Yemin ediyorum, böyle “öğğk” dedirten bir şeyi daha önce yememiştim. Açıkçası öyle büyük beklentilere de girmemiştim; balığı çok severim ama soğuk balıkla aram yoktur. Yine de önyargılı değildim. Herkesin öve öve bitiremediği bir tat diye aklımda kalmıştı sonuçta. “Ne kadar kötü olabilir ki?” dedim. demez olaydım. Maalesef büyük bir hayal kırıklığı oldu. Ciddi ciddi kustum yani, o derece. ilk başta kokusu hoş gelmedi ama normalde böyle şeylere takılan biri değilimdir. Bir tane yedim, kötü. ikinciyi denedim, yine kötü. Ama hâlâ şans veriyorum. Sebzelisini denedim, o da rahatsız ediciydi. Muhtemelen esas sorun etrafına sarılı yosundu. Son darbe ise somonlu olanda geldi; beni kusma noktasına getirdi. Wasabi de bomboş bir tat; acıyı severim ama bunun acısı dümdüz acı, keyifsiz.
Zevk vermedi. Sevenlere saygı duyuyorum. Objektif olmak gerekirse, bunu düzenli olarak öğün niyetine tüketen birinin sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olduğunu bile düşünebilirim ama benim için berbat bir deneyim olarak kalacak. Ertesi gün bile damağımdan o kötü tat gitmedi.
O rezil anıyı yaşamama sebep olan popüler kültüre sövebilmek için, hemen ardından tadım testi videoları açtım. insanlar “mmh harika” falan dedikçe ekrana sövdüm. Arada benim gibi kusan insanlara rastlayınca mutlu oldum, evde kendi kendime dans ettim. “Bu aşırı travmatik bir olay olarak kalmaz” diye düşündüm ama az önce önüme çıkan bir suşi reklamı her şeyi geri getirdi. Demek ki iz bırakmış.
Allah belanı versin diyerek entrymi sonlandırıyorum. Her ne kadar “bir daha asla” desem de, aptallık konusunda dünya markası olduğum için kesin denerim. Bir dahaki sefere onigiri gibi büyük çoğunluğu pirinçten oluşan bir şeyi nasıl bu kadar berbat edebildikleri hakkında da görüşlerimi bildiririm. Ondan gerçekten umutluydum oysa. Reziller.
Beni bilen bilir beyler, bunca yıldır aranızdayım, hepinizin iyiye, güzele, doğruya ulaşmasından gerçekten samimi bir mutluluk duyarım!
Bak bu, bu ne biliyor musun? Hani o Florya, Bakırköy taraflarından denize oluk oluk birşey akıyor ya, borunun altı saçak saçak yosunlu bi de! Lan bu sanki o! insanın genzine o koku kaçıyor!
Keşke insan gibi haysiyetimizle Adana yiyeydik amk! Midem kımıl kımıl, öyk!
bana göre abur cubur hissi veren atıştırmak için ağza iki üç tane atılmalık yemektir. içinde mayonez de varsa otuz tane de atabilirsiniz. (ben beğendim)
Bugün merak edip aldık yedik yemez olaydık midem şu anda çok kötü. Resmen bizim köyün deresindeki yılanın derisi gibi kokusu vardı. O vasabi mi diyorlar nedir tam bir paslı demir tadıyordu. Bana göre değil.
california roll çeşidine bayıldığım, japonların insanlığa kazandırdığı en leziz lezzetlerden biri. istanbul'da suşi yiyebileceğim güzel bir mekan önerisi alabilirim.
Crunch ebi roll(en güzeli bence).
California roll(en meşhuru).
Salmon roll (buna alışması zaman alır ilk başta mide bulantısı yapabilir.)
ilk kez deneyeceklere sadece pişmiş olanlarını öneririm.
Macro centerdan falan hazırını almak gibi bir gaflete düşmemeniz gereken japon yiyeceği. Paketlenmişleri leş gibi, içlerindeki pirincin tadı da bi tuhaf ama iyi bir yerde yerseniz hoşunuza gidebilir.
