tmsf'nin el koymasından sonra değerini iyice kaybeden gazete. hem traj olarak, hem de kalite olarak düşüşe geçti ve hala daha kan kaybetmekte.
içerisindeki bazı hükümete muhalif yazarlar tmsf'den önce akp'nin isteği üzerine çıkartılmıştı. tmsf'nin el koymasıyla iyice abartıldı ve ne kadar muhalif varsa hepsi uzaklaştırıldı, bir iki isim dışında. onlardan da yılmaz özdil ayrıldı, erdal şafak ise yazılarını yumuşattı ve böylece bir nevi aykırı sesler susturulmuş oldu.
iyi mi oldu, olmadı tabiki. öylesine bir gazete olsaydı pek umursamazdım ama bahsedilen sabah olunca değişiyor. böylesine trajı yüksek olan bir gazetenin bir partinin yayın organı haline dönüşmesi veya ona aykırı bir $ey söyleyememesi hiç de ho$ değil. zira bu baskılar olmadan önce sabah'ın trajı 500 - 560 bin idi. şimlerde 450 bin civarlarında. oldu mu şimdi ?
evet evet kesinlikle böyledir.. çünkü çevremde ne kadar insan varsa, bunları toplayıp biraraya getirseniz ve bunların yüzde doksanlık bir kısmı üzerinden genelleme yaparsanız, etrafta bir sabah gazetesi görüldüğü vakit "günaydın nerde?", " bana da günaydını verir misin*" gibisinden sorular sormaları kaçınılmazdır.. 3-5 sayfalık ek, koca gazeteden daha fazla rağbet görmektedir...
ilginç gelişmelerin hızla devam ettiği bir basın kuruluşu da bu olsa gerek. diğeri için (bkz: nokta dergisi). son olarak fatih altaylı görevden alınmış * yerine ergun babahan getirilmiştir.
Uyanılır, hatırlanır, ölünür. Dünkü ile aynı olan ve yarınki ile aynı olacak olan eylemler için mükemmel bir zaman dilimi. Portakal dilimi ile trampaya elverişli değildir ne yazıkki.
türkiye'nin en büyük gazetesi olduğunu iddia eden yayın organı. kaliteli köşe yazarları en büyük artısıdır.
gün itibariyle tmsf tarafından el konulmuştur. el konulanlar arasında sabah grubuna ait tüm birimler (atv, tempo dergisi vs.) yer alıyor.
türkiye'nin posta ve hürriyet'ten sonra en çok satan 3. gazetesi.
reklam gelirleri açısından bakılacak olursa hürriyet'ten sonra gelen 2. gazete.
yıllar önce beni kişisel olarak ilgilendiren yanlış bir haberi arka sayfasında
basmış ve aklımı almıştı. gazetecelik etiklerini zırt pırt delen gazetemsi de denebilir.
son bir delme örneği; *
'Sabah Enis Batur'dan özür dilesin'
Önceki gün Sabah gazetesinde yer alan haberde 'P'enis Roman adlı kitabın Enis Batur tarafından yazıldığı iddiası üzerine Batur oldukça sert bir açıklama yapmış, edebiyat kurumlarının konuyla ilgili tutumlarını merakla beklediğini belirtmişti. Batur'un beklediği açıklama dün geldi. Türkiye Yazarlar Sendikası, Uluslararası PEN Türkiye Merkezi, Edebiyatçılar Derneği, Türkiye Yayıncılar Birliği'nin ortak açıklamasında Sabah gazetesinin Batur'dan özür dilemesi gerektiği vurgulandı.
'Yazar açıklansın'
Açıklamada "Hiçbir kaynağa ya da belgeye dayanmadan yapılan haberde Türk edebiyatının değerli bir şair ve yazarı, bir roman vesile edilerek karalanmaktadır. Gazetecilik meslek ilkelerine uymayan bir anlayışla, başta Enis Batur olmak üzere muhataplarına danışmak gereği duymadan kotarılmış bu haberin kasıtlı olduğuna inanıyoruz. Ahlaki olarak da tasvip edilemeyecek nitelikte olan bu haberden dolayı Sabah gazetesini Batur'dan özür dilemeye çağırıyoruz. Kitabın yayıncısının da romanın yazarını açıklayarak, Batur'un töhmet altında kalmasına seyirci olmaması gerektiğine inanıyoruz. Bu açıklamayı yapmasını yayın ahlakının gereği olarak görüyoruz" denildi.