istanbul demek isterdim.
ama dünyanın en büyük köyü haline gelen kozmopolit bir yer oldu. Milyonlarca insanın sürü halinde bile yaşayamadığı şehir oldu.
Tekirdağ'da üniversite okuyan bir öğrenci olarak bursa diyorum. var mı bursa gibi bir muazzam şehir. dışarıda okunur,çalışılır ama bursa da hayat yaşanır.
çok soğuktur. neredeyse 9 ay kış yaşanır. şehirde yaşanan 9 aylık kış insanların mizacına etki ettiğinden dolayı insanları sert ve bir o kadar da sağlamdır. çetin geçen kış ayları hem maddi hemde manevi yönden insanları çok zorlar. helede ısınmak başlı başına bir derttir.
misafir ağırlamayı onlar kadar seven ve bunu tabiatlarının gereği gibi davranışlarına işleyen hanelerden oluşmuştur. bir çok ev hanımının buzdolobı veya derin dondurucusunda önceden hazırlanmış ikram edilmesi için beklenen sarma, börek veya kadayıf bulunur. ansızın gelen misafirini boş çevirmeyip, onu memnun etmek için saklanmaktadır. sadece ve sadece misafiri için, onun memnuniyetini düşündüğü, bereketi ile geldiğini bildiği ve memnun bir şeklide ayrılmasının gerekliliğine aşina olduğu içindir. bu davranış başka hiçbir yoktur. çünkü misafir ağırlamaktan büyük haz alınır.
şayet misafire birşey ikram edilemezse, veya o evden birşey yemeden çıkarsa bundan dolayı çok üzülünür, çok utanılır. bu; şehrin örfüdür, yapısıdır tabiatına işlemiştir.
ramazanın ve orucun yaşanılması gereken şehirdir. o ayda bütün şehir aynı renktir, aynı iklimdir. iftar vakitleri sokaklar bomboş, gündüzleri bütün lokantalar kapalıdır. kılınan teravih ve de sonunda okunan ilahi ve duyulan nağmeler; ramazan budur, teravih budur dedirttirir.
şehrin geninde kabadayılık kavramı ve artık o eski haliyle kalmasa da kabadayıları vardır. bu yıllarca süregelen bir şeydir. verdiği kahramanlıklar, savaşlar, gidip cephede ölmenin derinliği ve bilinci her daim yaşanır. özellikle kurtlar vadisinin yayınladığı günün akşamı bir çok ergenin siyah paltolarla sokakta dolaşması biraz da bu nedenledir.
tüm ülkede ramazan da azalan suç oranlarına rağmen şehirde tam aksine olarak yüzde 30 artmaktadır. özellikle iftar vaktinde gerilen sinirlerden dolayı birçok kavgaya şahit olabilirsiniz.
kıtlama ile beraber içilen çay bir tutkudur.
bir bardak çay içtikten sonra bir bardak daha alır mısınız surusunu büyük bir hakaret olduğu bilindiği için o, cırılana kadar misafirinin bardağına çay dökmeye devam eder.
aile bağları çok kuvvetlidir. bu bağ aynı şekilde vatan için de geçerlidir.
aynı şekilde bir o kadarda yardımlaşmaktır kuvvetli olan. yolda tanımadığınız bir yabancıdan istenen yardım hiç bir şehirde özellikle batıda olmayacak şekilde samimi bir şekilde karşılık görür.
özellikle kişiyi orada yaşamaktan dolayı çok zorlayan o uzun kara kışlarına rağmen yaşanacak en güzel şehirdir. bu, uzak kaldığım ve bir o kadarda özlediğim;
antalyadır. kışın bile güneşin size tepeden göz kırptığı, ışıl ışıl, sıcacık bir güne uyanabildiğiniz denizden gelen iyotu içinize çekerek sevdiklerinizle muhabbet edebileceğiniz güzel şehirdir.
