Her sabah güneşle uyanıp yağmur özledim.
Çoğu zaman bir fırtınayla titredim.
Ben bulutlarımda bir melekle karşılaştım, çok güzeldi aşık olamadım.
Barışık halde karışık hislerimden yorgan yaptım.
Gece yatarken üzerime örttüm yalnızlığımı, kapandım...
kaç tane şair senin eline su dökebilir sago bilmiyorum. keşke bozmasaydın bu çizgini. hala yalnızlıklarımızda bu şarkılarınla tutunuyoruz halbuki.
Adı anıldığında işte dostum dedim, adım anıldığında tanımam dedi taktı maskesini yüzünü çevirdi ve sildi kalıcı tüm izleri, geri
getiremediği zaman eskide kalan anı defterimi, her sayfada düştü maskesi. Şimdilerde
gözümün içine bakan herkes çıkar peşinde takma ifadeler ardına gizlenmiş tüm fesatlar,
hesaplar egoist sevgilerinde saklı rüyalarının sayılarını maskelerinde gizlenmiş tüm yüz
hatları. Bir zaman selamladı bu adamı ve bu adam unutmadı. (bkz: maskeli balo)
Hayat günlük defter yaprağı; hazan gelir dökülür
Gelirken ne getirilir ki ? Giderken ne götürülür ?
Dertle anlaş devâ bul, üzüntü kalbi sömürürür
Yüzüne baktığım her an cennetten bahçe görülür