bugün

Çevreme baktığımda hep kız düşürmek için yazıyorlar. Ben niye yazıyorum acaba burda bir mantık hatası var. Kendi kendime konuşmak için galiba.
(bkz: can sıkıntısı)
Daha iyi zamanimi bok edebilecegim bir platform yok, olarak cevaplandirilacak soru.
the washinton post'ta yazmak istemediğimden.
kendimi daha iyi anlatmak için ve gelecekte buraya gelip gülmek için yazıyorum.
Allah'ı öyle çok zikredin ki, Münafıklar - size mecnun/deli desinler. (Ahmed b. Hanbel, 3/68; Hâkim)

görsel
Tamam bir daha yazmam.
Yalnızlıktan. Hayatımızda biri olsa buralarda durmayız tabii ki.
3 aylık aradan sonra sıkıldığım için geldim kafa dağıtayım diye. şimdi yine uludağ sözlükten sıkıldım. herhalde tekrar izinli olmam çok uzun sürmeyecek. offf ne sıkıcısınız lan götlekler.
Bulduğum yerde yazıyorum. Önüme hangisi gelirse artık. Yazma sevdası gardaaaşş.
Boş olduğum için.
Ben artık yazmıyorum doğru dürüst,ara sıra geçmiş entrylerime bakıp yaptığım mallıkları anımsıyorum o kadar.
çünkü yapabiliyorum.
yalnizim ve aylagim. bence gecerli bir sebep ve burdaki gereksiz insanlari gorunce egomu tatmin ediyorum.

sacma soru.
Başarabilirsem, kendimi adam etmek için.
Can sıkıntısı, yazmak iyi geliyor.
Belki ihtiyaçtan ötürü.
Uykum yok.
Kitabım bitti.
Tüm sosyal medyalardan mart 20 ye kadar yasaklıyım.
Yarın izin günüm ve programım çok az.
Gözlerim yorulsunda uyuyabileyim diye.....
Sarhoş olursun da kusup rahatlarsın ya...
Birileri bunun için yazıyor.
Burayı Birçok kişiden daha samimi buluyorum.
gençken o kadar da sıkıcı değilmişiz aslında. bunu, nick hikayesi olarak yazmışım zamanında ama burayı da karşılıyor sanırım.

uzun zaman önceydi sözlük...

lisedeyken hayalimde iki şey vardı;

- ankara'da matematik okumak
- okurken radyo programcılığı yapmak.

ilkini tutturamadık, bari ikincisini deneyelim dedik... hani çene sağlam ya, götürürüz bir şekilde. tabi bir de yıllardır sağlam radyoları, sağlam sürelerle dinleyen insanız...

okulun radyosu vardı o zaman, kampüs fm diye... herkes öğrenci, iki kız var tepede, onlar ilgileniyorlar... es kaza interneti karıştırırken gördüm oralarda ilanını... hemen bizim dekanlığın altındaymış zaten yeri... buldum yeri, kızın tekini de... bana, önce bi' denememiz lazım seni dedi, ben de ''beni burada deneyebilecek yeterlilikte biri olduğunu sanmıyorum'' dedim, o da ''boş olduğun gün ve saatleri bi' kağıda yaz, önümüzdeki pazartesi saat 1de toplantı var burada ol.'' dedi...

o toplantıdan; çarşamba 13-15 saati benim olduğun haberini aldım... şimdi herkes radyocu olmak istediği için, talep çok. e ilgilenenler de amatör olunca, kimseyi kırmamak adına haftada bir gün, 2 saat yayın veriyorlardı... zaten profesyonelliğe geçişim de oradandır.

eve (3+1 evi yurda çevirmişler) geldim, ee iyi hoş güzel de; ne yapıcam programda ve programın ismi ne olacak? diye düşünmeye başladım hafız... önce ne yapacağım önemliydi, format... kırmızı başlıklı kız hayranıydım hafız ben, bilenler bilir kbk'yı... gazete haberlerini okuyup, üzerine yorum yapacaktım. ama yaptığım yorumlar öyle olacaktı ki; hiçbir zaman karşı tarafa cevap hakkı doğmayacaktı. format hazır... bir de isim gerekiyor... o an evde olanlarla salonda otururken, elime bir a4 alıp başladım bir sürü şey yazmaya... onlar da söylüyorlar bir yandan... ama formatla uyuşması da lazım... eleye eleye, 3-4 tane kaldı... ve daha önceden başka bi' yerde de kullandığım gazoz kapağı'nı seçtim... evet gazoz kapağı kampüs fm de ve akabinde çalıştığım diğer yerel radyodaki programımın ismi... ama programımın ismi diye bu nicki almadım...

how i met your mother gibi oldu lan, ehehehe... neyse... devam ediyoruz...

2001'de falan da ekşide yazardım ben... farklı bi nickim vardı ama... ben o zamanlar irc'ye kaptırınca, uzun süre girmedim diye şutlamışlar beni sevgili saygılı arkadaşlar ve bir daha da almadılar, itü sözlüğün de yazar alımı kapalıydı o aralar... sinirliydim, agresiftim... sonra, hem liseden hem üniversiteden bi' arkadaşım msn'de birgün ''lan gk uludağ sözlük diye bir yer açmışlar, gel yazar ol hemen'' dedi... iyi, eyvallah dedik...

bağlıyorum canlar, bekleyin biraz...

şimdi biraz önce bahsettiğim msn konuşmasından yaklaşık 4 ay önce kadar; çok fena terk edildim hafız ben... deli divane aşığız falan... tabi şimdi ciddi manada umursamıyorum o hatunu o ayrı... 4 sene geçmiş lan üzerinden, boru mu... içip içip sarhoş olmalar, telefonda adam öldürmeler falan... o kadar önemsiyorum yaani...

çok saçma gelecek biliyorum;
duygusal yazılarıma hep güvenirdim ben... buraya yazar olurken de, onlar vardı aklımda... sadece duygusal şeyler yazacaktım... ki, o hatun internette bir şey ararsa es kaza, fark ederse uludağ sözlüğü ve beni de fark etsin ki; onu ne kadar sevdiğimi anlasın... ve o hatuna şimdi gidip; gazoz kapağı ne demek senin için desen sana direkt benim adımı soyadımı söyler... yani yolda yerde gazoz kapağı görse, aklına ben gelirim...

ha şimdi tekrar yazar olsam bu nicki alır mıyım? almam...

yaa öyle işte canlar...
icimdekileri kusabildigim yegane yer olduğundan. Ergenin fazla ama. Seviyorum seni sözlük.
Yazdıkça meramını anlatırsın. Söz uçar Yazı kalır.
Uzun süre ara verdim ..
Sonra sigarayı bıraktım..

30 sene dile kolay.. Günde 2 paket..

Kendime hoby burayı buldum.. ..

Gayette iyi gidiyor 7 ay dır içmiyorum.
bence burası iç dökme yeri ve bu nedenle samimi bir ortam.