sözlük yazarlarının itirafları

insan sinirlenince gayet sakinmiş gibi görünüp gülümser mi sözlük? ben yapabiliyorum bunu. ve bazen kendime kızıyorum bu yüzden bu sefer daha çok gülesim geliyor. a.q.
sözlüğün psikiatristi beni arasın bir sorun gördüyse bende. kafayı mı yiyom ben diye düşünmüyor değilim gülerkene.
yok erkeklerin lafı anlamsız yere uzatmasına, lafı illa ki uzatabilmek adına salak salak sorular sormalarına kıl oluyorum. de get len saçmalama hödük senlen işim olmas benim dalyarak. diyebilmeyi çoook istiyom lan sözlük.

holiganım be sözlük...

"baba naber yaa" diyerek bir ortama giren tiplere gıcığım.

haftaya stajim bitiyor ve ben aranizdan ayrilmaktan korkuyorum.
en azindan gunduzleri bu kadar cok olmiycam.
yardim et sozluk. *

en sevdiğim yanın bu sözlük. herkes itiraf ediyor yaptığını, düşündüğünü ve sen hiç yargılamıyosun.
bu yönüne bayyılıyomm.

çok sıkılıyorum sözlük. yaşadığım şehirden çok sıkıldım hareketsiz burası çok. ayrıca beraber vakit geçirdiğim ve vakti zamanında çok sevdiğim insanların hepsi intikam peşine düşmüş. ortamda , oturduğumuz masada sürekli bi gerginlik. hep diken üstündeyim çünkü olayların hepsinden haberim varken susmak çok oturuyo içime.. çevremdeki insanların bu basitliğine dayanamıyorum artık. onları kırmak istemediğim için bişey de diyemiyorum ama olan bana oluyo yine.. ayy lanet olsun.. yapılan her organizasyonda bi entrika var. eğlenmek için gidilen yerlerde herkes birbirine poz yapıyo acaba ben de mi bi anormallik var diyorum ama iyi niyetli olmak suç mu be sözlük.. havaların bu kadar sıcak olması da tuz biber oluyo. yani kısacası kendimi bi "yalan rüzgarı"ında saf rolündeki kız yada "aşk-ı memnu"daki "beşir" gibi hissediyorum.

lise 1 de çok yakın bi kız arkadaşım sarhoş olmuştu yanımda. bende sarhoş numarası yapıp onu öpmüştüm. bayaa bayaa öpüşmüştük. belki o da numara yapıyordu bilemem.*

tam 24 saat süren güzel bir ankara macerası yaşadım.

ama şu anda istanbul'da evimdeyim, kendi kardeşim dahil bütün yakın arkadaşlarım şehir dışında. yalnız kalmaktan nefret ediyorum.

telefon rehberine bakıyorum kimi arasamda kime sarsam. ama kimse yok arayacağım. yalnızlık triplerinde de değilim ama.

sanırım az ama öz arkadaşları olanlardanım.

görünen o ki bugün tek başıma sürteceğim.

ilk uktemi bugün verdim mutluyum.

- belki de ailemi terketmemin zamanı gelmiştir. bu şehirden çekip gitmemin de.. bakarsın kpss'de iyi bir puan alır, çeker giderim burdan.
- birçok şeyi arkamda bıraktım da ayağıma dolanan şu ailemden kurtulamadım arkadaş.. bir onları arkada bırakamadım. ama vicdanıma kulak verdiğim için değil.. şartlar uygun olmadığı için.
- işe gireli 6 ay oldu. birşeyler öğrenmek için girdim. tecrübe kazanmak için. gayet de huzurlu bir ortam. ama kapanacağı söylentileri dolanıyor şirkette.. çok üzülüyorum. yine aileme muhtaç olacağım için ölesiye korkuyorum.
- off! çok klasik şeyler biliyorum ama.. tek üzüldüğüm şey, parasız kalmak, babamın ağzımı açtığım anda yüzünü ekşitmelerine katlanacak olmak.. onlara yaptığım bütün fedakarlıklara rağmen hala bana bir mikroptan farksızmışım gibi davranmaları gücüme gidiyor haliyle. aslında gücenmiyorum bilakis çok sinirleniyorum. bir nebze olsun değer vermiyorum onlara. ama hala neden burdayım, neden hala onlara yardım ediyorum bilmiyorum.. dedimya sanırım ekonomik sebepler yüzünden.
- bir de insanın üzülüp, ağlayacağı birinin olmaması gerçekten acı verici. bu dünyada sadece kendimi düşünüyor, kendime üzülüyorum. zira talih bir kez olsun yüzüme gülmedi.
- şimdi bir şey daha yazmak istiyorum ama eminim birçok kişi tarafından yadırganacaktır.


