dikkatleri çeken güzelliğinden çok daha önemli bir özelliği var onun. ünlülerin bir çoğunun yoksun olduğu içtenliğe fazlasıyla sahiptir kendileri. arkadaşınız olur iki dakikada. rahattır, rahat hissettirir yanındakini de. fotoğraf çekmeyi, çektirmeyi sever, zafer işaretini yapıştırıverir objektife.
Twice born filminde Penelope cruz'un yanında hiç ezilmeden başarıyla oynayan oyuncu.
iyi eğitim görmüş, aydın bir türk kadını olması da gurur verici.
Annesi emniyet müfettişi, babası emekli Başkomiser.
Annesi bir yarışma programına çalıştığı kurum adına yardım amaçlı katılıp, konuşmalarıyla kendisine hayran bırakmıştı yıllar önce.
Umarım bu değerli oyuncumuzu yakın zamanda kaliteli yapımlarda görme şansımız olur.
Akranları beren saat ve tuba büyüküstün'den daha yeteneklidir. Gündemde olmamasının nedeni arkasında mason bir baba veya kenan doğulu gibi bir adam olmamasıdır.
twice born'da olduğu gibi yine bir ispanya/italya yapımında yer alacak oyuncu. Bu sefer filmi, pek bir sevdiğim yönetmen/senarist olan asghar farhadi yazıp yönetecek. 2018 de çıkacak olan dram filminde, baş rolleri javier bardem/penelope cruz ve ricardo darin canlandıracak. 2012 yapımı twice born'dan sonra penelope ile ikinci kez bir araya gelecekler.
Şimdiye kadar 21 yapımda yer almıştır, 1.72 boyundadır. donuk mavi gözlere sahip, Gözlerinin soğuk bir güzelliği var. hiç kıpırdamadan sabit bir noktaya baksa, öldüğünü sanıp etkilenirim. Ayrıca yüzü oldukça güzel, özellikle elmacık kemikleri ve yanakları.
S.A: Benim filmde çok hâkim olmam gerekmiyordu. Dolayısıyla biraz kaytardım! Mert çok sıkı çalıştı. Ben de seyirciyle beraber öğreniyorum. Seyirci benim öğrenme sürecimi görüyor zaten.
O süreçte, neler aklınıza geldi? Hiç 'ya onların işi ne kadar zormuş' dediğiniz oldu mu?
(buraya dikkat)
S.A.: Ben esasen dilin, iletişimimizi zorlaştırdığımızı düşünüyorum. insanlar arasındaki saf iletişim şekli, diller üstü bir şey olsa gerek. Filmde doğrudan iletişim var. Dil bazen iletişimimize mesafe koyuyor. Dolambaçlı hale getiriyor, yanlış anlamalara sebep oluyor.
number one'da sunuculuk yaparken keşfettiğim; bu kız büyük yetenek dediğim kendisini arayıp birzamanlar;
"saadet abla bana kayli minokdan kam intu may wörld'ü çalabilir misin" demeyi çok istediğim kişi idi*
