oldukça geniş bir kullanım alanı vardır. bir kişiyi bir işten vazgeçirmek için gösterilen çabanın sonunda söyleniyorsa başarısızlığın alametidir. herhangi bir konuda görüş bildirdikten sonra söylenmesi konunun hassas olduğunu ve görüş bildirenin sonuçlardan etkilenmek istemediğini gösterir vs vs...
bir kadına söylendiğinde bu lafa müteakiben kadının bildiğini yapmasıyla ortalığı cehenneme çevirecek olan yegane kelimelerdir. bir kadına sen bilirsin dediğinizde arkanıza bakmadan kaçın. tabi bunu bir anda ağzınızdan kaçırdığınızı farzediyorum.
üzerinde sis bulutları dolaşan, özellikle karşı cins tarafından size söylendiğinde iç burkan..eihh böyle.. insanda, gizemli dedektiflik oyunlarından çıkma tripsel hisler barındıran söz öbeği. hiçbir anlamıyla pozitif değildir bu söz öbeği. en iyi niyetle söylenmiş bir "sen bilirsin" bile olayı baştan savmaktır. heleki konuşmanın ortasında, alakasız bir zamanda sen bilirsin deyip, herhangi bir konuyu löpçük diye bitirmek tam bir sadizm örneğidir. aşk meşk ilişkilerinde ise kaçan kovalanır felsefesinin kitap başlığı olabilir. mesaj yoluyla da pek etkilidir.
(bkz: hiç tanımadığın birisine sen bilirsin yazmak)
en etkili hali başka bir yöne bakarken, kişiye dönüp, gözlerinin içine bakıp, gülümseyerek bir iki saniye bekledikten sonra gülümsemeyi bozmadan söyleyince olur **. karşıdaki kişi "bildiği bişi var lan galba" diye düşünür kendi bildiğini okumaktan vazgeçmekle karşı karşıya kalır.
çok derin manaları olan, yap istersen ama benim dediğim gibi olmazsa ben sana yapıcağımı biliyorum vb gibi anlamlarda taşıyan tehtitkar, kısa ,net cümle.
söylenen kişinin çelik gibi sinirlere sahip olması durumunda ise söyleyenin içinde patlama şansı da bulunan fakat genelde bu ihtimal göz ardı edilerek kullanılan laftır.
bir ötekileştirmedir bu cümle, karşıdaki insanı kendi haline bırakmaktır, bir mesafedir, bir soğukluktur. bana öyle geliyor hep. bana karşı kullanıldığında üzülürüm genelde.
