önümüzdeki sezon fenerbahçe'nin ligde iki takımla mücadele edecek olmasına neden olan hadisedir..
özellikle fenerbahçe-fenerbahçe derbisinin çok heyecanlı geçeceğini düşünüyorum.
beşiktaş yaptığı bu transferin ardından, türk milli takımının şu an da as ve yedek kalecisi olan iki file bekçisi, kadrosuna dahil olmuştur. yani bu demek oluyor ki; beşiktaş türkiye a milli takımı'na iki kaleci gönderecektir. bu olay beşiktaş'ın kalesini ne kadar sağlama aldığını gösterir.
gelelim olayın ikinci boyutuna; bu transferin ardından vedran runje'den 1 milyon euro alınarak, kendisine bonservisi verilmiş ve türkiye'de oldukça yıpranın, milletin ağzına sakız olan bu kaleci de takımdan gönderilerek, bir yabancı kontenjanı daha açılmıştır.
muhtemelen yabancı sınırlaması 6 ile kalacaktır. beşiktaş; bobo, delgado, rico ve tello'nun ardından istediği bölgelere iki yabancı ve bir yerli transfer ederek, transfer sezonunu kapatacaktır.
transferin tek yanlış olan kısmı, rüştü'ye yıllık 1.5 milyon euro gibi ücret ödenmesidir. ama onun dışında rüştü'nün artı yönleri oldukça fazladır.
- yıllardır fenerbahçe takımında yıldız olmak. (fenerbahçe'nin kötü defansının bütün açığını rüştü kapatıyordu)
- takımda yer alan diğer kalecilere yaptığı abilik sayesinde, o kalecilerin yetişmesine katkı sağlaması. (hakan arıkan'a öğrettikleriyle, hakan yıllarca beşiktaş'ın kalesini koruyabilir. zaten hamur sağlam)
- beşiktaş taraftarının, fenerbahçe'de oynayan futbolcular arasında, kişilik olarak beğendiği belki de tek futbolcu. bunu 2002 - 2003 sezonunda, bir derbi maçında kendisine bir beşiktaş taraftarının çiçek vermesiyle, en iyi şekilde gösterilmiştir.
- beşiktaş taraftarına kendisinin yaptığı en ufak kötü bir hareket olmamıştır. beşiktaş taraftarı kendisini çabuk kabullenecektir. yaşı 34 olsa bile, bir kaleci için çok yaşlı değildir. fenerbahçe sol kanadına aynı yaşta olan roberto carlos'u aldıysa, rüştü'nün de 34 yaşında beşiktaş'a gelmesi gayet doğaldır. futbol yaşamına hala devam eden oliver kahn 15 haziran'da 38. doğum gününü kutlamıştır.
- beşiktaş'ta hakan arıkan ilk kaleci olup, rüştü yedek olsa bile, rüştü bunları sorun etmeyecektir. ayrıca hakan arıkan cezalı konuma düşer ya da sakat olursa, beşiktaş taraftarının güvenebileceği ikinci bir isim, hatta türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi yerli kalecisi devreye girecektir.
fenerbahçe taraftarı şu an birbirine girdiyse, beşiktaş taraftarı da benzer bir şekilde transferden memnun değilse bu işte bir gariplik vardır. şimdi iki gruba bakalım, kimler neyi savunuyor;
fenerbahçe taraftarı;
1- rüştü bize ihanet etmemeliydi, biz onu sakat sakat aldık, jübilesini bizde yapmalıydı.
2- rüştü'nün gittiği iyi oldu, boşuna yedek oturuyordu.
beşiktaş taraftarı;
1- rüştü fenerbahçe ile anılan bir isimdir, bizde ne işi var? fenerbahçe'den aldığımız futbolcular yetmedi mi?
2- rüştü türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi kalecisidir. her zaman yedek olsa bile, güvenebileceğimiz bir kalecimiz daha olmuştur.
şimdi tüm bunlardan sonra, ben beşiktaş taraftarının 2. bölümüne dahil olan biri olarak, fenerbahçe taraftarının 1. kısmına bir not iletmek istiyorum;
(içiniz: soğuk su)
diğerleri zaten yakın zamanda, güvendikleri kaleciler hakkında ne kadar hatalı düşündüklerini anlayacaklardır. yedek kaleci olarak volkan'a güvenerek avrupa yoluna çıkarlarsa, ya spikerlerin ah volkan ah yakarışlarını duyarlar ya da volkan'ı bol bol jöle reklamlarında görürler..
faydası dokunur, dokunmaz o ayrı konu ama transferin en güzel yanı fbli arkadaşların[özellikle kendi sitelerinde] "sattın", "yıktın bizi eyledin viran" türünden yazdıklarını okuyup gülmektir, eğlenmektir. fazla değil biraz geçmişe dönersek[bir sene kadar öncesi oluyor] biz* de onun transferinden sonra benzeri şeyleri söylemiştik, ki bu arkadaşın videoları izlenme oranlarında epey üst sıralara çıkmıştı o aralar, hani kanıtımız budur, bakın neler neler söylemiş, göt demiş size, ipne demiş...
