söylenmek isteyip de söylenmediğinde, kalbe çöken, ağırlık veren, nefes aldırmayan cümle. bir haykırılsa, hafifleyecektir insan ama, ardından, daha büyük ağırlık vermesinden korkulur.
söylediğiniz kişiye göre şekil değiştiren söz öbeğidir. eğer karşılığı susmak ve sadece sarılmaksa anlamı çok büyüktür. sarf ettiğiniz cümle dilden boşuna süzülmemiştir sevdiceğinize doğru. tam hedefi bulmuştur. sevdiceğinizin kalbine cuk diye oturmuştur.
asik oldugun kisiden duydugunda olecegini sanacak kadar anlamsiz bi mutluluga sebebiyet veren soz. mal mal dolanirsin oyle suratinda sapsal bi' ifade ile. dunya yikilsa s.kinde olmaz.
insan gerçekten seviyor ve içinden gelerek söylüyorsa zorlanarak söylediği bir cümledir. anlamı büyüktür bu cümlenin. gerçekten hissetmediğiniz kişiye söylenmemesi gerekir. zira bu söz bu kadar ayağa düşmemesi gereken bir sözdür. ve bunu söyledikten sonra hareketlerinizle de destekleyerek karşınızdaki insanın size daha fazla bağlanmasına ve güvenmesine neden olursunuz.
kaç kişiye söylenirse söylensin vazgeçilmeyen cümle.
"sesindir içimi dolduran ve senin sessizliğin bana koyan belki içinde olmam düşlerinin diye. korkumdur başka bir tene dokunmam, kokundur bu ete en yakışan terimdir sana bulaşan ve sadece hüzündür şahit tüm bunlara.seviyorum seni baharları eskite eskite bir ömrü yaşadık beraber bizden habersizdik oysa ben senindim sen hep elindin. yabacı dudakların coğrafyasında bırak senin şarkını söyleyim. ve dokunayayım saçlarına bir daha koklayamam böyle."
(bkz: karsiliksiz ask/#3007166)
seni seviyorum demek ruhun ve bedenin bütün zerreleri
zikre susamışken, söylenmezse ölmek demektir.söylemek
değil mesele söylenmezse ölmektir.biri, birisine "seni
seviyorum" dediğinde fikrimce yer ile gök titrer..
(bkz: nazan bekiroğlu)
dünyanın en büyük yalanı olan sözdür. bunu defalarca sevgilisine söyleyen ve daha sonra şıpsevdi gibi başkasına aşık olanlar için çok rahatça söylenir. seni seviyorum, beni bırakma ne olur diye yalvaranlar, ertesi gün hemen başkasına yapışırlar. bunların sevgi anlayışı sadece belli bölgelerdedir. her ortamda aşktan, gerçek sevgiden filan bahsederler ama kendi hayatlarında bunların zerrini uygulamazlar. birini bırakıp diğerine koşmaz onlar için marketten çikolata almaya benzer.
insanların benciliklerini şirinlikle kapladıktan sonra, bize sunmasından ibaret bir cümledir, klişedir. şöyle ki; aslında bizi sevdiğini söyleyen kişi, bizi degil kendini sevmektir, çünkü onun vücuduna verdiğimiz hazdan hoşlanmaktadır, onun içindeki mutluluğun kaynağı oldugumuz için bizi sevmektedir, aslında kendini sevmektedir...insan başkasını sevemez burdan bunu anlayabiliriz. Bu sebebten seni seviyorum cümlesi gayet mantıksızdır, ama bakın kendimi seviyorum olabilir.(en azından dürüst)
tanımadığım bütün kadınlar adına
seviyorum seni
yaşamadığım bütün çağlar adına
seviyorum seni
enginlerin kokusu, sıcak ekmeğin kokusu adına
ilk çiçekler adına eriyen kar adına
insanın ürkmediği saf gönüllü hayvanlar adına
sevmek adına seviyorum seni
sevmediğim bütün kadınlar adına
seviyorum seni
kim yansıyor bana sen değilsen
ben kendimi pek az görürüm
sensiz uzayıp giden bir çöl görürüm yalnız
geçmişle bugün arasında
bütün bu ölüler vardı
atlayıp geçtiğim samanın üzerinde
delemedim aynamın duvarını
yaşamı sözcük sözcük öğrenmem gerekti bana unutur gibi
benimki, olmayan bilgeliğin adına
seviyorum seni sağlık adına
yalnız kuruntu olan her şeye karşı
seviyorum seni
zorla tutmadığım bu ölümsüz yürek adına
sen kuşku sanıyorsun kendini, oysa akılsın
sen başıma yükselen güneşsin
güvendiğim zaman kendime...
söylene söylene, güzel hisler değil, şüphe duyulmasına yol açan, eski değerini kaybetmiş söz. çıkarların örtüsü. bu gerçeği yüzüne vurduğunuz insanların; utanmadan, sıkılmadan devam ettikleri, bu yüzden de içi gittikçe boşalan bir zamanların sihirli cümlesi. ne de kolaydır söylemek, hele ki yazmak. hecelerden kelime, kelimelerden bir cümle üretmek. iyi de, söylediğin, 6 hece, 13 harf. ne büyük fedakarlık ve ne büyük bir ispat değil mi?
