97 yılında öys ye girerken yaşadığım benzeri durum.
kahvaltıda gazetede haldun tanerle ilgili bir haber okuyorum.
içerikte keşanlı alinin tiyatrosundan falan bahsetmekte.
neyse kahvaltıdan sonra gittik girdik sınava.
keşanlı ali ve edirne hakkında hiç bilgim olmayan iki soruyu yaptım.
piyango çıkmış gibiydi. sevindirik olmuştum.
ya ne sandın editi: vay o kadar yaşlımısın diyenlere cevaben evet ben çok yaşlıyım torunumun torununu seviyorum. ben gençken daha elektrik bulunmamıştı. anla yani ben esasen ölmüşümde haberim yok.
yaşanıldığında kendini çok mübarek bir insan gibi hissetmek mümkündür. ütopya değildir, bizzat başıma gelmiştir.sınav sabahı,sayfalarca not ve çıkmış soru arasından rastgele, içimden gelen sayfalara baktığım dersin sınavında baktığım herşeyin çıkması, "allah'ım süper,işte bu" ve saire tepkilerime sebebiyet vermiştir. sınav sonrası nasıl bir huzurdur o içteki. *
Kopye cekmenin zevkinin yasanmasi icin, bilindigi halde sagdan soldan onay alinan, olmaz abi bu ben yanlis hatirliyorumdur kesin bir de iboya soralim gibi durumlari teskil edebilecek olay olarak ta dusunulebilir.
bugün yaşadığım durumdur. dün gece çalışmayıp sadece bir tabloya biraz bakıp sabah erkenden sınava gidip sınav kağıdı önüme geldiğinde sorulan sorunun cevabının çalıştığım tablo olması ve kafamın içinde şampiyonlar ligi müziği çalmasıdır.