kim mi? hani sadece tanrının yargılayabildiği bir velet var, zamanında transferiyle ilgili söylediklerimizi ağzımıza tıkamışlardı, ne söylesek şu lanet "profesyonellik" duvarına çarpıp kafada sekiyordu. geç de olsa anlaşıldığımızı umuyorum bu konuda.
transferin en yanlış bulduğum tarafı ise kendisine verilen ücret[yanlış bol]. rakamın uçuk olmasının sebebini haketmesi olarak değil de ikna edilebilmesine bağlayabiliyorum ancak. bari hakanın önünü kesmese de, ikinci kaleci olarak devam etse son yıllarına, takımın ağabeyi olarak hani[ne skimdirik işse].
bide bu tansferle yönetimin yabancı kontenjanını açtığı söyleniyor. teorik olarak doğru olsa da pratikte bir sıçış olayıyla karşı karşıyayız gibi geliyor. bu beceriksizlikle ancak fbnin bırakacağı deivid filan alınabilir, o da aranan kan bulundu diye yutturulur işte. neyse. ben taraftarın sesini duar gibiyim şimdiden; rüştüüüü rüştüüüüü.
Kendimizi salak hissetmemize neden olan transferler zincirinin son halkasıdır.Geçen sene Nobre ile başladı , Tümer dev bir adım attı, Tuncay ve son olarakta Rüştü profesyonelliğin gereğini yaptı.
Ayrıca bu transfer anneannemin söylediklerine inanmama da neden olmuştur.Yıllardır onlar para kazanıyorlar size ne oluyor deyip dururdu.
Biz forma aşkına inandığımız futbolcuların arkasında durduk yıllarca ama devir Rıdvanla beraber son bulmuş.Bir daha 31 yaşında başka takımda oynamam deyipte futbolu bırakan bir oyuncu olmaz herhalde Türkiye'de.Bu yüzden formanın arkasına futbolcu ismi yazdırmak , her an eskimesine neden olabilir.Ben kendi ismimi yazdırıyorum, beni kimse transfer edemez.
Bu arada Rüştü ve Bjk'ye transferi hakkında bazı hatırlatmalar:
Rüştü Antalyaspor'da oynarken Bjk kendisini transfer etmek istemiş,trafik kazası geçirmesi üzerine vazgeçmiştir.Fenerbahçe sakat hali ile onu transfer etmiştir.
Rüştü Fenerbahçe'de oynarken Fenerbahçe haricinde 4 büyüklere gitmeyeceğini vurgulamış, gidersem anadolu kluplerinden birine giderim demiştir.
Son Fenerbahçeli Rıdvan Denizli maçı sonrası Rüştü haricindeki futbolcuların ağlamalarına inanmıyorum demiştir , herhalde bir tek bunu tutturamadı.Son Fenerbahçeli hakkında bir video:
Yıllarca Fenerbahçenin kalecisini korumuş eski kaptanın bjk'ye transferi. keşke gol yeseydi, sörf yeseydi ama yüreğimizde ki yerini fenerbahçelilik aşkını yemeseydi.
beşiktaş taraftarının kanser olmasına, kendi içinde bölünmesine sebebiyet veren transferdir...
büyük başkan (!) yıldo, 2004 mayısından bu yana "birlik beraberlik" der durur... hangi birlik beraberlik? bu yönetime vasi atanması gerekmektedir, keza, akli yeterlilikleri kalmamış, mantıksız işler yapmaya başlamışlardır... rüştü yakında bastonla çıkacak... baki nasıl defansta pimi çekilmiş bombaysa, rüştü de öyle... her an patlayabilir... hakan gibi yetenekleri sınırlı bir kaleci, üstüne rüştü gibi devrini kapamış bir kaleci... ulan gençleşme adı altında, cordoba'yı gönderdiniz, bu adamın günahı neydi? yazıklar olsun... lanet olsun... rüştü'ye 1.1 milyon euro verenlere lanet olsun... alın martinezi, genç, geleceği parlak, taş gibi kaleci... rüştüymüş... rüştü'nün karaktersiz olduğu zaten 90'ların ortasından belliydi... 2 gün önce, anlaştık deyip bugün imza atması da başka bir karaktersizlik... ama tabi... bu profesyonel hayat değil mi? karakter falan çok gerilerde kalır...
rüştü gibi yıllarca türk milli takımının kalesini korumuş, 2002 dünya kupasında gösterdiği performansla kendine dünyanın en iyi kalecileri arasında iyi bir yer edinmiş, hemen akabinde barcelona gibi dünyanın en ünlü kulüplerinden birine gitmiş ve halen türk milli takımının kalesini korumakta olan bir kalecinin hak ettiği saygıyı görmesini sağlayacak transferdir...
ilk onbirde oynasa da oynamasa da beşiktaş taraftarının rüştü'yü bağrına basacağı kesindir aynı alınan ağır bir yenilgi sonrası rüştü'yü dövmeyeceklerinin kesin olduğu gibi...
fenerbahçe için serdar ve volkan'ın önünü açma adına büyük kazanç, beşiktaş içinse eski fenerbahçelileri bünyede toplama siyaseti açısındansa büyük zarardır. çünkü beşiktaş bu stratejinin faydasını türkiye kupası maçları dışında görememiş, beşiktaş'ın kolej takımı havasına bu tarz transferler gölge düşürmüştür.