Bre o denli güç degil su iki sözcüğü etmek. Kanın bozuksa, amacın kotu değilse, düşlerde yasamıyorsan bu imparatorluğun adının Türk imparatorluğu oldugunu bilirsin.
Birde bilerek yapanlar vardır ki, onlara, sevdikleri arapca ile yanıt vermek gerekirse "kafir" denmesi gerekir. Kafir nedir?
Kafir arapca al-kafara ediminin (al kafara - örttü, inkar etti) fa ' il vezninde masdaridir.
önce beylik adındaki çocuktu, sonra büyüdü, hovardalık yapmaya başladı, bir çok entrikalar yaşadı, verimli çağları oldu, sonra yaşlandı, hastalandı, küçük bir ihtiyar oldu ve öldü.
Çok büyük, çok kompleks ve uzun süreler boyunca, tarihin bir çok dönemine tanıklık etmiş bir imparatorluktur. Bu imparatorluk o kadar uzun süre hüküm sürmüştür ki, şimdiki siyasi tartışmalara meze olamaz. Hani bunu böyle olmamalı şeklinde söylemiyorum. o kadar büyük bir coğrafyada o kadar uzun zamanlar boyunca yaşayabilmiş bir imparatorluk, bilimsel açıdan araştır araştır bitmez. nitekim anadolu halkı üzerindeki etkileri bugün bile devam etmektedir.
Bir diğer husus, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları da birer Osmanlı olarak doğdular. onlar, onların kurduğu bu ülkenin tohumları osmanlı zamanında atıldı. Bir yerde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti fikri de bir Osmanlı fikridir. O nedenle bu büyük imparatorluğa bok atanları da, gereğinden fazla övenleri de takmayın arkadaşlar. çünkü kısa bir süreliğine hüküm sürüp yok olan bir beylikten bahsetmiyoruz sonuçta.
sanki 13cü yüzyılda milliyetçilik-türkçülük ideolojileri vardı da osmanlı benimsemedi . cengizin torunları bile bir zamandan sonra islamcılıkla uğraştı mesela hülagü devleti kazan han zamanından itibaren. o devir islamdan başka bir ideoloji yoktu bu topraklarda. yusuf akcuralar, nihal atsızlar yoktu daha türkçülük yoktu.
3cü sınıf türkçüler sik sik argümanlarla elestiriler bir de.
bilmem türk olmayan karılar aldılsr falan. sanki hunlar, göktürkler hep türk karı almışlar çinli, romalı karılarla evlenmemişler geleneği osmanlı bozmuş . hiç degilse devletin başindaki adamların babalari türktu, cumhuriyetten sonra babası kürt olan, gürcü olan herkes develtin başına geçiyor.
bilmem türk olmayanlar yüksek mevkilere yükseliyordu, bu yüzden türk değilmiş ama kürt ismetin yönettigi, agop dilaçarların mevki sahibi olduğu cumhuriyet gerçek türkmüş .
1453 istanbul'un fethinden 1774 küçük kaynarca antlaşmasına kadar. Şeklen türk gerçekte ise bir slav imparatorluğudur. Bu tarihte slav imparatorluğu gerçek sahiplerine rus'lara geçmiştir. Fatih sultan mehmet ( annesi türk soyludur ) ve l süleyman ( annesi kırım tatarıdır. Giray hanedanından olup soyu cengize dayanır ) hariç diğer padişahlar anne tarafından çoğunlukla slav kökenlidir. Türk kanı slav kanından daha azdır. Ordusu slavlara ( yeniçeri, kabinesi divanı ezici çoğunluğu slav devşirrmelere ) dayanır. Ticaret ve zenaat tamamen gayri müslimlerin elindedir.
Bazı insanlar görüyorum imparatorluğu Slav diye nitelendiriyorlar. Şimdi bu paşalar Slav ne demek onu da bilmezler.
Moskova Rusları dersen bunlar zaten düpedüz altın orda kültüründen besleniyorlar.
Kiev Rusları dersen bunlar zaten Bizans kültürünü benimsemiş durumdalar.
Balkanlar dersen Katolik olanları apayrı bir dünyada.
Milliyetçilik dersen en az 500 sene daha yok dünyada.
Insanlar oturdukları yerden koca imparatorlukları koca kültürleri kafalarına göre yontup biçiyor. Kendi rüyasını tarihe giydirmek istiyorlar. Ama öyle bir dünya yok.
Osmanlı ise iyisiyle kötüsü ile çok önemli bir deneyimdir. Son cihan imparatorluğudur. Kendi içinde birçok kültürü içermiş birçok kültürü de kendi içinde bir senteze ulaştırmıştır. Bir yanda Bizans geleneği bir yanda iran geleneği bir yanda Asya geleneği diğer yanda ise mısır ve anadolu geleneği bir sentez olarak devlette vücut bulmuştur. Bu muazzam bir zenginliktir.
Lakin dünyanın değişmesi ile beraber diğer tüm imparatorluklar gibi iyisi ile kötüsü ile yıkılmış ve yerini Türkiye Cumhuriyeti'ne bırakmıştır. Gökalp'in Türklük tanımı üzerine şekil alan Türkiye Cumhuriyeti de dar bir ırk temeline sahip olmadığı gibi imparatorluğun izlerini taşıyacak şekilde kültürel bir tanıma sahiptir.
Osmanlı da Türkiye de gerektiği yerde son derece merkezi yönetimin gücüne başvurmuş halkın amiyane tabirle baş olmasına izin vermemiştir.
Osmanlı ile Cumhuriyet birbirinden kopuk değil bir başkalaşım çizgisinin üzerinde ardıldır.
Bunlardan rahatsız olan da ya hazmedemez ya da cahildir.
Bu kadar basit.
ister demokrat ister muhafazakar olsun türkiye halkının at gözlüğüyle incelediği tarihi değerimiz. iki tarafa da biraz daha ılımlı yaklaşmasını tavsiye ederim.
Tamamen fethet ve vergi al mantığı olan bir devleti yobaz yaptınız ya gülesim geldi. Sadece iskan politikası var Osmanlı imparatorluğunda onunda nedeni belli. Osmanlı dönemine göre en uygar ve hoşgörü devletiydi. Kimseye baskı yapıp din değiştirmedi veya asimile etmedi.
600 küsür sene gariban Türk çocuklarının sırtında yaşamış aile şirketi. Kuruluşunda asli unsur olan Türkleri bir süre sonra hor görmeye başlamak sonlarının başlangıcı olmuştur. Keşke ilk kurulduğu zamanlardaki gibi devletin bir Türk devleti olduğunu unutmayıp ırkına ihanet etmeselerdi.
milliyetcilik dusuncesi yoktur. turkluk bilinci vardir ama biraz gosteris ya da fayda icin islami anlayis benimsenmistir. ayni romalilik gibi osmanlilik bilincine gore dusunup pek cok milletten kisiye devlet yonetiminde yer vermistir. il hatta belde meclislerinde bile hem hristiyan, hem musluman, hem yahudi temsilciye yer vermistir. butun millet ve dinlerden insanlar ulkenin her yerinde yasamislar.
yetersiz ve kendi geleceğini ülke geleceğinden üstün tutan bazı sikimsonik yetkililer yüzünden ve yine bu yetkililerin kontrolünde bilimden, akıldan, coğrafi keşiflerden ve askeri düzenden akıl almaz derecede uzaklaşan veya hiç yaklaşmayan bir anlayış içine terkedilen sonrasında ise geriye tekrar ayağa kalkacak mı değil ne zaman yıkılacak sorusuyla baş başa kalmış devlet, devletimiz.