzeyli aydin gazetesidir.
    0 ...
  24. 188.
  25. asla entelejansiya seviyesine yükselemeyecekler topluluğu. istedikleri kadar birden çok entellektüeli kadrolarına katsınlar, olgusal olarak buna yaklaşabilecek yöntemlere sahip değiller.
    1 ...
  26. 187.
  27. bugün 10'uncu ayını dolduran entelektüel sol'un yeni cephesi. bugün 10 ay değerlendirmesi yapmış yasemin çongar ablamız.

    http://www.gazeteciler.com/news_detail.php?id=146450
    0 ...
  28. 186.
  29. kendisine bir lafım olan gazete: dengeli olacağım diye deniz feneri olayını yüzeysel geçme, görünen ve söylenenlere odaklanma neden gündeme getirildiğine ve neyi unutturmak neyi ön palana çekmek için tartışıldığına bir bak lütfen, belki daha çok şeyi görürsün.
    1 ...
  30. 185.
  31. liberalizm ideologlarının bolca bulunduğu gazete.
    1 ...
  32. 184.
  33. hıyanet, şer, haydutluk, eşcinsellik, vatansızlık gibi kavramları bolca bulundurandır. zamanı geldiğinde çıkartan devşirmelerle birlikte vatanını seven, milliyetine bağlı insanlar tarafından izmir'deki rum psikoposu gibi aç kurtların önlerine atılacak paçavradır.

    taharet bezi olarak kullanılabilir.
    1 ...
  34. 183.
  35. rahatsız edici politik duruşlarına rağmen okuyucuyu bilgilendirme bakımından en başarılı gazete. kültür ve sanat haberleri gerçekten nitelikli bir ekip tarafından hazırlanıyor olmalı.
    0 ...
  36. 182.
  37. ne gariptir ki deniz feneri olayının üzerine gitme taraftarı değildir.
    2 ...
  38. 181.
  39. yine tayyip erdoğan ı savunarak tarafını anlamayanlar için tekrar göz önüne sermiş yeşil sermaye gastesi.

    http://www.haberturk.com/...cat=140&dt=2008/09/07

    gönül isterdi ki şu koca medyada bir gazete çıksın da 'uyanın ey millet aydın doğan la tayyip erdoğan rant kavgasına girişti' diye başlık atabilsin.
    0 ...
  40. 180.
  41. tsk'nın da sitesinde yer verdiği, adına ergenekon denen soruşturma kapsamında tutuklanan ve halen tutuklu bulunan emekli paşalar hurşit tolon ve şener eruygur'u ziyeret eden Kocaeli Garnizon Komutanı Korgeneral Galip Mendi'nin ziyaretini " ergenekona vefa " şeklinde manşetine taşımış gazete. emperyalistlerin türkiye'deki borazancıbaşısı taraf'ın tsk'ya karşı artarak devam eden saldırgan tutumu, bünyesinde barındırdığı, bu ülkedeki azınlıkların ve onların dış iş birlikçilerinin sözcüsü olan liboş-entel yazar kadrosundan da anlaşılmakta aslında. maaşını yurt dışından alan yazar takımının atabileceği başlık zaten daha " taraf " olamazdı. bu ülkede demokrasi ve düşünce özgürlüğü, onlara bu "saldırgan " hakkı verecek kertede var olmaktadır.

    http://gazete.netgazete.c...ShowPaper.aspx?news=taraf
    2 ...
  42. 179.
  43. "egemenlerin görülüp duyulmasını istedikleri haberleri yayınlamak üzere çıktığına kuşku olmayan taraf gazetesi yazarları sosyalistlerin ciddi tarihsel zaaflarını dolgu malzemesi olarak kullanmak suretiyle ergenekon'a karşı mücadele gerekçesi ardında liberalizme karşı yaratılacak bir muhabbetle akp yandaşlığını geliştirmeye çalışmaktadırlar.

    söylenen açık ve basit:
    'devrim dediğiniz işin olacağı yok. onun için demokarsinin gelişmesine katkıda bulunacak birşeyler yapın! ve bu birşeylerin yolu da ergenekon'a karşı, akp'ye de yandaş ya da hayırhah bir tutum takınmaktan geçer! akp sıkıştığı şu aralıkta ab ile ilişkileri yeniden geliştirmek zorunda kalacak ve böylece demokrasinin gelişmesi de sağlanacakır!
    bu noktada demokrasi kartı ile liberalizm kartını değiştirmekte ve liberalizmin tarihsel kökenlerinden yararlanarak onun faziletlerinin mikroskop altında büyütülmesi suretiyle yaratılan hayale 'hala devrim peşinde koşan' bizleri çağırmaktadırlar. demokrasi kavgasiyla liberalizmin artık bir alakası kalmamıştır ve bunu yeniden kurmak da asla bizim görevimiz değildir. demokrasi adına da eğer şekli kimi değişikliklerden değil de bir yaşam biçiminden söz edecek isek bu ancak işçi sınıfı demokrasisi bağlamında tariflenebilir ve işçi sınıfının doğrudan eylemiyle gerçekleştirilebilir.

