sevilmekten çok sevmektir ruhu olgunlaştıran çocukluktan çıkaran, hatta en zevk veren. yeter ki durum abartılmasın , o masum sevgi iğrençlikle, rezillikle sıvanmasın.
bu aşk yaşanmaya başlandığında mide de hafifçe ağrılar başlar, aşk ilerledikçe ağrıların şiddeti artar. devamında ya görmemeye çalışırsın ve ağrılarını azaltmaya çalışırsın ya da ona açılıp herşeyin mahvolmasına yada nadiren güzel sonuçlarına neden olursun.
kötüdür.bakıyor mu baktı mı acaba diye adamın beynini yer bitirir.acı verir.hele ki baktığını,aynı duyguları hissettiğini sandığın insanın parmağında yüzüğü görmek o daha da acıdır.
bildiğin çocukluk.
bende düşmedim mi bu çocukluğa? düştüm hemde nasıl düşmek, üç sene çıkamadım o düştüğüm yerden.
sadece bakıyorsun bir kez göz göze gelebilmek için gözlüyorsun o'nun bakışlarını, başka hiçbir şey yok...sadece dur seyret onu, evin önünden geçmesini bekle, sadece bir an görebilmek için geçtiğin dersin bütünlemesine gir, sınavda kopya ver sonra yakalan ama cesaret edipte sevdiğini söyleyeme...aşk bu mu lan?
seneler sonra(seneler dediğim altı ay oldu) tekrar karşılaştım onla bugün. o altı ayda çok şey değişti bende, başka bir sevdada sürgüne gittim, gözlerim başkalarınıda görebiliyormuş bunu farkettim. o üç sene boyunca sözde aşık olduğum insanın aslında benim yazdığım bir masalın prensi olduğunu gördüm bugün. ama sadece bir masal, gerçek değil yani ben kurguladım ben oynadım o'nun haberi yok.ben her gördüğümde o'nun rüzgarıyla yaprak gibi titrerken, o'nun benden hiç haberi yoktu belki vardı ama görmek istemedi beni...
neyse, çocukluğumdan kalma bir yüz çaldı bugün kapımı...olacak şey değildi ya aylar sonra ama oldu diyecek söz yok...
"beni sevmediğin zamanlarda alıştım susmaya" sözlerini kendilerine armağan ettiğim aşk türü.
not: bi gün sevdiğim adam şurda platonik aşkla girdiğim bütün entryleri okusa vallahi halime acır, benimle sevgili bile olurdu sözlük. üstelik götüde kalkardı. vay be ben neymişim, hatun beni gözünde nasıl büyütmüş derdi. işte sırf bu yüzden benden bihaber. duyduğuma göre son günlerde hergün başka bi kızla takılıyomuş. kızların tipine bakıyorum, taş gibiler valla. hatta çoğu sarışın ve renkli gözlü. ama hepside çakma be sözlük. ama yakışır benim sevdiceğime. **
kendi kendine gelin güvey olunması durumudur ve aynı zamanda hayaller dünyasına dalıp şizofreni başlangıcı sayılabilecek bir duruma düşülmesi durumudur.
en güzel aşk zor olanmış dedirten beter durum;ama yinede güzeldir ve en tehlikesiz...
bilinirki o mukaddes aşk elinden kayıp gitmeyecek; hep seninle kalacak...
insanın içindeki enerjinin diğer nesnelere çarpıp yansımasıdır . aşkı siz yaratırsınız , karşınızdakini kusursuz olarak görüp ona aşık olmayı siz seçersiniz . Her aşk biraz platoniktir çünkü tam karşılığını asla alamazsınız . Kısacası bırakın onu, bunu ve aşkın kaynağına yani kendinize aşık olun . Bencilce mi oldu ?
kişinin, tüm arzularını ve en yüce duygularını başka bir bedendeki ruha yükleyerek,
ilahi mutluluğa ereceğini hayal etmesidir. kendi yarattigi tanrı'ya tapınmasıdır, ki o aşamaya geldikten sonrası, ateşle oynamaya eştir. yakar ve hatta ölümcül olabilir...
nasıldı? güzel bir gün sayılırdı değil mi? bu güzel günde bir eksiklik var mıydı? hayır yoktu. yine aklındaydı. yine o'nu görebilmek için bekleyecektin. artık beklemek senin için sorun değildi,alışmıştın. zaten o nu 5 dakika görebilmek umuduyla sırılsıklam oldun, hastalanacaksın. iç şu nane limonu. belki biraz ekşi tadı ama senin hayatından daha tatlıdır belki. gidip söyleyeyim, liseli ergenler gibi takılmayayım diyorsun değil mi? git söyle hadi. olmayacağını bile bile git söyle. söyle de kendine daha fazla eziyet çektir. ayrıca aranda 2 metre kadar bi yol varken bile onu görünce kalbin yerinden fırlayacakmış gibi oluyo. onun yanında nasıl olacaksın peki? benliğinin seninle birlikte olacağını mı düşünüyorsun? yanılıyorsun. onun yanındayken sen sen olmayacaksın. o nasıl biri? karizma değil mi hemde çok karizma. sana layık da değildir şimdi o. onun karşısında kendini ezik gibi mi hissediyorsun? merak etme yalnız değilsin. o zaten dünyanın en güzel en yakışıklı insanı. biz kimizki öyle birine aşık oluyoruz. amacımız mutluluk aramak mı? sahi mutluluk neydi?