bu yazı ise allah'a :

sınıyor musun? ama sabrım tükenmek üzere. lütfen.. sana olan inancımı suistimal etme. her gece dua ederdim. demekki oralı olmamışsın..

itiraf ediyorum sözlük küçükken atilla taş dinlemişliğim olmadı değil. daha kötüsü metallica dinleyenleri de kınadım küçükken. küçüklüğüme ver sözlük.

brezilya maçına 2-3 gol oynadığım için son dakikalarda ne kadar sakin görünsemde içimden küfür ediyordum kuzey koreye.

dünya kupasının garanti görünen maclarından hep iddaalarım yattı. brezilya çoşturur fln derken k kore den bile gol yiyosa diyicek bişiyim yok. * 3 gün önce başlamıştı iddaa sevdam şu an itibarıyla bitti sözlük..

- erteleme hastalığından sonra şimdi de itiraf etmezse ölcek hastalığına yakalandım. ulan bi sktirin gidin zaten yeterince ilaç alıyorum!
- dün tematik mode on da bir entry girdim, benim için mahrem olan. nasıl olduysa artık andavalın biri saniyeler sonra giri yazdı. başlık sol frame'e geldi haliyle. içime kibariye kaçmış gibi yazdıydım ben. öyle olunca damgalı beygir gibi sırıttı benimki. sildim ben de...entylerimi silmem normalde. mutlu musun şimdi pis şırfıntı! kaltak seni, diyesim var.
- şimdi dinlediğim şarkıyı bademciklerim görünene kadar ağzımı aça aça söylemek istiyorum ama ablam var. dövebilir. buraya yazabilir miyim? çıkmaazz kii buu cannn sabahaa-- tamam ya ne vuruyosun?!
- ya şindi diceksin ki ulan yandan yemiş burjuva ne ayaksın! ama bu fıstık ezmesi var ya; joe black ten görmedim ben onu. sanırım 12 yaşımda keşfettim. o gün bugündür göz ağrımdır. bak mesela yanımda şindi kendisi. nutella da neymiş lan sikkolar, calve fıstık ezmesi eline verir onun dicem hep, sonna işte ondan da korkuyom.
- hayatta yapılan en büyük mallık listesine ekliyceğim çok bok bi iş yaptım bugün. gittim bi kitap aldım. yok lan kitap olmak güzeldir. ama dedim ki farklı olsun amk, hep ciddi kitaplar okuyorum. aşk meşk olsun içinde bu sefer. neyse uzatmadan, "küçük aptalın büyük dünyası" diye bişe geçti elime. 20 lira verdim. eve geldim nete baktım, penis görünce yeminini bozan bi orospunun yazdığı kıytırık blog'unun kitap haliymiş. * * hay dedim, bok kafa. usta* yı alıcaktın işte. 23 liraydı lan.
- ahının tutacağı çok insan var lan hayatımda. bak şimdi banko beş kişi sayarım, sayim mi? ilki beni yedi senedir seven insan. yedi lan, neyse o çok karışık; diğerleri önemli değil zaten, ama onun ahı beni var ya gebertmez bile. ağzımdan köpükler çıtartana kadar bile sürünebilirim.
- daha geçen hafta dns kodlarını değiştirdim youtube giriş yapabilmek için. önceden hep o ktunnel i kullanıyordum. bi de kızardım beleşten youtube linki verene, sanki bilmiyor youtube a girmek için türlü taklalar atıyor millet. millet de tek kişilik benmişim halbusi. neyse dns leri değiştirirken farkettim ben bunu daha önce(ilk çıktığı zamanlarda) yapmıştım. beynimi salata mı yaptım, buhran mı geçirdim bişi olmuş ondan sonra ben hep ktunnel i kullanmışım...neyse bende itiraf bitmez...bir dahaki itirafımda görüşmek üzere.
- löyn! günlük mü burası?
- çok sevdim be abi.

