ben güzele güzel demem güzel benim olmayınca diye düşünen insandır. en fakir zamanında boğaza karşı sigarasını yakıp bu şehirde yaşadığı için kendini dünyanın en zengin insanı kadar şanslı hisseden insandır, avrasya maratonunda boğaz köprüsünü yürüyerek gecip kendini cennette hissedendir. her seferinde "ulan istanbul ben senin..." diye başlayan cümleler kurup, seviyorum da gidemiyorum noktasında tıkanan kalan insandır, en asil duyguların insanıdır.
mal adam pardon maldanadam önce herkese sponsor olacakmış ve paris'i görmeyen biz kroları paris'e götürecekmiş sonra da biz istanbul'a ighh diycez, anlaşıldımı eylem planı hadi canlar thy beklemez. yaşasın maldanadam...
2009 dan bu yana avusturya, belçika, almanya, hollanda vs. bir çok ülkede bulundum. rotterdam, viyana, amsterdam, köln gezdiğim şehirler içinde ve şu an bu yazıyı brüksel'den yazıyorum. velhasıl istanbul'un havası avrupada hiç bir yerde yok.
Paris güzeldir, fransızca çok seksi bir dil, fransa inanılmaz medeni, bilmem nerede bir şarap içtim inanılmazdı! Gibi gudik cümlelerle ve fransız hayranlığıyla dikkatleri üzerine çekmek isteyen ergen yazar cümlesidir. Aynı zamanda utanmadan gerçeklerin farkında olan kişilere dallama diye hakaret eden yazardır bu. eyfel kulesi denilen metal yığınını görmek için fransaya 399 euroya gidiş bileti alan zeki de kendisidir. iki kelime fransızcayı da bu başlığı açmak için öğrenen yazardır ayrıca bu. Bu türler genelde varoşlarda yaşayıp internetten son trendleri takip ederler ve yaklaşık 100 yıldır olduğu gibi fransız hayranlığı trendi değişmediği için öküzün trende baktığı gibi bakar bu tipler parise.
basma kalıp paris sokaklarında 2 kız göreceğim diye kasılıp yürüyeceğine, rahat rahat kendini kasmadan istiklal caddesinde elinde bira ile yürümeyi tercih eden dallamadır.
Bu dallamalardan halihazırda çok sayıda mevcuttur.Bunlar kültürü üstsüz güneşlenmeyle, batıyı din düşmanlığıyla karıştırırlar.Böyleleri için en güzel sözü hüsrev ağam söylemişti.
parisi karış karış dolşamış biri olarak söyleyebilirimki ikisinin de güzelliği ayrı. ama ey şanzelize'nin istiklal caddesinden güzel olduğunu iddia eden aklı kısa , otoyol geçiyo lan ordan !
(bkz: one night in paris)
şimdi bi de böyle bi paris var, ben onu gördüm yukarda adı geçen filmde, bu yeterli mi acaba istanbul u süper sanabilme kriteri olarak, çok merak ediyorum.Bu konudaki ulemalardan yardım bekliyorum.
parisi de gördüm istanbulu da.
gerçekten paris istanbul'un tırnağı olamayacak kadar kötü bir şehir.
bir direk dikmekle şehir olunmuyor. istanbul'un gerçekten bir ruhu var, gezip göreceğinizi onlarca eser var. medyanın gazına gelip istanbul mu, paris mi gazlarına gelmeyin derim ve susarım.
zira cevap hep istanbul olacaktır.
Bence ıhlamur kasrında çay içmemiş,kız kulesinde boğaz manzarası izlememiş,boğaz turu yapmamış,güneye egeye gitmemiş, tarihi güzellikleri gezmemiş,istanbulun tarihi ve sosyal önemini anlamamış ,paris'e gidince de kendini bir şey sanmış yazar başlığıdır.