ilk okuduğum Hakan Günday kitabı ki hepsi böyleyse eli eteği çekmek lazım. Bir Hakan Günday daha okuyabilir miyim emin değilim. Okurken sıkılmıyorsunuz, aksine merak ediyorsunuz piçlerin akıbetini. Anlamakta zorlanmıyorsunuz, bal gibi de anlıyorsunuz olanı biteni ama sindiremiyorsunuz. Bu sindirememe can sıkıyor bir yerde. Piçlerin yaptıkları da yapmadıkları da canınızı sıkıyor. Sonunda ders alsınlar istiyorsunuz. Sonunda ders alıyorlar mı? En azından sindirimimi kolaylaştırmış bir sonları var piçlerin ama tabi bu ders aldıkları anlamına gelmiyor pek. Piçler iyi müzik dinliyor ama ders almıyorlar. Belki Hakan gerçekten dersini almıştır 'hiç'liğini kavrayarak.
" Piçlerin bedenleri ve akılları, diğer insanlarınkilerin aksine nasırlaşmaz. Onların nasırlaşan tek yerleri ruhlarıdır. Dolayısıyla çıplak gözle bakıldıklarında hayat değmemiş gibi görünürler. "
günümüzde kazandığı anlam: neşeli, hayatı gelişine yaşayan, geleceğini zerre düşünmeyen, kadınların birlikte vakit geçirmekten hoşlandığı, insani değerlerin hiç birine uğramayan biridir.
sözlük anlamı: annesi ve/veya babası belli olmayan kişiler için kullanılır.
argo ve halk deyimi: ibne örneğinde olduğu gibi sözüne güvenilmeyen, sevimsiz, ahlakı bozuk kişiler için kullanılır.
argoda ibne,gavat,godoş, pezevenk ve orospu çocuğu ile % 95 benzer anlamlar taşır.