halısaha maçlarında ''hacı benim bileğim çatlak'' diyerek kaleye geçmekten her zaman yırtıyorum.

sabır yarabbim! gelsin hayat bildiği gibi. işimiz bu yaşamak, unuttum bildiğimi doğarken, umudum ölmeden hatırlamak...

http://www.youtube.com/watch?v=9XrxxaN1QBs&feature=related

sırt çantasını beline kadar indirip de takanlardan nefret ediyorum ve tiksiniyorum. sırt çantası lan adı üzerinde, sırtta durması gereken bir şey! belinde bir şey olsun istiyorsan illa free-bag tarzı bir şey kullan. hayret ya...

Evet sonunda işte bu da oldu sözlük bu gün mal gibi izmite gittim yıldönümü ayağına kendi kendime melankoli yapayım diye ilgli şahısın evinin önüne gittim fakat taşınmış o evi öyle bomboş görünce çok kötü oldum be sözlük en azından yerini biliyordum. Mezun oldu nereye gitti artık bilinmez. Bana deli diyorlar sözlük seviyorum hala ne yapayım sen söyle

itiraf ediyorum, bir gün gelecek john petrucci kadar iyi gitar çalacağım. *

Sırf herkes izliyor diye Dünya kupası'na karşı çok ilgiliymiş gibi davranıyorum sözlük.

Ama gel gör ki 1.5 saat başımı çevirmeden izlediğim maçın 0-0 bitmesi bana kazıklanmışım,kandırılmışım hissi veriyor.Yanımda pür dikkat izleyen arkadaşlarım üstüme çullanasın diye 'Vayy 0-0 bitti ama iyi mücadele oldu ha' diye yalan söylüyorum,oysaki bi boka benzemiyordu.Koskoca Brezilya'nın çelimsiz K.Kore'ye atacağı golü bile 55 dk bekledim yav.

itiraf ediyorum izlediğim ortalama bir Roddick-Gonzalez maçı bile en kral futbola diz çöktürür.Federer-Nadal Utah-Bulls serilerinden bahsetmiyorum bile.

cok kötüyüm be sözlük arkadasimin gelemeyecegine cok sevindim... sadece bana kaldi yasasin. arkadasim gelmese de olur.

sözlük çok yavaş ve ben sinirimden laptopu kırabilirim.

onu hala çok seviyorum.şu an uyuduğunu kardeşinden öğrendiğimi bile bile viski şişesi elimde hiç ihtimal olmamasına rağmen bi yerden bana ulaşmasını bekliyorum.peki ihtimal var mı hiç yok. siz tanımazsınız onu o değişiktir. ah be. ah.

bütün akşam konuşacak birini aradım sözlük.
kendimi yalnızlığa mahkum etmişim, kim varsa uzaklaştırmışım çevremden. doğrusunu istersen pişman da değilim. ilgimi çekmiyorlar.
ama konuşacak birini aradım, kimse yoktu.
bir ilişki yürütüyorum, bir seneyi geçti. sanırım herkesi olduğu gibi onu da yoruyorum.
bir tek o kalmasına rağmen, ayrılık tehtidleri savuruyorum. sanki evet dese, ayrılabilecekmişim gibi.
yetmiyor sözlük, hiçbir şey yüzümü güldürmüyor. kaskatı katran karası bir endişe ve boşluk var içimde.
önceden dolu dolu heveslerim vardı, coşkularım vardı. en kötü ne varsa atlattım, üstesinden geldim.
neden şimdi sözlük? beni seven bir erkek, yolunda giden bir üniversite hayatım, sağlığım ve sağlığına sahip bir ailem varken?
bu hiçlik duygusu neden?

bu gece bir vodafone abonesi olmaktan utanç duydum afedersin. aramızda kalsın emi sözlük