Uzakdoğu'da gördüğüm ülkeler ya da şehirler arasında refah düzeyi gerçekten de en yüksek olanlarından birisi, denizin dibinde, dört bir yanını gökdelenlerin sardığı, bolca turistte barındıran, refahının yanı sıra, kimi günlük harcamalar için aşırı pahalı, parası değersiz olmayan, bol nemli sıcak havasıyla buharlaşabileceğiniz ülke. insanları ne japonlar gibi ürkek ya da sevgi böcüğü, ne de çinliler gibi odun yarması. Ölçüsünde her şey.
Hiç çiftlik bulunmayan en büyük ülke Singapur. Her ne kadar dünya üzerinde ekonomik olarak bir anlam ifade eden tarım faaliyeti yürütmeyen küçük uluslar olsa da (mesela Vatikan) Singapur bu şehir ülkelerin en büyüğüdür.
Bulgogi denilen biftegi ve satay denilen et yemegi unlu, enteresan yasaklari olan, bal dok-yala temizliginde memleket. Her daim heryerde bulunan klimalari ve bunaltici nemini goz ardi edersek, yasanilabilir bir yer.
Müthiş bir şehir manzarası olan şehir. Gökdelenler şehri aynı zamanda.
istatistiklere göre her 6 kişiden biri dolar milyoneri.
Yer azlığından dolayı senelerdir denizi dolduruyorlar. Konut sıkıntısını gidermek için her tarafa gökdelen kurmuşlar.
Ülkenin bilimum tabelalarında birden çok dil görmek mümkün. Şehrin bi kısmı Çinli bi kısmı ingiliz, kimin ne olduğu belli değil yani. * parası olan gelsin diyor ülke kısacası.
istanbul dan uçuş uzun sayılabilir bir sürede, Singapur hava yolları veya THY ile non-stop gerçekleştirilebilir. Singapur hava yolları ile olan uçuşu deneyimim iyiydi.
Bir ulke bu kadar mı temiz bu kadar mı duzenli olur arkadaş.Yerde çöp yok kesinlikle ve zengin oldugu her halinden belli olan ulke.Genel olarak ucuz değil tabiki ve ayrıca Sentosa adasındaki her aktivite de paralı.
Yaz aylarında gidip görülmemesi gereken yer. Nasıl bir sıcaklık yükselişi oluyorsa artık vücuttaki su oranı en az % 5 azalıyordur. Geri dönmek istediğinizde biraz dışarıda kalın su buharı şeklinde memlekete damla damla dönersiniz.
sigaraya 19 lira verdigim ulke. neyseki 7 eleven lar hayat kurtariyor. singapore flyer a binmeden geri donmeyin. hayvanat bahcesi icin ulkeyi bastan basa gecmeniz gerekiyor. hos abartmayalim ulkeyi bastan basa gecmek 1 bucuk saat suruyor. kalacaginiz yer cin mahallesi olsun. hintlilerden uzak durun. hatta mumkunse dunyanin her yerinde hintlilerden uzak durun. cin mahallesi o meshur marine bay park otelin oldugu marine bay a da - ki gece ses muzik ve isik sovunu mutlaka izleyin- 17 tane chanel ve louis vitton magazasi gorebileceginiz orchardta da yiyip icip eglenebileceginiz quick clay a da yakin.
devlet kapitalizmini en az çin, hindistan, rusya ve brezilya kadar iştahla uygulamaya özen gösteren ülke. örneğin çin e göre daha küçük ve sağlıklı bir ekonomik çerçeveye sahip olması gibi belli başlı avantajları da bulunmakta. ulusal varlık fonlarında 247.5 milyar dolarlık " government of singapore ınvestment corporation " ve 157.2 milyar dolara oynayan " temasek holdings " gibi değerlere sahip olması da oluşturulan yapıya yönelik önemli argümanlar arasındadır.
Singapur, dünyanın sınırları içerisinde birincil derecede yağmur ormanları bulunduran iki kentinden biridir. Bukit Timah Yağmur Ormanı, doğanın son derece cömert davrandığı bir coğrafyada yürüş yapma imkanını sunar. Sırtlanları, zürafaları ve daha birçok tür hayvanı görmek için Night Safari doğal alanına gitmelisiniz. Jurong Kuş Parkı, Singapur Hayvanat Bahçesi (The Night Safari) ve Sentosa'daki Denizaltı Dünyası, mutlaka görmeniz ve gezmeniz gereken yerlerdendir. Muhteşem bir kelebek parkına ev sahiplği yapan Sentosa Adası, tam bir eğlence merkezidir. Palawan, Siloso ve Tanjong plajları, adanın dolup taşan noktalarındandır.
istanbuldan 11 saat uçarak gidiyorsunuz bu ülkeye, vize falan da yok; havalimaanında halı serili bir yer burası, çok güzel bir botanik bahçesi var dinlenebileceğiniz; metro konusunu da adamlar aşmış, 5-6 tane farklı hat mevcut, aktarma yapmak çok kolay, her durağın ismi söyleniyor bizim ankarada ki gibi makinistin keyfine bırakılmamış yani. insanlar son derece sıcak ve yardımsever, hemen hepsi ingilizce biliyorlar. çinli hintli ve malezyalıların oluşturduğu bir millet olmuşlar, trafik sağdan akıyor, evde yemek yeme kültürleri pek yokmuş akşamları hemen herkes dışarda atıştırıyor birşeyler.
havası çok nemli, şapır şapır terliyosun, arada 10-15 dakika tatlı bi yağmur atıştırır durur, elektronik çok da ucuz değil, naturel orchoad garden adlı botanik bahçesinde 3000 çeşit bitki türü varmış ki gerçekten görülmeye değer, sentosa adasına mutlaka geçilip çeşitli aktivetelere katılmak mümkün, 3 bölümden oluşuyor ada, universal studiolarından tutun da yüzebileceğiniz, vahşi dopa parklarına kadar bir çok alternatif mevcut adada. clarke quay de oturup birşeyler yiyip içmek, nehir manzarasını ve güneş batımını izlemek, merlion parkta nehir turu yapmak gayet keyifli olacaktır. güzel ülke gidip görün derim.