yüzünü otobüsün yanına dönüp ayaklarını çok fazla olmayacak şekilde açarsa keskin viraj ve ani frenler dışında rahatça ayakta gidebileceğinin farkına varmış insandır. bunun haricinde otobüslerde bulunan direklere, kapılara ve cam kenarına yaslanarak da gidebilir.
ilkokulda dersaneye giderken arkadaşlarla yaptığımız eylemdir. boş otobüste hiç bir yere tutunmadan virajlı yollarda ağırlık merkezini ve gereken sürtünme kuvvetini ayarlamak için çeşitli yerlere eğilmek suretiyle dengeyi sağlamaya çalışırdık. tabi bunu hiç birimiz düşünmezdi. eğlenceliydi. kendi aramızda surf yapmak diye adlandırırdık bu eylemi. *
Çin Halk Otobüsü(!) gibi otobüse(!) binmiş insandır. Dengede durmak için bir yerden tutmasına ihtiyacı yoktur çünkü otobüs(!) son derece ama son derece kalabalıktır. insanlar üst üste binmişlerdir resmen. Kaptan sürekli yolcu almaya çabalar. Muavin sürekli sağlı sollu camlara dönerek ilerleyelim diye çemkirir durur. Hatta siz öylesine gaza gelirsiniz ki, o kalabalığın içinde cep telefonunuzdan facebook'a, twitter'a ve ıvıra zıvıra girip sağa sola yorumlar, mesajlar atar, video paylaşımı falan yaparsınız. Bu otobüs(!) olayı genellikle küçük şehirlerin kampüse giden araçlarında olur tabiki...
Not : " Otobüs(!) " şeklinde yazıyorum çünkü minibüse otobüs denmez. Anlayamıyorum, insanlar neden otobüs diyorlar ki buna?
