her gün adına entry girilen bu nedenle her daim sol frame'de adı gözüken, sonunda dayanamayıp "kim bu adına bu kadar entry girilen zat " deyip hakkında biraz (bu kadar entry'yle hala biraz mı?) bilgi edindiğim ulu yazar.
kendisi sonradan gelip ona buna sataşarak celebrity olamaya çalışan sözde yazarlara pabuç bırakacak adam değildir. zaten onu karşısına alan beni ve hatta bu sözlükten bir çok yazarı da karşısına almış demektir.
o kadar demiştim sana red cim halka bu kadar iç içe olma, ağır gelirsin onlara, şok etkisi yaratırsın, yan etki olarak saçmalayabilirler diye..
ayrıca, kim kaldı ki azizim birinci nesil celebritylerden.. bir sen, bir ben, bir de zall. *
hiç unutmuyorum bir gün inönü stadına gitmişim. türkiye-makedonya maçı var. stad tıklım mı tıklım. daha maçın başında golü yedik. golü atan adam böyle el kol hareketleri falan yapıyor hocam. ayıp dedik. sonra nihat çıktı 1-1 yaptı maçı. ama hocam rüştü'Nün o gün kabul günü yine yedi golü 2-1 mağlubüz. moraller nasıl bozuk. adam yine el kol hareketleri falan yapıyor böyle pis pis. uyuz olduk. lan '' bizbu takımdan 2 gol nasıl yeriz'' diyoruz. işin ilginç tarafı baki mercimek te oynamıyor hocam. sonra 2. yarı başladı 1 gol daha çaktık 2-2 oldu hocam. artık bu maçı alıcaz dedik. bizdedik 3-2 oldu nihat attı. o el kol hareketi yapan adamın yanına gitti bir şeyler söyledi. ağzını okuduğum kadarıyla ''mıkdıuryn'' dedi. evet hocam okuyamadım ağzını tam olarak ama gereken cevabı vermiştir diye düşündüm.
seni fena halde nihat'a benzetiyorum biliyormusun hocam?
tanımam etmem , doğru düzgün bir entrysini de görmedim , oylamadım da , şu entry'i girmemin nedeni belki kendisine laf atıp popüler olmaya çalışanlar arasında ben de kaynarım , popüler olurum felan.*
sinir olduğum yazardır. kendisi zeka ile elektrikli süpürgeyi karıştırmaktadır. o kadar dedim kendisine evi süpürürken kafasını yere sürtmesine gerenk yok diye. karıştırıyor mütemadiyen. **
zirve için gelmemle beraber yakama yapışan, beni teee aştilerden alıp mekana götüren, 2 gün boyunca muhabbetlerden muhabbetlere daldığım, birlikte türlü türlü bok yediğim, sabahın kör saatlerinde zağar gibi ankara sokaklarını arşınladığım, sarhoş olamama derdinden benim gibi pek müzdarip olan, yanımda durmasından dolayı büyük mutluluk duyduğum adam.. adam gibi adam.. ha bir de unutmadan, kardeş yarısı.. *
zirve için buluşma sırasında karşılıklı birbirimize doğru yürürken simaları çıkarmak için 10 saniye kadar kesiştiğim yazar.ama çıkardık sonunda tabi, hatta gittik bok yedik üstüne..
şifresinin çalınıp başkaları tarafından sözlük nickinin vakt-i zamanında kullanılmasından şüphelendiğim ama daha sonra edit'i nedeniyle rahatladığım yazar.
yazar olmadan çok önce ** nicki ile dikkatimi çekmişti bu yazar, hatta nickine imrenmiştim de, zira kırmızı şarap en sevdiğim içkiydi. yazar olduktan sonra katıldığımız ilk zirvede de bu ortak özelliğimizi konuşturmaktan geri kalmadık. konuşturmaktan da öte, redwinemaniac brothers'ın temelinin atıldığı gündür o gün.
redwinemaniac brother'ın ilk ayağı ve isim babası o. uzun zamandır mide rahatsızlığımdan dolayı içki yasak bana, ama merak etmesin; bayadır uslu duruyorum:) bu demektir ki yakında doktor iznini kapacağım. işte o gün redwinemania kardeşliği'nin şahlanacağı gün olacaktır.
bir yılın her bir gününü dolu dolu geçirerek bizi fikirlerinden mahrum bırakmayan fedakar birinci nesil sözlük yazarı.
(bkz: birinci nesil dayanışması)
ah be redwinamania m, hatırlarsın o günleri kimsecikler yoktu biz vardık. deli gibi güldük, sinirlendik, bol bol ayar verdik, birinci nesil celebritylerden bi sen bi ben bi de zall kaldı diye hava attık, ne geyikler çevirdik senle..
iyi ki burdasın be tertip, beraber nice yıllara.