    bu saatte liebarlizm ise ancak neoliberalizm olarak varolmaktadır.

    bizim kavgamızın esası neoliberal emperyalist burjuvaziye ve onun işbirlikçilerine yöneliktir. neoliberalizmin tc'deki yürütme gücünü oluşturan ve kırdan kente taşınmış olan muhafazakarlığın örgütleyicisi ve şehrin özgürleştiriciliğinin yerine muhafazakarlığın yeniden üretimini geçirerek dönüşüm arzularının gericiliğin kanallarına akıtılmasının yapısal ifadesini oluşturan akp bizim oligarşi içindeki baş hedeflerimizden birini oluşturur.

    tc'nin abd emperyalizmine siyasal bağımlılığının ana direğini her dönemde askeri bağımlılık oluşturmaktadır ve haliyle bu yapının demokrasiye karşı ürettiği tehdit sürekli ayaktadır.

    ittihat terakki ve kemalist gelenekten kök alan, nato içinde şekillenen içsavaş örgütünün parçası ergenekon 24 yıldır sürdürülen kirli savaş içerisinde oluşturulan menfaat çetelerinden biri olarak iktidarın tümüne el koymaya niyetlenmiş kirli bir cuntadır. ve türünün tek örneği değildir. abd emperyalizmine kürt meselesi dolaysıyla çıkardığı 'teskere' engelinin bedelini ödemekte ve yerini ergenekon'a terketmiş bulunmaktadır.

    mesele şudur:
    abd emperyalizmi ırak'ta egemenliği sağlamak, iran'ı hizaya getirmek, kafkaslara yerleşip enerji kaynaklarını ve ulaşım yollarını denetim altına almak için tc'nin ikircimsiz itaatini istemektedir. o, tc'deki kürt hareketinin tasfiyesine yönelik ortak bir faaliyeti hayata geçirip, buradan kaynaklanan itirazları en asgari noktaya çektikten sonra ergenekon davasını getirip genelkurmay'ın kapısının önüne atmış ve uyumsuz davranacaklara tehlikenin ne olacağını göstermiştir; diğer taraftan da anayasa mahkemesi'nin aldığı kararla akp hükümetinin tepesine demokles'in kılıcını asmıştır. bu iki gücün artık izinsiz hareket etme kabiliyeti kalmamıştır. tc'de bu iki operasyonu birbirinden bağımsız bir biçimde gerçekleştirebilecek abd'den başka hiç bir güç yoktur.
    sosyalist hareketin demokrasi konusundaki açmazlarını argüman olarak kullanarak liberalizm övgüleriyle bizi 'ergenekon yandaşlığı' çukurundan çıkarıp akp yandaşlığına davet edenler özgürlük beklerken özgürlüklerin boynuna sadece türkiye'de değil tüm dünyada tasma geçiren neoliberalizmin başarısı için gerekli ideolojik hegemonya zeminini oluşturma faaliyetine yardım etmiş olmaktadırlar."

    (bkz: mahir sayın)
    1 ...
  44. 178.
  45. "artık terazinin dengesi o kadar şaştı ki birileri taraf gazetesi'nde 'sağ hareketlerin geçmişte derin devletle hareket etmesinin sebebi sola olan kızgınlığıydı' diyecek kadar sola haksızlık yapma hakkını kendinde buldu. yani bu tartışmalar arada uçurumlar açarken, solun önemli bir kesimi ırkçı, faşist hatta türkiye'deki kontrgerillanın varolma sebebi olarak adlandırılarak lekelenmeye çalışılıyor.

    o da yetmedi, tartışma tüm sol siyasetin, gelmişini geçmişini, darbeci-otoriter zihniyetle karalamaya vardı. en son, geçmişte 'sola kızıp, derin devletin operasyonlarına alet olan sağcı hareketler' ibaresini gördüğümde gözlerime inanamadım. demek, derin devlet-sağ siyaset ilişkisinin faturası bile sola çıkarılmaya başlanmış.

    bu durumda, sol, bir kez daha ve bu kez kökü kurutulup, gözden tümüyle düşecek bir hükmen mağlubiyet hedefi haline gelmiş vaziyette. tartışma içindeki iki kanat arasında ısrarla, üçüncü bir alan açmak için çaba gösterenlere biraz olsun kulak vermek yerine, büyük bir öfke ile üzerlerine gitme tavrının başka türlü anlaşılır tarafı yok.

    yanlış anlaşılmasın, bu yönde akıl yürütenler, iktidar yandaşı falan demiyorum, herkesin kendince gerekçeleri olabilir, ama benim gözlemim, siyasal tartışmaların çerçevesini, bir kez daha, iktidar kurgusunun belirlediği."

    (bkz: nuray mert)
    4 ...
  46. 177.
  47. 30 ağustos zafer bayramını kutlamayan şerefsiz bir gazete.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük