bugün

hastalıklı bir çizgi filmdi kendileri. varsa yoksa karanlık, soğuk, keder, hüzün.. küçükken izledikçe gözlerim dolardı, içim kötü olurdu. burdan bu çizgi filmi yapanlara sesleniyorum ''ne kastınız var lan küçücük çocuklara!''
o dönemin çizgi filmleri lay lay lom değil harbi en damar animelerdi.
küçük emrahın çizgifilm perdesine uyarlanmış haliydi vakt-i zamanında. daha küçük yaşta annesini kaybedip sirklerde itin maymunun içinde çalışıp sokaklarda yatardı. heidinin dedesine benzeyen bir maymun arkadaşı vardı, ama yeterince yaşlanmadığı için saçı sakalı henüz beyazlamamıştı maymunun.
küçükken bıkmadan bütün bölümlerini izlediğim, üvey babası tarafından bir sokak göstericisine satılan ve bundan sonra başından geçen hikayeleri anlatan çizgi film. güzeldi lan.
mutfaktan kuru ekmek alıp onu yiyerek izlerdim bunu küçükken.bir de ağlardım hep izlerken.
(C.: Ermiye) Yağmuru iri olan ve yere şiddetle inen bulut.
fransızların kullandığı bir erkek ismi.
outdoor tv ve ankara metrosunda sürekli videoları dönen futbol topuna tek vuruşla yaptıramayacağı şey yok gibi görünen yetenekli deli.
Ğemi diye teleffuz edilen bir fransiz erkek adi.
Dünyanın en trajik çizgi filmidir muhtemelen.